Canikli: Yürüyüş FETÖ'ye destektir
SİYASETBaşbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Milletvekili Enis Berberoğlu'nun tutuklanmasının ardından Ankara'dan İstanbul'a adalet yürüyüşü başlatan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirdi. Canikli, yürüyüşün FETÖ'ye destek olduğunu ileri sürdü.
Giresun'da Ak Parti İl Danışma Meclisi toplantısına katılan Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Türkiye'nin 2002'den bu yana çok önemli dönemeç noktalarından geçtiğini anlattı, bu dönemeç noktalarından en önemlilerinden birinin de 16 Nisan referandumu olduğunu söyledi. Referandum sonrası Türkiye'de ekonomide yeni bir atılım dönemi başladığını kaydeden Canikli, "Türkiye'nin önü her alanda olduğu gibi, ekonomi alanında da açıktır. Siyasette tartışma ne kadar ayrıntılı ve ne kadar sert olursa olsun, istikrarsızlık gibi bir durum olmayacağı ve Türkiye hi bir zaman hükümetsiz kalmayacağı için, ekonomideki gelişme ve büyüme bir kesintiye uğramayacaktır. İlk örnek ortaya çıkmaya başladı. 2017'nin ilk çeyreğinde Türkiye inanılmaz bir büyüme rakamını yakaladı" dedi.
"Bu ülkenin birlik ve bütünlüğünü savunmak iktidarıyla muhalefetiyle herkesin görevidir" diyen Canikli şöyle devam etti:
"Bu topraklarda yaşayan, bu topraklara ait olan, bu topraklara ait olduğunu iddia eden herkesin görevidir. Sadece iktidarın değil muhalefetin de görevidir. Ama maalesef muhalefetin, özellikle ana muhalefetin ve bölücü terör örgütüne destek veren muhalefetin bu konuda sabıkası çok kabarık. Bırakın mücadeleyi, geçmişte de terör örgütlerine açıkça destek verdiler ve vermeye de devam ediyorlar. Bu Cumhuriyet Halk Partisi için de geçerli. Buldukları her fırsatta terör örgütlerine destek veriyorlar, onlarla kol kola giriyorlar."
'FETTULAHÇI TERÖR ÖRGÜTÜNE DESTEK'
"Şu anda Sayın Kılıçdaroğlu'nun adaleti bulmak adı altında yaptığı yürüyüş de esasında Fetullahçı Terör Örgütü'ne bir destektir" diyen Canikli şunları söyledi:
"Çünkü bu ülkenin gizli kalması gereken bilgilerini yayınlanması olayında o bilgiler, o kişilere kim tarafından verildi, kim tarafından sağlandı? Bu çok önemli bir sorudur. Herkes her şeyi söylüyor. Adalet için yürüdüklerini ifade ediyorlar. Başbakanımız, arkadaşlarımız da söyledi. Adalet sokakta aranmaz. Adaletin aranacağı yer bellidir. Daha da önemli olan, mahkemenin mahkum ettiği o milletvekiline esas itibariyle bu bilgileri kim verdi? Devletin gizli kalması gereken, doğrudan güvenliğini etkileyen bu casusluk faaliyetinde kullanılan bu bilgileri kim verdi? Er ya da geç bu da açığa çıkacaktır. Böyle bir hareketin savunulması mümkün değil. Verilen cezayı adaletsiz bulabilirsiniz, ağır bulabilirsiniz. Olabilir, ama onu da arama yöntemi bellidir. Onun dışında herkes kendi kafasına göre, 'Ben verilen bu kararı beğenmedim. Dolayısıyla sokağa çıkıyorum. Ben öyle yapacağım' dediğiniz anda bu ülkede yaşanmaz. Kaos ortaya çıkar. Normal bir vatandaş, bir mahkeme karar verdiği zaman nasıl hakkını aramaya çalışıyorsa bu durum herkes içinde geçerlidir. Milletvekilleri için de geçerlidir, ana muhalefet partisinin Genel Başkanı için de geçerlidir. Hiç kimsenin ayrıcalığı yok, olamaz. Hem bir taraftan mahkemeyi baskı altına alarak kararı değiştirmeye çalışıyorsunuz, hem de aynı zamanda Fetullahçı Terör Örgütü'ne, esas itibariyle bu casusluk faaliyetine destek veriyorsunuz. Anlamı bu. Bu yürüyüşün anlamını bu böyle okumak gerekiyor."
"Şehitlerimiz için yürüdünüz mü? 15 Temmuz'da bu ülkenin birlik bütünlüğü ortadan kaldırılmak ve iç savaş çıkarılmak istendi. Binlerce, on binlerce insan katledilmek istendi. O zaman yürüdünüz mü? diyerek konuşmasını sürdüren Canikli şöyle devam etti:
"Sayın Kılıçdaroğlu, o zaman kaçtınız. Gün o gündü, yürümenin zamanı o zamandı. Kendini göstermenin, gerçekten bu milletin dirliğini tehdit edenlere karşı mücadele etmenin zamanı o gündü. Tankların üzerine çıkma günü o gündü. Ama siz ne yaptınız? Tankların yanından savuştunuz. Öyle olmaz. Şimdi bu yolla yeniden sokaklar hareketlendirilmeye çalışılıyor. Bu ülkenin barışı ortadan kaldırılmaya, kardeşliği dinamitlenmeye çalışılıyor. Elbette buna müsaade etmez bu millet. Boşuna uğraşıyorlar. Sokağa çıktığınız anda ve herkesi sokağa davet ettiğiniz anda bunun anlamı çok farklıdır. Bunun anlamı barışı, düzeni, sistemi ortadan kaldırmaya çalışmaktır."
Türkiye'nin artık çok önemli adımlar attığını belirten Canikli, "Dünyanın en büyük üçüncü büyüme oranını yakalamış bir Türkiye almış başını gidiyor. Şahlanıyor adeta. Tam böyle bir dönemde bu gelişmenin önünü kesmek için herkesi sokaklara davet ediyorsun. Terör örgütleri dahil, onları sokaklara davet ediyorsun. Bu yürüyüşü engelleyemezsiniz. Onu söyleyelim" diyerek konuşmasını noktaladı.
İlginizi Çekebilir