Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Rize İl Danışma Toplantısı'nda

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Rize İl Danışma Toplantısı'nda partililerle bir araya geldi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada yaptığı konuşmasında; İyi Parti Lideri Meral Akşener'in İstanbul'da düzenlenen 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu Fatih Sultan Mehmet'e benzetmesine dikkat çekti.

"İstanbul'da "Zulüm 1453'te başladı" diyenlerle nasıl birlikte yürüyorsun Meral Hanım?" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"'ZULÜM 1453'TE BAŞLADI' DİYENLERLE NASIL BİRLİKTE YÜRÜRSÜN MERAL HANIM?"

"Biz insanlığımızın gereği olarak mazlumlara sahip çıkıyoruz. Birileri yeni senaryolar peşinde koşarken biz 84 milyonun birlik ve beraberliğini savunuyoruz. İstanbul'da "Zulüm 1453'te başladı" diyenlerle nasıl birlikte yürüyorsun Meral Hanım? Bunlarla birlikte nasıl oluyorsun? Dolmabahçe Sarayı'nın makam olarak kullandığımı yerde tam karşı duvarına "Zulüm 1453'te başladı" diye yazan gezicilerdi. İşte sen bu gezicilerle birliktesin Meral Hanım. Yolun açık olsun. Biz yolumuzu iyi belirledik. Bizim yolumuz onların gittiği yol değil. Biz gayretimizin neticesini Allah'tan aldık. Ayasofya açıldı ve sahiplerine kavuştu."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmalarından satır başları;

"Kuruluşundan itibaren AK Parti'yi bağrına basan tüm kardeşlerimize şahsım ve teşkilatımız adına şükranlarımı sunuyorum. Milletvekilinden belediye başkanlarına kadar her kademedki kardeşlerime teşekkür ediyorum. Rabbim kardeşliğimizi, birliğimizi daim etsin. Rabbim muhabbetimizi ve dayanışmamızı daim kılsın. Siz bizi hiç mahcup etmediniz. Biz de size ve Rize'ye mahcup olmadık, olmayacağız. Nasıl Rize bizi yarı yolda bırakmadıysa, biz de Rizeli kardeşlerimizin emanetine halel getirmedik, getirmeyeceğiz. Rize'ye olan minnet borcumuzu yeni eserlerle ödemeyi sürdüreceğiz. Yeni eserlerin temel atma heyecanını birlikte yaşadık. Durmak yok yola devam.

"GAZETE KÜPÜRLERİ ÜZERİNDEN PARTİMİZİ KAPATMAYA ÇALIŞTILAR"

Şehrimize kazandırdığımız tüm bu eserlerin Rize'ye hayırlı olmasını diliyor, emeği geçenlere canı gönülden teşekkür ediyorum. Geçen ay partinin kuruluşunun 20. yılını geride bıraktık. 20 yıldır alnımız ak başımız dik bir şekilde yürüyoruz. Bu süreçte nelerle karşılaştığımızı, bu salonda bulunan partimizin emektarları gayet iyi bilkiyor. Gazete küpürleri üzerinden partimizi kapatmaya çalıştılar. Cumhuriyet mitingleri adı altında darbe çağrısı yaptılar. Terör örgütlerini üzerimize salarak ülkemizi kaosa sürüklemeye çalıştılar. Gezi olayları ile ülkemizi karıştırmaya çalıştılar.

"15 TEMMUZ'DA DARBE YAPMAYA ÇALIŞTILAR"

15 Temmuz'da darbe yapmaya çalıştılar. Ekonomiden, çukur eylemlerine kadar envaye çeşit saldırıyla karşı karşıya kaldık. Hepsinin üstesinden geldik. Allah'ın yardımı ve milletimizin desteğiyle tüm oyunları bozduk."

"İNSANLARIMIZI KIŞKIRTDIKLARINI GÖRDÜK, BUNLARIN BAŞINDA HEP CHP VARDI"

Gezi olayları sırasında esnafın malını mülkünü yakanları baş tacı edenleri gördük. Milli iradeye yönelik bürokratik darbe girişiminde, FETÖ'cülerin avukatlığını yapanları gördük. Adeta teröriste canlı kalkan olanları gördük. Kimdi bu? Anamuhalefetin başı. 15 Temmuz'da tanlkların arasından kaçanları, kontrollü darbe diyenleri gördük. Kimdi bu? Bay Kemal. Doğu Akdeniz'de destek vermek yerine Yunan gazetesine manşet verenleri gördük. Bu da Bay Kemal idi. Ekonomimizi sendeletmek için yatırımcıları ürkütenleri, yurt dışındaki mahfillere ülkemizi şikayet edenleri gördük. Lobilerde IMF komiserleriyle görüşenleri gördük. Kimdi bu? Bay Kemal'in ekipleri. İnsanlarımızı kışkırtanları gördük. Bunların başında CHP vardı. Yalan terörü vardı. Aynı zihniyet geçmişten bugüne çizgisini bozarak devam etti. Herkesin sözcülüğüne soyundular. 3 günlük siyasi çıkarları için çiğnenmedik değer bırakmadılar. Ama memleketin ve mazlumların yanında saf tutmadılar. Çukur eylemlerinde teröristlere gösterikleri sempatinin üçte birini Diyarbakır'da evlat nöbeti tutan annelere göstermediler.

"EVLAT NÖBETİNDEKİ ANNELERİ BİR KEZ BİLE ZİYARET ETMEDİ"

Kılıçdaroğlu, evlat nöbetindeki anneleri bir kez bile ziyaret etmedi. Annelere sahip çıkmadılar. Sadece Diyarbakır annelerinin meselesinde değil, ülkemizin geleceğini ilgilendiren hiçbir konuda yerli ve milli bir duruş sergilemediler. Ankara'dan İstanbul'a yürürken, terörden mahkum olan insanlarla birlikte oldular. Karşımızda, iktidara muhalefetle millete muhalefeti karıştıran mankurtlaşmış bir zihniyet var.

Esasında bu zihniyet en büyük zararı, insamınızın ufkunu karartarak siyaset müessesesine veriyor. CHP bir truva atı misali siyaset kurumunu içeriden çökertmeye çalışıyor. Son dönemde yürütülen yalan, çarpıtma kampanyalarının amacı, 2023'e giden süreçte siyaset dışı aktörlere yol açmaktır. CHP kimlerin akıldanelik yaptığını, bu karanlık senaryoyu kimsenin yazdığını birçok CHP'li dahil ikrar ediyor. Bu oyunu bozmayı AK parti ve Cumhur İttifakı olarak görev adlediyoruz."