© Ak Gazete 2015

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Partiyi sırtlamak yerine sırtına binenler kenara...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Antalya'da konuştu... İşte Erdoğan'ın konuşmasından satıbaşları;

Bir zamanlar Taksim Meydanı'na 4 ayaklı koysam seçtiririm diye siyasetçiler çıktı. Seçme de 18, seçilme de 18 olacak dedik ve bunu başardık. Yani, gencine, gençliğine kıymet veren hareket, AK Parti hareketidir.

 

 

"AYNI ÇANAKKALE GİBİ MALAZGİRT'İ DE ANACAĞIZ"

26 Ağustos'ta Malazgirt'teyiz. Tüm gençliğimizi davet ediyorum. Orada beraber olacağız ve bizler Sultan Alparslan'ın torunları olarak da o heyecanı, coşkuyu, o doğuş harekatının olduğu yerde hep beraber yaşayacağız. Bundan sonra aynen Çanakkale gibi Malazgirt'i de anacağız.

 

"PARTİMİZ İÇİNDE DE YOLUNU KAYBEDENLER ELBETTE OLDU"

Allah'ın yardımı, milletimizin desteği ve dava arkadaşlarımızın metaneti ile tüm saldırıları boşa çıkardık. Partimiz içinde de yolunu kaybedenler elbette oldu. Milletvekillerinden, belediye başkanlarından, teşkilat mensuplarından bazı firelerle elbette karşılaştık fakat yaşadığımız saldırının büyüklüğünü dikkate aldığımızda bunların sayısı ve oranı çok küçük.

 

"PARTİNİN SIRTINA BİNENLERLE İŞİMİZ YOK"

Elbette bu bayrak yarışında milletimiz, ülkemiz için projesi heyecanı olan çalışan arkadaşlarımızla yolumuza devam edeceğiz. Partiyi sırtlayıp götürmesi gerekirken partinin sırtına binenlerle işimiz yok. Onları kenara çekmek sorumluluğumuzun gereği.

 

"ZAMAN KAYBINA TAHAMMÜLÜMÜZ YOK"

Bugü burada genişletilmiş bir il divanı yapıyoruz. Çünkü, artık Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin adımını atıyoruz. 2019'un Mart'ında bir yerel seçim yapacağız. Ardından Kasım'ında bir parlamento seçimi ve Cumhurbaşkanlığı seçimi yapacağız. Buna çok kararlı hazırlanmak durumunda değil miyiz? Zaman kaybına tahammülümüz yok. Durmak yok, yola devam.

19 ilçe ve büyükşehir hep birlikte inşallah tüm bu ilçeleri, mahalleleri ile, sokakları ile sandık esaslı olarak taramaya var mıyız? Sağolasınız. Bizim ölçümüz AK Parti olarak bellidir. Partimizin değerlerine, bizim malum manifestomuza ihanet etmeyen, ülkesine sadakatla bağlı herkese kalbimiz de kollarımız da açıktır. Bizim bu manifestomuz nedir? Bunun üzerinde durmamamız lazım.

 

"EREN'İN 13 KARDEŞTEN BİRİ OLDUĞUNU BİLİYOR MUYDUNUZ?"

Az önce Eren'in annesiyle görüştüm. Rabbim rahmet etsin. Eren'in kaç kardeş olduğunu biliyor musunuz? 13 kardeşler ve bir tanesi Eren. Annesiyle görüştüğümde bana "En az 3 dediğinizde yanlış mı yaptım diye düşündüm" dedi. Ben de ona "Olur mu? Sen Allah'ın ve resulünün emrini yerine getirdin. Anneye bak anneye. Görüyor musunuz? Sen ne güzel bir annesin ki cenneti 13 evladınla teminat altına aldın"

Tek milletten sonra tek bayrak. Yıldız Eren gibi her şehidimizin ta kendisi. Bir şehidimizin düşüşü yıldızımızın düşüşü gibidir. 3. Tek vatan. Tek vatanda parçalanmak, böyle bir şey mümkün mü? Buna teşebbüs edenlere bu toprakları mezar yaptık. Onların inlerine girdik mi? Girdik. Hala da girmeye devam ediyoruz. Bu ülkeyi bölmeyi gayret edenlere bu toprakları yaşanmaz hale getireceğiz. Bu kriterlerin dışında kalan herkes defoludur, yorulmuştur, yolunu kaybetmiştir. Bu büyük yapıyı, bu büyük ekibi ahenkle çalıştırma imkanından mahrum kalırız. Ben bugün Antalya'ya teşekkür ediyorum. Böyle bir il divanı toplantısına 3 günde hazırlanan Antalya teşkilatımızı tebrik ediyorum. Ana kademesiyle, kadın kollarıyla, gençlik kollarıyla 2019'un mahalli seçimlerinde görülmemiş bir oy potansiyeliyle yola devam edeceğiz. Artık parlamenter demokrasi yok, yüzde 34'le seçim kazanmak yok, yüzde 49.5'la seçim kazanmak yok. Yüzde 50+1 alacaksın en az. Ben sizlerle gurur duyuyorum. İstiyorum ki daha iyi olsun. Bunu da yakalayacağımıza inanıyorum.

 

"YAKINDA BAĞLANTISI ÇIKARSA ŞAŞIRMAYIN"

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde günlerce işçiler grev yaptılar, onların hak arayışındaki adaleti nereye koyacaksın, bay Kılıçdaroğlu. Şişli'yi İstanbul'da çöpler istila etti. Çöplükten geçilemez hale gelen, onlara yönelik sözde adalet yürüyüşü yapan sen, onların adalet arayışına niye cevap vermedin. Bunların derdi başka. Halen ülkesinin aleyhine işlediği suçtan dolayı cezaevinde bulunan milletvekili ile konunun kendisine kadar ulaşmasına endişe ettiği için şimdiden suyu bulandırmaya çalışıyor. Kılıçdaroğlu'nun bağlantısı çıkarsa şaşmayın. Buradan çıktım, çıktım, çıkmadığım taktirde açıklamalarda bulunacağım diyor içerideki zat. Bütün bunlar FETÖ taktiğidir. Sessiz kalmayız, kimse kusura bakmasın. Hiçbir siyasi veya bireysel çıkar böyle bir ihaneti mazur gösteremez. Genel başkanı böyle yapınca milletvekili durur mu? Eski belediye başkanı olan kişi 15 Temmuz'la ilgili öyle laflar söylüyor ki, FETÖ'cülerin kendileri bile bu kadarına cesaret edemiyor. Zararını en çok Antalya görüyor. Önümüzdeki seçimde bunları silip atmaya hazır mıyız? Antalya'nın cevabı vermesi gerekiyor. Antalya'daki turizmci kardeşimin ekmeğine kan doğramaya kimsenin hakkı yok. Buraya oy için geldiklerinde Antalyalıların hesabını soracaklarına inanıyorum.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER