© Ak Gazete 2015

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan, Katarlılara sınavsız tıp iddiasına tepki

Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun paylaştığı iddiayla 2 milyon 600 bin öğrenciye ve ailelerine saygısızlık ettiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.

Erdoğan'ın gündeminde, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun öne sürdüğü "Katarlı gençlere Türkiye'de sınavsız tıp eğitimi" iddiası vardı.

Bu iddia ortaya atılarak üniversite sınavı öncesinde milyonlarca öğrenciye ve ailelerine saygısızlık yapıldığını belirten Erdoğan, söylentilerin doğru olmadığını kaydetti.

"HİÇ UTANMADAN SIKILMADAN..."

Erdoğan, "Kılıçdaroğlu, yıllardır sürdürdüğü iftira listesine bir yenisini ekleyerek nasıl bir siyasi neticeye ulaşmayı murat etmiştir?" sorusunu yönelterek, şunları söyledi:

"CHP'nin başındaki zatın ülkenin 2 milyon 600 bin evladının üniversite sınavına gireceği günün arifesinde sergilediği ihanet bile başlı başına bir örnek olarak yeterlidir.

Karşımızda Katarlı öğrencilerin ülkemizde sınavsız tıp fakültesine gireceği yalanını hiç utanmadan sıkılmadan, 2 milyon 600 bin öğrenciye ve ailelerine saygı duymadan tekrarlayacak kadar alçalabilen bir kafa bulunuyor.

"TEPEDEN TIRNAĞA HEPSİ YALAN"

Bu ne densizliktir. Bu ne terbiyesizliktir. Düşünün, bir ülke ki aramızda ilişkilerimiz var. Dolayısıyla bu ülkenin bizimle olan ilişkilerini bir kenara koyup kalkıp diyorsunuz ki 'Katarlı öğrenciler sınavsız olarak üniversiteye girecek.' Ne oldu? Böyle bir şey oldu mu? Girdi mi? Tepeden tırnağa hepsi yalan.

Zaten bunlar yalan dersini özellikle alıyorlar. Bunu sadece kendisi (Kılıçdaroğlu) almakla kalmıyor, yanındakilere de aynı dersi aldırtıyor. Yalan ve iftira bataklığına öylesine gömülmüş durumdalar ki önlerine gelen haberin doğruluğunu yanlışlığını araştırmaya dahi tenezzül etmiyorlar.

"PROTOKOL, 1994'TEN BERİ VAR"

Önlerine konulan bilginin doğruluğu yanlışlığı bunları zerre kadar ilgilendirmiyor. Yeter ki bunlar amaçlarına bir adım daha yaklaşsın. Sonuçta isterse ülke yıkılsın, isterse millet perişan olsun, isterse gençlerimizin hayalleriyle oynansın, hiç önemli değil.

Halbuki Katarlı öğrenciler sınavsız tıp fakültesine girecek denilen mesele, dost ve kardeş 12 ülkeyle aramızda 1994 yılından beri var olan askeri sağlık iş birliği protokolünün Katar ile de imzalanmasından ibarettir. Sene 1994... Bu, üniversite imtihanlarına giren öğrencilerle alakalı değil, sadece askeri öğrencilerle ilgili yapılan bir anlaşma.

AZERBAYCAN VE AFGANİSTAN ÖRNEĞİ

Her protokol gibi Katar'la yaptığımız anlaşma da mütekabiliyet esasına dayalıdır. Yani, karşılıklıdır. Bu çerçevede mesela geçtiğimiz haftalarda 4 Azerbaycanlı ve 5 Afganistanlı sağlık astsubayı, Gülhane Sağlık Meslek Yüksekokulu'ndan mezun olarak ülkelerine dönmüşlerdir.

Diğer eğitim kurumlarıyla ilgili öğrenci alımı ise tamamı da sınavla olmak üzere eskiden beri uygulanan usullerle devam etmektedir. Tüm bu hakikatler gün gibi ortadayken, Katarlı öğrenciler sınavsız tıp fakültelerine alınıyor yalanıyla sınava giren evlatlarımızın ve ailelerinin moralini bozmanın acaba kime ne faydası olmuştur?

 

 

"KILIÇDAROĞLU İFTİRA LİSTESİNE BİR YENİSİNİ EKLEDİ"

CHP böyle bir yalandan nasıl bir siyasi çıkar sağlamıştır? Kılıçdaroğlu, yıllardır sürdürdüğü iftira listesine bir yenisini ekleyerek kendisi için nasıl bir siyasi neticeye ulaşmayı murat etmiştir? Aynı yalanı paylaşan medya ve sosyal medya mecraları, milyonlarca insanın vebaline girdikleri için en küçük bir hicap duymuşlar mıdır?

Bu soruları soruyoruz. Çünkü bizim böyle bir kepazeliği aklımıza, havsalamıza, vicdanımıza sığdırabilmemiz, anlayabilmemiz, kabullenebilmemiz mümkün değildir.

"KENDİLERİNİ TARİF EDİYORLAR"

Gerçek ortaya çıktıktan, tüm kurumlar açıklamalarını yaptıktan sonra bile aynı yalanı inatla sürdüren bir partiye, bir siyasetçiye ülkenin ve milletin hangi kritik meselesi emanet edilebilir? Yalancıdan yönetici olmaz diyerek ortada dolaşanların aslında kendilerini tarif ettiklerini iyi biliyoruz.

Ülkemizin tüm gençlerini, gördükleri her yerde Kılıçdaroğlu'nun ve CHP yöneticilerinin yakalarına yapışıp bu rezilliğin hesabını soracaklarına inanıyorum.

 

Üstelik Katar meselesi tek örnek de değildir. Ataşehir'deki bir kız yurdunda binada çekimi yapılan belgesel için orada bulunan silah maketi görüntülerini 'Kız yurdu silah deposu mu?' diyerek aktaracak ve bunun peşinden gidecek kadar sefilleşenler de var."

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER