© Ak Gazete 2015

Devlet Bahçeli AB'ye sert tepki

Bahçeli, partisinin grup toplantısında "Milli beka bizim için namustur. Varoluştur. Millet ve devlet olarak varlığımızın kesintisiz olarak sürmesi ana gayemizdir." dedi.

 

 

Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulunuyor.

Bahçeli, Türkiye'nin terörle mücadelesine destek vereceklerini vurgulayarak şunları söyedi: Milli beka bizim için namustur. Varoluştur. Millet ve devlet olarak varlığımızın kesintisiz olarak sürmesi ana gayemizdir. Muhattap olduğumuz beka sorunları çok ciddidir. Üstelik hızla tarihi dönüm noktasına gitmektedir. İhanet ve husumet tesir alanını genişletmektedir. Türkiye önüne çıkarılan her türlü badireyi aşmaya muktedirdir. Milli duruş aynı zamanda Türkiye'nin duruşudur. Milletin bekası bizim için şeref konusudur. Milli beka tehlikeye düşerse sözün bittiği yere gelinmiş demektir. Milli duruş Türkiye'nin milli güvenliğinin arkasında durmaktır. Ülkesine sahip çıkmaktır. Teröre karşı açık bir tavır almak ve bunlara karşı mücadele etmektir. Milli beka söz konusu olduğunda siyasi plan yapılamaz. Bu tür siyasi planlara sessiz kalmak vatana ihanettir.

 

"TÜRK MİLLETİNİN BEKASI BİZİM NAMUSUMUZDUR"

Devlet Bahçeli sözlerine şu şekilde devam etti: Türk milletinin bekası bizim namusumuzdur. Bu namusu ne pahasına olursa olsun korumak zorundayız. Terörle mücadeleye verdiğimiz destekten geri adım atmak yoktur. Bundan çark etmek yoktur. Ağır sorunlar altında bunalan Türk milleti büyük kurultayı önemli görerek bize destek olmuş ve devletimizin önünü açmıştır. Türk milletinin bir tarihi, bir kimliği, bir ahlakı ve bir vicdanı vardır. Bunlar bizi biz yapan değerlerin bileşkesidir. Biz bununla iftihar eder ve devamını getirecek şekilde çalışırız. Türk milleti ne pahasına olursa olsun, kimden gelirse gelsin zorba dayatmalara tamam demez, alttan alamaz.

 

"KINASAN NE YAZAR KINAMASAN NE YAZAR"

Varna Zirvesi'ne sert tepki gösteren Devlet Bahçeli zirve hakkında şunları söyledi: Geldiğimiz bu aşamada AB'ye bırakın üyeliği müzakereyi sürecinin bile sürüp sürmeyeceği bilinmezliğini sürdürüyor. Avrupa Parlamentosu 6 Temmuz 2017'de üyelik müzakerelerinin askıya alınmasını meydan gibi ilan etmiş, lekeli bir karara imza atmıştır. AB her seferinde karşımıza bariyerler dikmiştir. Baskı ve zorlamaları reva görmüştür. Türkiye devleti onurlu ve omurgalı bir devlettir. Dün Bulgaristan'ın Varna kentinde başlayan Türkiye-AB Zirvesi birçok sıkıntıların gölgesinde gerçekleşmiştir. Cumhurbaşkanı Erdoğan davetlere icab ederek toplantıya gitmiştir. Bu zirve birçok geçen hafta Brüksel'de alınan Türkiye'yi incitici ve rahatsız edici kararın ardından yapılmıştır. Türkiye'nin sınır güvenliğine neden olan tehditlere ses çıkarmayanlar Türkiye'nin yaptığı mücadele karşısında tepki göstermektedirler. Türkiye'ye kınama mesajları yolluyorlar. AB'nin bu tür kınama mesajları bizim için yok hükmündedir. Buradan diyorum ki; Kınasanız ne yazar, kınamasanız ne yazar!

 

"TERÖRLE YAŞAMAYA ALIŞMAYACAĞIZ, TEHDİTLERİ YOK EDECEĞİZ"

"Biz Türkiye olarak terörle mücadelemize devam edeceğiz. Terörle yaşamaya alışmayacağız, tehditleri olağan görmeyeceğiz. Bu mücadelemizin karşısında kim olursa olsun karşılığını veririz. Bu işin şakası yoktur. Türkiye'nin sinir uçlarına dokunan, hassasiyetleri ile oynayan kim olursa olsun sonuçlarına katlanmıştır. Bundan sonra da katlanmaya mahkumdur. Türkiye'ye karşı adeta Berlin Duvarı misali duvarlar örülmeye çalışılıyor. Sürekli olarak önümüz engellenmeye çalışılıyor. Ziya Avrupa ülkeleri PKK'yı terör örgütü listesine almıştır. Fakat görüyoruz ki, PKK'lılar Avrupa cirit atıyor. Avrupa ülkeleri teröristler için sığınak haline gelmiştir. Ama Türkiye olarak biz buna izin vermeyeceğiz. Bunun yanında FETÖ'cüler Avrupa'nın PKK'nın ardından ikinci gözdesi haline gelmiştir. Türkiye, terörizmi kullanan dost görünümlü hasımların oyununa gelmeyecektir."

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER