İBB ekrem'den büyük yüzsüzlük! Yine "ben yaptım" dedi

SİYASET

CHP’li Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul Silivri Seymen Enerji Üretim Tesisi'ni kendileri yapmış gibi sunmasına Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Birpınar sosyal medyadan tepki gösterdi. Olayla ilgili tüm belgeleri sosyal medya hesabından paylaşan Birpınar, İBB'nin kendisine ait olmayan bir projeye daha sahip çıktığını gözler önüne serdi.

 

İmamoğlu biten projeyi "biz başlattık" diye duyurdu

Birpınar, "İstanbul İBB'den bir mirasyedi örneği daha. Biten projeyi önce durdur, sonra biz başlattık diye açılış yap! Yüzde 85'i önceki dönemde biten Silivri Seymen Katı Atık Depo Gazından Enerji Üretim Tesisini, göreve gelince kendi imzasıyla durdurdu. Halihazırda yıllar öncesinde planlanan ve bu çerçevede atılan adımlar yine yok sayılıyor. Çalışmaların durdurulduğu ifade ediliyor. Yeni yönetimin tekrar çalışmalara devam ettiği ifade ediliyor. Oysa çalışmaları durduranlar kendileri. Üstelik tam 2 kez yapıyorlar bunu" ifadelerini kullandı.

 

 

Proje 2016 yılında kabul edildi

Birpınar, CHP'li İmamoğlu'nun kendi projesi olmadığı halde sahiplendiği projeyle alakalı belgelerden yola çıkarak şu paylaşımlarda bulundu:

"İstanbul'da kişi başı günlük 1,2 kilogram atık oluşuyor. Günlük toplam oluşan evsel atık miktarı 19.000 Ton. Bu değerin; 11.600 tonu Avrupa yakasından. 7400 tonu Asya yakasından. Bu atıklar 1995 yılında her iki yakaya da kurulan Düzenli Depolama Tesislerinde bertaraf ediliyor. Avrupa yakasında artan atık yükünü hafifletmek ve geri kazanım faaliyetlerini artırmak üzere Silivri Seymen'de yeni bir tesis daha inşa ediliyor. Haziran'ın 17'si 2016 tarih ve 1092 sayılı İBB Meclis Kararında da belirtildiği üzere bu alana atık kabulü Ağustos'un 3'ü 2015 itibari ile başlıyor.

 

 

Aynı karar Metninde; Seymen Atık Depolama Sahasının 30 yıllık kullanım süresi sonunda, 2045'e kadar 120 milyon ton atığın bertarafının öngörüldüğü, bu sürede de 6 milyar m3 depo gazının oluşacağı belirtiliyor. Bu depo gazından da 12 milyon MWh elektrik üretilmesi bekleniyor. Bu itibarla da alanda bir Depo Gazından Enerji Üretim Tesisi (LFG) kurulması öneriliyor ki yasal mevzuat da bunu gerekli kılıyor. Önerinin yer aldığı rapor, İBB Meclisinin Haziran 2016 oturumunda aynen ve oybirliği ile kabul ediliyor. Bu minvalde gerekli adımlar atılıyor”

Dolayısı ile bu fırsatın göz ardı edilmesi düşünülemez. Üstelik bu tesisler YEKDEM kapsamında devlet desteği alıyor. Yine, açılışta tesisteki depolanan atıklardan oluşan gazlardan elektrik enerjisi üretileceği kamuoyu ile paylaşılıyor. 2016 sonuna doğru ilk adımlar atılıyor"

 

 

2018 yılının faaliyet raporundan bilgiler paylaşan yaptığı açıklamalarında Birpınar, "İBB, İSTAÇ AŞ ve ENERJİ AŞ işbirliği ile gerekli çalışmalar yürütülüyor. İBB iştiraki ENERJİ AŞ 2018 Faaliyet Raporunda; tesisin Temmuz 2019'da faaliyete geçeceği, ayrıca ülkemizdeki gaz toplama faaliyetinin yapay zekâ ile yapılacağı ilk örnek olacağı da belirtiliyor. Ancak 2019 yerel seçimleri dolayısıyla süreç uzuyor. Zira çalışmalar 2 kez durduruluyor. İlki Nisan 2019'da durdurulan çalışmalar seçimlerin yenilenmesi kararıyla tekrar devam ediyor. Tekrarlanan seçimlerden sonra ikinci defa durdurularak sürecin ilerlemesi önleniyor." dedi.

 

 

Tesisin yüzde 85'i tamamlandı

İki kez durdurulmasına kadar projenin yapımına devam edildiğini açıklayan Birpınar şunları kaydetti:

"Buna rağmen 2019'da tesisin %85'i tamamlanıyor. Gaz motorları dahi o zamanda geliyor. Ama kamuoyu her zamanki gibi yine yanıltılıyor. Çalışmaların durdurulduğu, kendilerinin başlattığı ifade ediliyor. Hâlbuki çalışmaları durduranlar kendileri. Üstelik bir değil tam 2 kez. Bu durum İstanbul'un en az 1 yılına mal oluyor. %90'ı seragazı olan 1 yıllık depo gazı atmosfere salınarak hem kirliliğe hem de ekonomik kayba yol açıyor. Ülkemizde atık depo gazından enerji üretimi oldukça yaygın. Yerel yönetimler için bir gelir kaynağı olmuş durumda.

 

Hâlihazırda 57 atık sahasındaki depo gazından 357 MWe kapasite ile enerji üretimi yapılıyor. Üstelik bu faaliyetler YEKDEM (üretilen MW başına 13,3$ devlet desteği) kapsamındalar. Dolayısıyla Seymen'deki Tesiste oluşan depo gazının değerlendirilmeyeceği nasıl düşünülüyor?

 

20 yılı aşkın süredir bu faaliyetleri yürüten, bu konuda hem öncü hem de örnek bir şehir İstanbul nasıl yapmak istemez? Süreci durdurduğu nasıl iddia ediliyor? Kamuoyunun vicdanına bırakıyorum. Çevre yatırımlarının her zaman destekçisi olduğumuzu da belirtmek istiyorum."