Kritik dosyalar bir bir kayboluyor

Mahkeme ve adliye dairelerinde ziyaa uğrayan dosyaların güvenliği tartışılmaya devam ediyor. Yıllarca kaybolan dosyalardan dolayı düşen davaların sayısı hızla artış gösterirken, ‘kayıp dosya’ skandalına bir yenisi eklendi. İşadamı Doğan Kasadolu ile eski eşi Güler Sarı arasındaki hukuki ihtilafta, dosyanın bir kısmının yok edildiği belirlendi. Yerel mahkemelerce süreci tamamlanan birçok dosyanın belirlenemeyen nedenlerle kaybolması; zihinlerde derin şüpheler doğurdu.

Skandalın başında Fetullahçılar var

FETÖ’cü Tuncay Opçin’in hırsızlık dosyasının kaybedilmesi ile başlayan, 78 genci infaz eden Dev-Yol sanıklarının yargılandığı davanın düşürülmesine neden olan, resmi evrakta sahtecilikten ceza alan CHP’li Gürsel Tekin’i hapis yatmaktan kurtaran ‘kayıp dosya’ skandalları tartışılmaya devam ediyor. Türkiye’nin gündemine bomba gibi düşen hırsızlık davasının üstü ilk olarak 1994 yılında kapatıldı. FETÖ’nün Deniz Kuvvetleri yapılanmasında mahrem imamlık yapan Tuncay Opçin’in Galata Mevlevihanesi ve camilerden hat eserleri çalması üzerine açılan davanın dosyası buhar oldu. Dosyaların kaybolması Türkiye gündeminde uzun süre yer aldı, ancak ne kayıp dosyalar ne de dosyaların nasıl kaybolduğu bir türlü aydınlatılamadı.

CHP’nin dosyaları buhar oldu

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun SSK’nın genel müdürü olduğu dönemde kurumda 5 milyar dolarlık usulsüzlük tespit edildi. Ancak Kılıçdaroğlu ‘sanık’ yerine ‘tanık’ olarak dinlenince yargılanmaktan kurtuldu. Savcı Ömer Süha Aldan, bu davadan sonra milletvekili oldu. Resmi evrakta sahtecilikten 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan Gürsel Tekin’in Yargıtay’daki davasını ise Mahmut Tanal’ın hukuk bürosu takip ediyordu. Dava görülürken Yargıtay tarihinde bir ilk yaşandı, Gürsel Tekin’in dosyasındaki çok önemli 5 belge tuhaf bir şekilde kayboldu. Belgeler kaybolduktan bir ay sonra da Mahmut Tanal, Gürsel Tekin’in kontenjanından milletvekili seçildi. Dokunulmazlık zırhına bürünen Tekin bu cezadan kurtulmuş oldu.

Dev-Yol davası zamanaşımına uğradı

12 Eylül öncesindeki terörist faaliyetlerden yargılanan Dev-Yol sanıkları da, göz göre göre temize çıkarıldı. Yüzlerce bombalama eylemini gerçekleştiren Dev-Yol sanıkları zamanaşımı ile kurtuldu. 80 darbesi öncesinde 233 bombalama eylemi yapan ve sağ görüşlü 78 genci infaz eden örgüte yönelik davada, mahkemenin direnme kararına rağmen Yargıtay 9. Ceza Dairesizaman aşımının dolduğunu belirtip oybirliği ile davayı düşürdü. Dev-Yol’un ilk iddianamesi 1982 yılında hazırlanmıştı. ‘Anayasal düzeni zorla değiştirmek’ suçlamasıyla Ankara 1 Nolu Sıkıyönetim Mahkemesi’nde görülmeye başlayan davada, 574 olan sanık sayısı, ek iddianameyle 723’e yükselmişti. 19 Temmuz 1989’da Sıkıyönetim Mahkemesi, sanıklardan 7’sine idam, 39’una ömür boyu hapis cezası verdi. Yargıtay 11. Ceza Dairesi önce yerel mahkemenin 23 sanık için verdiği cezayı ‘az bularak’ kararı bozdu. Ne ilginçtir ki dava Yargıtay’da görüşülürken davanın 275 klasörünün kaybolduğu ortaya çıktı. Klasörlerin bulunması için bozma kararı verildikten sonra, arama yapılır iken bu sefer de 25 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu öne sürüldü ve yargılananlar ceza almadan davaları düşürüldü.

Şimdi hedefte Kasadolu var

Kayıp dosya vakalarının bir örneği de geçtiğimiz günlerde işadamı Doğan Kasadolu’nun davasında yaşandı. İşadamı Doğan Kasadolu ve eski eşi Güler Sarı ile arasında İstanbul 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen davada, birtakım resmi evrakların yok edildiği ortaya çıktı. Dava dosyasının kaybolmasında kusurlu görülen adliye personellerine idari soruşturma kapsamında ise sadece kınama cezası verildiği belirlendi.

Kasadolu’ya ait milyonluk taşınmaza ihtiyati tedbir kararı

Davanın devamında skandalın bununla sınırlı kalmadığı, Kasadolu’na ait milyonluk taşınmaza ihtiyati tedbir kararı çıkartıldığı belirtildi. Beşiktaş’ta satış değerinin 2 milyon 800 bin dolar olduğu bir taşınmaza yüzde 15 oranında teminat ile tedbir koyması gereken İstanbul 9. Asliye Hukuk Mahkemesi, taşınmaza 15 bin TL’lik çok cüzi bir miktarla ihtiyati tedbir kararı koydu. Hakim Haydar Aydın’ın imzasının yer aldığı karar metninde, taşınmazın 3. kişilere devir ve temlikinin ihtiyati tedbir yolu ile önlenmesine karar verildiği vurgulandı.

Dosyalar buhar oluyor

Mahkemelerde yok olan kritik dosyalar arasında bazı miras davaları da yer alıyor. Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde görülen bir davada, dört kız kardeş, ağabeyleri M.E.Ö.’nün babalarından miras kalan taşınmazları kendilerinden kaçırarak, yararlanmalarını engellediği iddiası ile açtıkları davayı kazandılar. Ancak Yargıtay 14. Hukuk Dairesi’nin önce onayıp, sonra harç açısından bozduğu dosyanın başına gelmedik kalmadı. Dosya ilk olarak ortadan kayboldu, akabindeki süreçte ise yenilendi. Dosyanın yenilenmesinin ardından dava yanlış Yargıtay Dairesine gönderilerek, büyük bir hukuk skandalına imza atıldı.