Kur kahpeleri! Faiz lobisi dışarıdan, işbirlikçileri ise içeriden saldırıyor

Virüs salgını sürecinden güçlenerek ve 60 ülkeye şifa dağıtan çıkan Türkiye’yi IMF boyunduruğuna sokamayan faiz lobisinin Londra merkezli olarak başlattığı kur saldırısı, BDDK’nın 3 yabancı bankayı deşifre ederek döviz yasağı getirmesiyle durduruldu. Kılıçdaroğlu’nun da körüklediği yangını değerlendiren uzmanlar; operasyonun Bakan Albayrak’ın uluslararası yatırımcılarla yaptığı toplantı sırasında olmasını manidar karşıladılar.

Türkiye’nin başarılı bir grafik çizdiği koronavirüs sürecinde Londra merkezli olarak gerçekleştirilen kur operasyonu ile 7.20 seviyelerine ulaşan dolar, faiz lobisinin alçak yüzünü bir kez daha gösterdi.

Londra’da kirli işlemler

Koronavirüs sürecinden güçlenerek çıkan, sağlık yardımlarıyla 60 ülkede boy gösteren Türkiye’yi IMF boyunduruğuna sokamayan faiz lobisinin Londra merkezli olarak başlattığı kur kahpeliği, BDDK’nın 3 İngiliz bankasını deşifre ederek döviz yasağı getirmesiyle durduruldu. BDDK, Londra merkezli kur manipülasyonu yaptığı saptanan BNP Paribas SA, Citibank NA, UBS AG’e döviz işlemi yapma yasağı getirdi. Bu hamlenin ardından dolar 7.10 seviyesine geriledi.   CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun “Akıl var mantık var, Londra’da oturanlar niye dolara-avroya operasyon yapmıyorlar da TL’ye mi operasyon yapıyorlar” sözleriyle payandalık yaptığı kur saldırısını Akit’e değerlendiren uzmanlar, operasyonun Bakan Albayrak’ın uluslararası yatırımcılarla yaptığı toplantı sırasında gerçekleştirilmesinin manidar olduğunu söylediler.

Dolarla saldırdılar

Akit’e konuşan Uluslararası Stratejik Tahlil ve Araştırmalar Merkezi (USTAD) Başkanı Ahmet Akgül, küresel finans piyasasını dilediği gibi çalkalandıran Londra’nın taşeron bankaları aracılığıyla Türk Lirası’nı değersizleştirmeye yönelik operasyon yaptığını söyledi. Londra’nın lokal ve küresel olarak iki parça halinde algılanması gerektiğini söyleyen USTAD Başkanı Akgül, “Lokal Londra’nın tarihi ve insani manada Türkiye ile ilişkilerinin olmasıdır. Küresel finans sistemini belirleyen  ve istediği gibi çalkalandıran Londra merkezli yapı var. Bugün Türkiye koronavirüs sürecinden çok başarılı bir şekilde çıkarak tüm dünyanın dikkatini üzerine çekmeye başardı. En güçlü devletlere dahi sağlık malzemesi yardımı yaparak ‘yıkılmadım ayaktayım’ mesajı verdi. Oysa İtalya’daki gibi Türkiye’nin de iflas bayrağını çekerek IMF ile Dünya Bankası’nın devreye girerek dilediği ekonomik, kültürel ve sosyal reformlar yapmayı tasarlıyorlardı. Ama bu umduklarını bulamadılar ve Türkiye süreci başarılı şekilde yönetti, yönetiyor” dedi.

Faiz lobisinin daha önce yaptığı gibi yine kur operasyonuna sarıldığını kaydeden stratejist Ahmet Akgül, “Küresel finans piyasasını dilediği gibi yönlendiren Londra, taşeron bankaları aracılığıyla Türk Lirası’nı değersizleştirmeye yönelik operasyon yapıyorlar. Bu operasyonla dolar 7.20’yi gördü ama şu an 7.10’lara geriledi. Bunu yine yapacaklardır” diye konuştu.

Muhalefet alet oluyor

CHP’nin kur operasyonundaki tavrına tepki gösteren Akgül, şunları söyledi: “Sayın Kılıçdaroğlu bunun bir dış saldırı olduğunu maliyeci olması hasebiyle çok iyi biliyor. Ama bu ülkede öyle kutuplaşmayı sağladıkları için kendisini takip eden taraftarları, onun avama yönelik söylediği şovenist sözlerini olduğu gibi kabul eden kitle halinde. Korona meselesinde bile dünya Türkiye’yi alkışlarken maalesef muhalefet bu konuda iyi bir sınav vermedi. Aynı Türkiye Devleti’nde siyaset yapanlar neredeyse avucunu açmış Türkiye’nin bu badireden başarısız çıkması için neredeyse dua ediyorlar. Bu çok feci bir durum. Siyasette muhalif anlayışın bu kadar dip yaptığı başka bir zaman yoktur. Muhalefet isteyerek veya istemeyerek iç piyasayı hareketlendirenlere alet oluyor.”

IMF’cilerin oyunu

Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğr. Üy. Doç. Dr. Abdülkadir Develi, kur manipülasyonuyla ilgili sermaye gruplarını işaret etti. Koronavirüs sürecinde ABD’de çok ciddi işsizlik rakamlarına ulaşıldığını, Avrupa’da büyük üretim kayıplarının söz konusu olduğunu ama Türkiye’nin başarılı bir grafik çizdiğini ifade eden Doç. Dr. Abdülkadir Develi,  “Son 2 yıllık zaman diliminde durduk yere dolar fiyatının çok ciddi bir şekilde değerlendirdiğini görmüştük. Bunun en büyük nedeni içerideki dış bağlantılı dolarak yönelik spekülatif hareketlerdi. Şu an itibariyle bir manipülasyon mevcuttur. Sermayenin bir dönem yüksek gelir elde ettiği ülkeydi Türkiye. Ama şimdi IMF ile masaya oturmayan ülkeyiz. Diğer finans kuruluşlarından talepte bulunmuyoruz. Bu durum sermaye gruplarının alışkanlığını bozuyor” ifadelerini kullandı.

Başarıyı çekememe

Ekonomist Develi, önceki gibi kolayca rant elde edebilecekleri ülke olmaktan çıkan Türkiye’nin ekonomisine karşı sembolik hareketlerle döviz artırma hamleleri gerçekleştirdiklerini ifade etti. Develi, faizlerin dünya genelinde düşük olması dolayısıyla rant oranları düşen bu çevrelerin Türkiye ekonomisini hedef almasının şaşırtmadığını kaydetti.   Develi, “Türkiye sağlıkta, savunma sanayiindede, enerjide, yerli otomobilde hamleler yaptıkça dış finansman açığı kapanacak ve bu güçlü TL olarak karşımıza çıkacaktır. Şu an net bir başarı görüntüsü var bunu bulanık gösterme çabasıdır bu operasyonlar” diye konuştu.