Suçlulara af vicdanları yaralar

Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın MHP'nin af talebine yönelik "Milletimizin vicdanını rahatsız edeceğini gördük. Devlet, kişilere karşı işlenen suçları af yetkisine sahip değildir" açıklamasına suç mağduru aileler destek verdi.

HANGİ VİCDANA SIĞAR: Bursa'da geçen ay ayrılmak istediği erkek arkadaşı Ümit Varol (30) tarafından üzerine benzin dökülüp yakılarak öldürülen Şengül Vatansever'in (35) babası Aydın Vatansever, "MHP'nin af talebi belli suçları kapsıyor, ancak kişilere karşı işlenen suçlarda devletin suçluyu affetmesi mağdurları hiçe saymaktır. Biz af değil idam bekliyoruz. İki çocuğu anasız bırakan caniyi affetmek hangi vicdana sığar? Af isteyenler kendilerini bizim yerimize koysunlar" dedi.

SUÇ MAKİNELERİ BIRAKILMASIN: Kayseri'de 7 kişiyi öldüren Hamdi Kayapınar, 16 yıl hapiste yatmış, serbest kalınca 8'inci cinayetini işlemişti. 2017'de tahliye olan Kayapınar, geçen 2 Ağustos'ta emekli güvenlik görevlisi Sami Yılmaz'ı öldürüp silahını gasp etmişti. Af isteyenlere tepki gösteren Sami Yılmaz'ın eşi Yıldız Yılmaz, "Af isteyenler bir seri katilin kaldığı yerden devam etmesini mi istiyor? Cumhurbaşkanımız yüreğimize su serpti" diye konuştu.

İÇİM KAN AĞLIYOR: Trabzon'un Ortahisar ilçesinde geçen yıl tecavüz edilip, bıçakla ve başı taşla ezilerek öldürülen 24 yaşındaki Pınar Kaynak'ın ailesi de affın gündeme gelmesine tepki gösterdi. Baba Mehmet Kaynak, "Kızım lise yıllarında uyuşturucuya başlamıştı. Bir yıllık tedavi sonrasında uyuşturucuyu bırakmıştı. Arkadaşlarıyla birlikte dolaşmaya çıkTI, sonra cesedi bulundu. Af konusu gündeme geldiğinden beri içim kan ağlıyor" dedi.

BİZDEN BAŞKASI AFFEDEMEZ: Antalya'da 31 Ağustos 2009'da tecavüz edilip uyuşturucu verilerek öldürülen 16 yaşındaki Sezgi Kırıt'ın annesi Hanife ve babası Sinan Kırıt, "Biz evladımızı kaybettik. Katilini başkasının affetmesini kabul etmemiz mümkün değil. Bizden başkası affedemez. Başkan Erdoğan sağ olsun bizim acımızı, yürek yangınımızı anladı. Bizim canımızı ikinci kez yakmayın" dedi.

AFFEDİLEN YENİDEN SUÇ İŞLİYOR
MECLIS'E taşınan af tartışması, bu tür düzenlemelerin topluma yararlı sonuçlar verip vermediği sorusunu gündeme getirdi. Af yasalarından sonra tutuklu ve hükümlü sayılarındaki artış, bu düzenlemelerin suçluların ıslahına katkı sağlamadığını gözler önüne serdi. Türkiye'deki son af yasası olan "Rahşan Affı" ile salıverilen her 5 mahkumdan 1'i yeniden suç işleyerek cezaevine girdi. Yapılan araştırmaya göre, yeniden cezaevine girenlerin işledikleri suç tiplerine bakıldığında da bugünkü af yasası tartışmalarının odağındaki uyuşturucu suçu ve hırsızlık başı çekiyor. Yeniden cezaevine girenlerin büyük bölümünün yeni işledikleri diğer suçların gasp ve tecavüz olması dikkat çekti. 'Rahşan Affı' ile 72 bin tutuklu ve hükümlüden 22 bin 421'i yararlanmıştı. O dönem yıllık tutuklu-hükümlü artış miktarı 5-6 bin arasında değişirken Rahşan Affı'ndan sonraki bir yıl içinde bu sayı 16 bin artmıştı.