TSK aslına döndükçe ‘satılmış’lar kuduruyor

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin milletle bütünleşerek manevi gücünü artırması ve operasyon kabiliyetini artırarak düşmana korku salması, HDP/PKK ittifakıyla TBMM’ye giren vekil bozuntularını rahatsız ediyor.

Hakaretlerin nedeni

Türkiye’nin çıkarlarının yılmaz savunucusu olan TSK, hantal ve milletten kopuk hüviyetinden uzaklaştıkça CHP zihniyetinin küfür ve hakaretleriyle karşılaşıyor. 28 Şubat döneminde terörle mücadele etmeye istekli general bulunmazken günümüzde FETÖ ve benzeri yapılanmalardan arındırılan TSK’nın bütün subayları aynı aşkla ülkemizin bütünlüğüne göz diken şer odaklarına diz çöktürüyor. 60 yıl sonra Din Subaylığı kadrosunun yeniden ihdas edildiği TSK’da, kışlalarda bir bir camiler açılıyor. Bakan Hulusi Akar memleketinde cami yaptırıyor, ordu yemekhanelerinden her gün ‘Allah’ımıza hamdolsun’ sesleri yükseliyor. Askeri uzmanlar ve STK’lar, “HDP/PKK ile ittifak kurarak Meclis’e girenler, ordumuz Peygamber Ocağı vasfını yeniden kazanıp güçlendiği için rahatsız oluyor, saldırıyor, küfrediyorlar” görüşünü paylaşıyor.

Maneviyat güç verdi

ASSAM Başkan Yardımcısı Emk. Albay Ersan Ergür, geçmiş ve günümüzü mukayese ederek yaptığı değerlendirme TSK’nın manevi değerlerle güçlendiğini söyledi. Ergür, şunları dile getirdi: “Millet için TSK, Peygamber Ocağı’dır. Maalesef son dönemlerde CHP ve ulusalcı zihniyet, İslami değerlere sırtını dönen Batı hayranlığı misyonunu, kadim geleneğe sahip ordumuza enjekte etmeye çalıştı. Bunu hedefleyenler Batı’nın sadece dini inançlarını, örf ve adetlerini bu orduya sirayet ettirmeye çalıştı. Cepheye Allah Allah diye koşan, ölüme meydan okuyarak gazi ve şehitliği uman Mehmetçiğin bu psikolojisini yok saydılar. Avrupa ordularında yer alan Din Subaylığı’nı da görmeyip, askerimizden esirgediler. Dindar subay ve astsubayları da YAŞ kararlarıyla ihraç ettiler.

15 temmuz milat oldu

15 Temmuz’dan sonra prangalarından kurtulan TSK, özüne döndü. Düşmanı sınırlarının ötesinde karşılayan bir kurum haline geldi. Milli ve manevi değerleri özümseyen TSK, düşmana korku saldı. Bunu Libya’da, Suriye’de, Karabağ’da gördük. Maalesef bazıları da bundan rahatsız oldu. Batılı zalimlerin karşısında durmak için milli ve manevi değerlere bağlı olmak zarurettir. Silahlı Kuvvetler de bu anlamda aslına dönmektedir ve buna mecburdur.”

Peygamber ocağı

Ergür, şöyle devam etti: “İslam’ın özünü benimseyen TSK, FETÖ gibi CIA güdümlü kullanışlı oluşumların hain emellerini de bertaraf etmiş olacaktır. Prangalarından kurtulan TSK’ya Peygamber Ocağı vasfını yeniden kazandıracak Din Subaylığı kadrosunun hayırlı olmasını diliyorum. Bu kadro, İslam’ın ve ülkemizin dini, milli ve ahlaki değerlerini özümsemiş gerçek Müslümanların ordu personeline manevi açıdan hizmet etmesini sağlayacaktır.”

Ordu aslına dönüyor

İHSD Başkanı Ali Akbaş da, Türk Silahlı Kuvvetleri ve mensuplarına yönelik hakaretlerin altında dini değerlere olan düşmanlığın yattığını vurguladı. Akbaş, şunları ifade etti: “70’li yıllarda askerlik yaptığım dönemde, nizamiyenin giriş kapısında ‘Burada Allah yoktur’ yazıyordu. Peygamber Ocağı’nı Allah’sızlaştırmaya çalışanların bugün korkunç derecede rahatsız olduğunu görüyoruz. TSK’nın Peygamber Ocağı vasfını yeniden kazanmasından kimse rahatsız olmamalıdır. Sırf İslam düşmanlıkları nedeniyle TSK’daki bu gelişmelere karşı çıkanlara Allah hidayet versin diyorum. Silahlı Kuvvetler’de artık gümüş yüzük takan, namaz kılan, Allah aşkını yüreğinde taşıyanlar ordudan atılmıyor diye ‘satılmış’lar rahatsız oluyor. Ordu artık darbe değil PKK’yı çökertme planı yapıyor diye satılmışlar kuduruyor. Komutanlıklarda cami açılması, ibadetlerin özgürce yapılabilmesi, bu satılmışların ana rahatsızlık sebebi.

Din subaylığı

“Din Subaylığı kadrosuyla ordumuz tam bir Peygamber Ocağı’na dönüştüğü için bunlar fena halde rahatsız. HDP/PKK ile ittifak kurarak Meclis’e girenler, ordumuz Peygamber Ocağı vasfını yeniden kazanıp güçlendiği için rahatsız oluyor, saldırıyor, küfrediyorlar. Ne kadar hakaret ederlerse etsinler; hem ülkemizin hem de ordumuzun aslına dönmesine inşallah hiçbir beşeri güç mani olamayacaktır.Ne kadar hakaret ederlerse etsinler; hem ülkemizin hem de ordumuzun aslına dönmesine inşallah hiçbir beşeri güç mani olamayacaktır.”

Bir ümmet bizi bekliyor

TSK kuvvet komutanlıklarında ihdas edilen Din Subaylığı kadrosunun sadece Türkiye’yi değil tüm İslam alemini memnun edeceğine değinen Ali Akbaş, sözlerini şöyle tamamladı:

“Maddi ve manevi açıdan güçlü bir Türk Silahlı Kuvvetleri’nden ancak düşman rahatsız olur. Ordumuzun milletimizle bütünleşmesinin yanı sıra, ümmetin fertleriyle de kucaklaşması sağlanıyor. Bu tür adımlar, ümmetin mazlumlarını bize yaklaştırıyor ve onların ordumuzun yolunu gözlemesini sağlıyor. Türkiye, hayal ettiğimiz günlere doğru adım adım ilerliyor.”