“TÜRKİYE İLE BALKAN ÜLKELERİ ARASINDA SİSTEMATİK VE BİLİNÇLİ OLARAK DÜŞMANLIK TOHUMU EKİYORLAR”
TÜRKİYE24.Dönem İzmir milletvekili ve Balkan stratejik Araştırmalar Merkezi (BASAM) Başkanı Rifat Sait yaptığı yazılı açıklamada önemli bir iddiada bulundu. Amerika ve Batılı bazı ülkelerin Türkiye ile Balkan ülkeleri arasında sistematik ve bilinçli olarak düşmanlık tohumu ektiğini söyledi. Sait, bunun stratejik bir çalışma olduğunu ve bir örneğinin 1875-1909 yılları arasında rahmetli Sultan Abdülhamid tarafından tam tersine karşı tarafa başarıyla uygulandığını söyledi.
BASAM Başkanı Rifat Sait, yaptığı yazılı açıklamada Balkanlarda yıllardır ekilen Türk düşmanlığının şimdilerde hasat edilmeye çalışıldığını ve Türkiye ile Balkanlar arasında muhtemel bir çatışmaya karşı uyanık ve tedbirli olmak gerektiğini belirtti. Sait, şöyle devam etti.
Makedonya ve Kosova’da Türk bayrağına çirkin saldırılar
Kosova’da Türklerin en çok yaşadığı şehir olan Prizren kentinde ve Makedonya’nın Kalkandelen (Tetova) şehrinde Türk bayrağına sistemli olarak saldırılar yapıldı, buralarda yaşayan Türkler gerilmeye çalışıldı. Ardından Türkiye-Yunanistan arasında fitne çalışmaları devreye sokuldu. Türkiye sınırını geçen 2 Yunan askerin tutuklanmasının ardından Yunanistan Cumhurbaşkanı Prokopis Pavlopulos, "Türkiye bizi mecbur bırakırsa atalarımızın yaptığını yaparız." diyerek Türkiye'yi tehdit etti. İstediğini alamayan Yunanistan, yeni bir hamle yaptı. Yunan Deniz Kuvvetleri 12 Adalar bölgesinde ve Doğu Akdeniz bölgesinde ani müdahale tatbikatı adı altında deniz tatbikatı icra etmeye başladı.
Yunanistan ile gerginlik artırıldı
Bu arada Yunanistan Milli Savunma Bakanı Panos Kammenos Ermenistan’a gerçekleştirdiği resmi ziyaret sırasında yaptığı açıklamalarda, "Barış istediğimizi Türkiye’ye izah edebilmek için elimizden gelen her şeyi yapmaya devam edeceğiz. Ancak tarihlerinin birçok anında özellikle de akıllarında bulundurdukları büyük Osmanlı İmparatorluğu’nun tarihinin birçok anında; 1821’de de Yunanistan’a olduğu gibi yenildiğini hatırlatmalıyız” demişti. Bunlar yetmezmiş gibi Kıbrıs'taki sondaj krizine ABD 6'ncı filosunun da dâhil olduğu iddiaları bir süre sonra yalanlansa da tansiyonu yükseltmeye yetti.
Balkanlarda ABD’nin askeri tatbikatları
Diğer yandan ABD ile birlikte Romanya ve Bulgaristan, Ukrayna dâhil olmak üzere pek çok ülkeden yaklaşık 1.700 asker, "Bahar Fırtınası 18" isimli askeri tatbikatı için, 5 Mart'ta bir araya geldi. Söz konusu tatbikat, Romanya Donanması'nın komutasında Karadeniz'deki uluslararası sularda gerçekleştirildi. Ayrıca ABD’nin Bulgaristan’daki askeri tatbikatları da dikkat çekiyor.
Bulgaristan’ın komplosu son anda geri çekildi
Tam bu sırada saklı kalmış çok enteresan bir gerçek ortaya çıktı. Bulgaristan Meclisi kararıyla kurulan Komünizm dönemine ait Gizli Servisleri Araştırma ve İnceleme Komisyonu, çalışmaları sırasında eski komünist rejimin planladığı “Haç Operasyonuna ilişkin belgelere ulaştı. Komisyonun şubat ayı Sonunda yayınlayacağı eski gizli belgeleri içeren kitabın bazı alıntıları Bulgar medyasına yansıdı. Komünist rejimin 1944-1991 dönemine ait Dış İstihbarat (PGU) biriminin çalışmalarının ele alındığı kitabın ilk cildindeki bilgilere göre, dönemin PGU genel müdür yardımcısı 16 Kasım 1970 tarihinde Fener Rum Patrikhanesi’nin kundaklanması planını masaya yatırdı. Plana göre, kundaklamanın 1971 yılının sonuna kadar gerçekleşmesi gerekiyordu. Amaç ise o dönemde Demir Perde’nin ötesinde, NATO müttefikleri olan Yunanistan ile Türkiye arasında kriz çıkarmaktı. Arşivdeki belgelerden, komünistlerin son anda geri adım atarak plandan vazgeçtiği görülüyor. “Fener Rum Patrikhanesi, Türkiye ile Yunanistan arasında sürekli siyasi bunalımlara neden oluyor. Bu bunalımların her biri de mutlaka tepki uyandırır. Bu kadar hassas bir sinir noktasına müdahale ederek, sivri bir girişimin düzenlenmesi, Türk-Yunan ilişkilerine önemli ölçüde zarar verebilir. ABD ise çıkan bunalımda saf tutmak üzere zor bir kararla karşı karşıya gelecektir.” ifadeleri yer aldı.
Son olarak Kosova’nın fitneye dahil edilmesi
Yunanistan ve Bulgaristan bir yere kadar derken şimdide dost ve kardeş Kosova ile Türkiye arasında gerilim hortlatıldı. MİT’in akılcı bir organizasyonu ile Kosova’daki 6 Fetocu paketlenip kargo ile Türkiye’ye getirildiler. Ancak Kosova Başbakanı Ramush Haredinaj, bunlardan haberim yok, deyip İçişleri bakanını ve Kosova MİT Başkanını görevden aldı. Ardından bugüne kadar Kosova’ya ciddi destekler veren ve hatta Kosova’yı ilk tanıyan ülkelerden biri olarak Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan haklı olarak Kosova Başbakanına karşı güçlü bir tepki verdi. Kosova Başbakanının tepkisinde ABD’nin parmağı olduğu biliniyor. Bu arada ABD’nin Kosova’nın Ferizaj kentinde Avrupa’nın en büyük askeri üssünü yapmış olmasını da hatırlatmak istiyorum.
II.Abdülhamid’in Balkan politikasına benzeyen unsurlar
Bütün bu olaylar bize 1875-1909 yılları arasındaki Abdülhamid Han’ın ustaca uyguladığı Balkan politikasını hatırlatıyor. Bilindiği gibi 1875 – 1909 yılları arasında Balkanlar karışmıştı. Rahmetli sultan Abdülhamid Balkanlar’da çok dengeli ve akılcı bir politika izleyerek Osmanlının Balkanlarda daha uzun kalmasını sağlamıştı. Zira Sultan Abdülhamid’e göre Balkanlarda Romenler, Bulgarlar, Sırplar ve Yunanlar birbirlerini hiç sevmezlerdi. Hatta birbirleriyle düşmandılar. Sultan bunu bildiği için aralarındaki itilafın devam etmesini sağlamıştı. Hatta bu milletlerin kiliseleri de ayrılınca aralarındaki husumet daha da artmıştı. Böylece kendi aralarında çekişmekten Osmanlıya karşı birleşip savaşamamışlardı. Şimdi aynı taktiği ABD ve bazı Batı ülkeleri bize karşı uyguluyor. Balkanlarda uzun yıllardır ekilen düşmanlık tohumları hasat edilmeye çalışılıyor. Uyanık ve tedbirli olmamız gerekiyor. Tarihten ders almamız gerekirken hala kendi aramızda çekişiyoruz.
İlginizi Çekebilir