© Ak Gazete 2015

Veri hırsızlığı FETÖ yöntemi! Ekrem İmamoğlu büyük suç işliyor

CHP'li Ekrem İmamoğlu’nun mazbatayı alır almaz belediye dışından ne idğü belirsiz kişilere İBB’nin tüm verilerini kopyalatma girişiminin mahkemece durdurulması, marjinal sol medya tarafından perdelenmek isteniyor. Açıkça suç olan ve FETÖ kaynaklı onlarca veri sızdırma örneği bulunan olayı “Geçmiş dönemlerin incelenmesinden korkuyorlar” diyerek çarpıtmaya çalışan sol medya, konunun veri hırsızlığı yoluyla kamu güvenliğini tehlikeye atmak olduğunu gizlemeye çalışıyor.

AK Parti’nin usulsüzlük iddialarıyla yaptığı itirazlar karara bağlanmadan İlçe Seçim Kurulu tarafından mazbatası verilen Ekrem İmamoğlu’nun ilk icraatı hem ülkeyi hem de kafaları karıştırdı. Yangından mal kaçırırcasına ilk talimatı tüm İBB kayıt ve verilerinin kopyalanması olan Ekrem İmamoğlu, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanununa göre suç işlemiş olmasına rağmen besleme basın, suçluyu değil, suçu önlemeye çalışan kurumları suçladı.

Hiçbir güvenlik soruşturmasından geçmeyen, yetkisi bulunmayan, belediye çalışanı bile olmayan ismi belirsiz 3 kişiye; İstanbul’da yaşayan ve aralarında MİT mensupları, hakim ve savcılar, protokol mensupları gibi önemli kişilerin bilgilerinin de yer aldığı belediyenin tüm mahrem bilgilerinin teslim edilmesi tehlikesini ve suçunu görmeyen besleme basın, esas suçu gizleyerek “Geçmiş dönemlerin incelenmesinden korkuyorlar” algısı oluşturmaya çalıştı.

Konu ile ilgili kanun da var kurum da!

yeniakit.com.tr’ye değerlendirmede bulunan Siber Güvenlik ve Bilişim Uzmanı Yaşar Kaya, tüm gelişmiş ülkelerin kişisel verilerin korunması konusunda hassas olduğunu belirterek, Türkiye’de de Kişisel Verileri Koruma Kurumu kurulduğunu, tüm kişisel verilerin 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ile korunduğunu hatırlattı.

Kimse ‘inceleme yapma’ demiyor ki!

Kaya, “Sadece bir kişinin bile verilerinin bir kurumdan üçüncü bir şahsa verilmesi suçtur. İstanbul’da yaşayan herhangi bir vatandaşın İBB’de kayıtlı abonelik verileri ne bir başka kurumla paylaşılabilir ne de bir üçüncü şahsa kaydettirilebilir. Mahkemenin yürütmeyi durdurma kararının amacı, verilerin incelenmesinin önüne geçmek değil, kopyalanarak bir üçüncü şahsa gitme ihtimalinin önüne geçmektir. Kimse ‘verileri inceleme’ demiyor. Kanun ‘verileri kopyalayıp götüremezsin’ diyor. Burada veri kopyalama işi bir gasp, bir hırsızlık olayıdır. Aslında bu bir siber saldırı girişimidir. Saldırıyı kim yapar? Bilgiyi ele geçirmek ve başka yere taşımak isteyen yapar. Siber saldırılar sadece uzaktan bağlanarak gerçekleşmez. Verilerin bilgisayarlar başında kopyalanması da bir siber saldırıdır. Burada kastettiğimiz üçüncü şahıs bir ülke, bir siyasi parti, bir istihbarat birimi ya da herhangi bir şahıs olabilir. Kanunların amacı da bunun önüne geçmek, önüne geçemediyse sorumluları cezalandırmaktır.” dedi.

Veriler kopyalanmış bile olabilir

Kaya şöyle devam etti: “Özel kurumlar bile siber güvenlik denetimi yaptıracakları zaman yetkisi bulunan firmalara bu denetimi yaptırabilir. Ancak bu firmalar da, denetim yaptıkları kurum özel olsa dahi verilerini kopyalayamaz. Bu bir suçtur. Zaten bu firmaların amacı da ‘bu veriler kaçırılabilir mi?’ testi yapmaktadır. Ekrem İmamoğlu, ‘ben buranın başkanıyım, istediğim verileri kopyalarım’ tutumu içinde olamaz. Genellikle emir verilir ve arkasından genelge yayımlanır. Böyle olmamış olsa bile mahkeme müdahale edinceye kadar kolaylıkla veriler kopyalanabilir. Saatlik bir işten bahsediyoruz.” şeklinde konuştu.

Facebook bile ceza aldı

“Benim İBB’de bir verim olsa gider suç duyurusunda bulunurum. Suç duyurusunda bulunmak için İstanbul’da oturmam bile yeterli” diyen Yaşar Kaya sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“İkinci bir suç ise verilerin incelenmesi ile ilgili yetkisi bulunmayan insanların görevlendirilmiş olması. Legal yolların kullanılarak yapıldığı bir siber saldırı bu. Facebook, gönül rızası ile verilmiş ve kendi serverlarında tuttuğu bilgileri üçüncü şahsa verdiği için uluslararası mahkemelerden büyük cezalar aldı. Kanunlar ve kurumlar, verileri korumak zorundadır. Kimsenin inisiyatifine bırakılamaz. Bence Ekrem İmamoğlu yapabileceği en büyük hatayı yapmıştır. Günün birinde İBB’deki tüm veriler bir yerlerden çıkarsa Ekrem İmamoğlu ne yapacak? Dünya kadar tazminat ödemeye de mahkum olabilir, hapis cezası da alabilir.”

Verilerin kopyalanmasının ne sakıncası var?

“Ekrem İmamoğlu’nun İBB verilerini kopyalatmasının ne sakıncası var” sorusunun ise basit bir cevabı bulunuyor. “İstanbul’u kazandık” diyerek CHP ile iş birliklerini dışa vuran, Gezi eylemlerini destekleyen, İstanbul Havalimanı projesini sabote etmek isteyen ve tüm FETÖ’cülere kucak açan Almanya başta olmak üzere Amerika ve İsrail gibi ülkelere daha önce FETÖ tarafından sızdırılan veriler düşünüldüğünde tehlikenin boyutu ortaya çıkıyor. Avusturya hükümetinin, FETÖ’nün servis ettiği YSK verileri ile çifte vatandaş avına çıkması da unutulmuş değil.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER