Yunan istihbaratçıdan Cihat Yaycı yorumu: Türkiye’nin gelecek stratejisini belirliyor, biz ise subaylarımızı hadım ediyoruz
GÜNDEMYunan kanalları Müstafi Tümamiral Doç. Dr. Cihat Yaycı’nın kitaplarını konuşmaya devam ediyor. Yaycı’nın ‘Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) Kavramı’ isimli kitabını Yunan istihbaratçı Savvas Kalenderis bir Yunan televizoynunda uzunca anlattı ve “Bir subay Türkiye’nin gelecek ulusal stratejisini belirlediğini görüyoruz, Yunanistan ise subaylarını hadım ediyor.” yorumunda bulundu.
Genelkurmay Başkanlığı emrine atandıktan sonra istifa eden eski Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı Tümamiral Cihat Yaycı’nın kaleme aldığı kitaplar Yunanistan’da konuşulmaya devam ediliyor.
Cihat Yaycı Yunan medyasının gündeminden hiç düşmüyor
Cihat Yaycı, “Libya Türkiye’nin denizden komşusudur” başlıklı kitabından ardından ‘‘Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) Kavramı’ isimli kitabıyla da Yunan medyasının gündeminden hiç düşmüyor.
“ Hah! Mavi Vatan ideolojisinin babası”
Yunanistan'ın, "kara sularını yıllar önce 12 mile çıkararak Ege'yi kapalı deniz haline getirmesi gerektiği" iddiasında bulunan Kalendiridis, bunu yapmış olsaydı şu anda Türkiye ile Ege denizi özelinde yaşadığı sorunların hiç biri olmayacağını savunarak Yunan siyasi sistemine yüklendi. Kalenderidis, bu şekilde Yunanistan'ın geleceğinin baltalanmakta olduğuna işaret ederek, Müstafi Koramiral Yaycı'nın "Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) Kavramı" isimli kitabını eline aldı ve program sunucusuna göstererek "bugün sana Amiral Yaycı'nın yazdığı altı kitaptan birini getirdim" dedi. Program sunucusunun ağzından "Hah! Mavi Vatan ideolojisinin babası" sözleri döküldüğü dikkat çekti.
“Bizi yönetenler bize yanlış mesajlar veriyor”
Yaycı'nın yakın zamana kadar Türk Deniz Kuvvetleri'nde aktif görevde bulunduğunu ancak istifa ettiğini anlatan Kalenderidis kitabın arka kapağını çevirdi ve kapakta yer alan Mavi Vatan haritasını göstermek için kameranın yakın plan çekim yapmasını istedi. Kalenderidis "Mavi Vatan, Ege'nin yarısına kadar yayılıyor, peki neden? Çünkü kara sularımızı 12 deniz miline çıkarmadık. Yani Türkiye'ye, taleplerde bulunabileceği boşluk bıraktık" dedi, sözü Türkiye-Libya muhtırasına getirerek şunları söyledi:
"Maalesef bizi yönetenler bize bu konuda yanlış mesajlar veriyor. Örneğin Milli Güvenlik Danışmanı Yardımcısı, Türkiye-Libya mutabakatı ile yaşamayı öğrenmemizi tavsiye etti. Aslında sanki Mavi Vatan'ın sınırlarını kabul ediyor gibi görünelim diyorlar."
“Yunanistan’da subayları hadım ediyoruz”
Programcının, "müsadenizle, bu kitap ne zaman yayınlandı, (Yaycı'nın) Tüm düşüncelerini mi içeriyor?" sorusuna karşılık Kalenderidis elindekinin, Yaycı'nın Nisan ayında yayınlanan son kitabı olduğuna işaret etti ve bu noktada Yunan subaylarla ilgili bir mesele olduğuna vurgu yaparak şunları söyledi:
Burada bir subayın, Türkiye’nin gelecek on yıllarının ulusal stratejisini belirlediğini görüyoruz. Aktif görevdeyken ve şimdi emekli iken... Görevdeyken de kitaplar yazdı. Şunu söylemek istiyorum: Biz Yunanistan'da subayları hadım ediyoruz (ellerini kollarını bağlıyoruz). Yunan subayların, 1967'deki darbeye aktif katılmaları ve açtığı ulusal felakette büyük katkıları ve sorumlulukları olması siyasi sistemi, Yunan subayları hadım etmeye; düşünmelerine, düşüncelerini ifade etmelerine veya kitap yazmalarına müsaade etmemeye sürükledi. (Yaycı'nın kitabını göstererek) Burada bir fark var. Yaycı altı kitap yazdı ve bütün kitapları da Doğu Akdeniz, Libya, Kıbrıs, Girit meseleleriyle ilgili.
“Yunanistan Türkiye karşısında bir rehine konumunda”
Yunan istihbaratçı Savvas Kalenderis, Yunan televizyonunda sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Girit'in üçte ikisinin Türk, üçte birinin, yani aslında sadece Hanya'nın Yunan olduğunu söyleyen bu kişidir. (kitapta) bununla ilgili, daha sonra göstereceğim ilgili da harita var. Dolayısıyla, eğer Ege'de karasularını 12 deniz miline çıkarmış olsaydık, (bunun yapılmamasının) ki hiçbir haklı gerekçesi yok. Yunanistan, bugün 12 mil konusunda savaş sebebini dikkate alırsa, yarın başka bir konuda, daha sonra başka bir konuda daha savaş sebebi meselesiyle karşılaşır. Yani Yunanistan gerçekten Türkiye karşısında inanılmaz bir rehine konumuna düşüyor.”
“Bu ülkeyi savunan bir siyasi sistem olsaydı…”
“Yunanistan'da gerçek bir siyasi sistem olsaydı, -çünkü bildiğiniz gibi bunlar sadece hükümeti ilgilendiren konular değildir.” diyen Yunan istihbaratçı Savvas Kalenderis, sözlerini şöyle tamamladı:
“Devlet görevlilerinin çalışmalarının kalitesi, ülkede uygulanan muhalefetin kalitesi ile doğru orantılıdır. hasta olan siyasi sistemimizdir. komşu ülkelere ve uluslararası topluma ülkenin savunulmakta olduğunu göstermek isteyen bir sistemimiz olsaydı -çünkü biliyorsunuz, vatanımız şu anda savunmasız bir ülke olduğu mesajı veriyor. Söyleyin bana, başka hangi ülke sınırlarını herkese yüzlerce, binlerce kişiye, girsinler diye açık bırakır!- Bu ülkeyi savunan bir siyasi sistem olsaydı, geleceğimizi baltalayacak bu kısmî sınırlandırma saçmalıklarına değil, yarın Ege'de karasularını 12 deniz miline çıkarırdı, öbür gün de Kıbrıs ile sınırlandırmaya giderdik."
İlginizi Çekebilir