Yolsuzluk Sayıştay raporuyla ispatlandı! Tunç ‘Soyar’

CHP’li İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin akıl almaz usulsüzlüklere ve yolsuzluklara imza attığı ortaya çıktı. CHP’li Tunç Soyer yönetimindeki İzmir’de, usulsüz atamalarla kadrolaşmaya gidildiği, kamu imkanlarının yandaşlara peşkeş çekildiği, ihale kanununa aykırı davranılarak devletin zarar ettirildiği ve akıl almaz bir imar rantının döndüğü belirlendi.

İmar rantı raporda yer aldı

CHP’li İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Sayıştay Müfettişlerinin denetimi esnasında kayıtlara giren usulsüzlükler dudak uçuklatıyor. Hizmetten ziyade şov yapan CHP’nin İzmir Büyükşehir Belediye başkanı Tunç Soyer’in, skandal nitelikteki icraatları rezaleti de gözler önüne seriyor. Geçtiğimiz aylarda İzmir’de gerçekleşen ve tüm Türkiye’nin yüreğini yakan deprem sonrası ortaya çıkan toplanma alanı sorunun CHP’nin imar rantıyla ilgili olduğunu rapor ortaya koydu.

Raporda 2 numaralı bulguda şu ifadelere yer veriliyor: “Kamu Hizmetine Ayrılan veya Kamunun Yararlanmasına Açık Yol Park Meydan Gibi Taşınmazları İçin Yapı Kayıt Belgesi Alınması. Yapılan incelemelerde Büyükşehir Belediyesinin kamu hizmetine ayrılan meydan, yol, park gibi taşınmazları için yapı kayıt belgesinin alındığı ve bu taşınmazlar için yapı kayıt belgesi sahibi kişiler tarafından kendilerine satışının yapılması için Büyükşehir Belediyesine başvuruların yapıldığı görülmüştür.”

Bilinçli olarak zarara uğratılmış

Rapordaki 25 numaralı bulgu da ise yandaşların ballı ihalelerle zengin edildiği kayıt altına alınıyor. Söz konusu bulguda, “Aynı Nitelikte Birden Fazla Yapım İhalesi Olmasına Rağmen İş Artışlarının Birim Fiyatı Yüksek Olan İhale Bünyesinde Yaptırılması: İdarenin İzmir metropol sınırlarını kapsayan, aynı dönemde, aynı nitelikte birden fazla yapım ihalesi olmasına rağmen iş artışlarını birim fiyatı yüksek olan ihale bünyesinde yaptırıldığı ve idareye ek mali yük getirildiği görülmüştür” ifadelerine yer veriliyor. Raporun 40 numaralı  bulgusunda yandaş vakıflara belediye taşınmazlarının peşkeş çekildiğine işaret ediliyor. Müfettişler söz konusu skandalı şu sözlerle kayıt altına alıyor: Mevzuata Aykırı Olarak Taşınmaz Tahsisi Yapılması. Bir İlçe Belediyesi Arsası Üzerine Büyükşehir Belediyesi Tarafından Ruhsatsız Bina Yapılması, Ruhsatsız Binanın Bir Vakfa Ortak Hizmet Protokolü ile Tahsis Edilmesi ve Enerji Giderlerinin İdare Tarafından Karşılanması.”

Her türlü usulsüzlük var

Belediye şirketlerinin sürekli zarar etmesine rağmen önlem alınmadığı da müfettişlerin gözünden kaçmıyor. Raporun 37. Bulgusunda, “Büyükşehir Belediyesinin İktisadi Teşebbüslerinin Sürekli Zarar Etmesini Önleyici Tedbirlerin Alınmaması. Yapılan incelemelerde, büyükşehir belediye iktisadi teşebbüslerinin sürekli zarar etmesi sebebiyle her yıl idare tarafından sermaye artırımına gidildiği görülmüştür” tespiti yer alıyor. Raporun 13. Bulgusunda ‘Şirket Yönetim Kurulu Atamalarında Hatalı Uygulamalar Yapılması’ başlığıyla kadrolaşmaya dikkat çekilirken, 14. Bulguda “Belediye Tarafından Vakıflara Düzenli Olarak Nakdi Kaynak Aktarımında Bulunulması” başlığıyla örnekler sıralanıyor. 27. Bulguda ise ‘Kurum İhalelerinin Parçalara Bölünmesi’ uygulamasının hatalı olduğu örnekleriyle açıklanıyor.

İzmir’in kaynakları yandaşlara

İzmir Büyükşehir Belediyesi ana hizmet binasını LGBTİ renklerine boyatarak büyük bir skandala imza atan Soyer, daha sonra binayı boşaltmak zorunda kalmıştı. Binanın taşıyıcı kolonlarını denetlemek yerine yüz binlerce lira vererek, eşcinsel renklerine boyatan Soyer büyük tepki çekmişti. Soyer, göreve geldikten kısa bir süre sonra birçok ihale yolsuzluğuyla da itham edilmişti. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi şahsını sömürerek, seçmenini konsolide eden Soyer, sol medyayı beslediği ihalelerle gündeme gelmişti. Halk TV’nin sahibine 896 bin liralık maske ihalesi veren Soyer, Cumhuriyet Gazetesi’nin sahiplerine de 254 bin liralık oyun seti ihalesi vermişti.