TÜGVA Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan, "Tarihte olduğu gibi bir cesur komutan, lider önümüze düştüğü zaman bizim evelallah altından kalkamayacağımız iş yok. Yenemeyeceğimiz düşman yok." dedi.
Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan, Güneysu Kaptan Ahmet Erdoğan Anadolu İmam Hatip Lisesi Konferans Salonu'nda düzenlenen, "Ecdada Saygı Günü" konulu söyleşide yaptığı konuşmada, 200 yıldan fazla süredir Batılılaşma adı altında bir dönem yaşandığını söyledi.
Batılılaşma döneminde, Batının ilmini, fennini, teknolojisini, gelişmişliğini değil, şekli unsurlarını taklit etmeye çalışarak Batılılaşmaya gayret gösterildiğini ifade eden Erdoğan, şu değerlendirmede bulundu:
"Bu tür batılılaşma bizi Batı ile aynı seviyeye veya Batının ilerisine taşımadı. Batının çok gerisinde kalmaya mahkum etti. Geldiğimiz noktada milletçe şunu daha iyi anlıyoruz ki bu Batılılaşma denilen, aslında Batının Türkiye, Anadolu insanı üzerinde oynadığı bir oyundan ibaretti yani bizim topraklarımızı işgal edemeyenler, bu milleti yer üstünden silmeyi başaramayanlar, bizlerin dimağlarını, düşüncelerini, akıllarını esir almaya, ailelerini işgal etmeye, değerlerimizi ortadan kaldırmaya çalıştılar. Böylece kimliksizleşmiş, hafızasını yitirmiş, şanlı geçmişi ile irtibatını koparmış bir tuhaf millet, nesil meydana getirmeye çalıştılar. Hamd olsun nasıl ki Çanakkale'de, Kurtuluş Savaşı'nda ecdadın zaferlerine yaraşır bir imza atan dedelerimize layık olabileceğimizi, bir nebze olsun 15 Temmuz'da yeniden gösterebildik."
Erdoğan, milletin, geride kalan 15 yılda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde ecdadına yaraşır hareket edebileceğini, geçmişin anlamının idrakine varabileceğini gösterdiğini söyledi.
TÜGVA'nın gençlerin ecdada layık bir şuur ile yetişmesi için üzerine düşen gayreti gösterdiğini vurgulayan Erdoğan, "Üniversitedeki bir kardeşimiz, lisedeki kardeşine destek olmaya çalışıyor veya genç bir öğretmen arkadaşımız kendi okulundaki kardeşlerimize rehberlik etmeye çalışıyor. Neden? Geçmişini bilsin, ecdadını tanısın, dinini, imanını kuşansın ve geleceğini bunların ışığında çok daha güçlü kurabileceğini anlasın." diye konuştu.
Erdoğan, son yıllarda Türkiye'de yaşanan olaylara işaret ederek, "Gezi hadisesi, 17-25 Aralık darbe girişimi, 6-7 Ekim Kobani bahanesi ile yapılan olaylar veya 15 Temmuz. O günden bu güne kadar yapılan girişilen bütün bu menfur hadiseler ne oldu? Milletin o iman dolu göğsünde un ufak, tuzla buz oldu. Elhamdülillah bu şuurun kalbimizde yaşadığını, var olduğunu liderimiz Recep Tayyip Erdoğan bize hatırlattı. Demek ki tarihte olduğu gibi bir cesur komutan, lider önümüze düştüğü zaman bizim evelallah altından kalkamayacağımız iş yok. Yenemeyeceğimiz düşman yok. Bunu yeniden görmüş olduk." ifadelerini kullandı.
"Türkiye 21. yüzyıla damgasını vuracak yetenekte"
Erdoğan, Türkiye'de hayata geçirilmeye çalışılan büyük projelerin her zaman engellenmeye çalışıldığını ancak her şeye rağmen bunların hayata geçirildiğini ve geçirilmeye de devam edileceğini söyledi.
AB'nin kapısında 1960'lardan bu yana beklenildiğini anımsatan Erdoğan, "AB bizim hayrımızı, gücümüzü, güçlenmemizi, onlarla birlikte aynı seviyede olmamızı ister mi? Biz o zaman kendimizi boşu boşuna kandırıyoruz. Bizi bir partner ve eşit olarak göreceklerse o gün geldiği zaman, biz de onlarla eşit güç, partner olarak oturur, konuşuruz. 80 milyonluk Türkiye bugün AB'nin üyesi olsa neredeyse Almanya ile aynı siyasi güce sahip olması gerekir. Bunu Türkiye'ye layık görmediği sürece o zaman bu şanlı milleti oyalamayacaksın." diye konuştu.
Erdoğan, gençlerin geçmişi anladığı zaman çok daha büyük bir özgüvenle yetişeceğine inandığını aktararak, "Batı medeniyet tasladığı zaman. 'Sen ne anlatıyorsun' diyecek. Nasıl Tayyip Erdoğan'ın, 'dünya beşten büyüktür' dediği gibi. Nasıl 'dünya beşten büyüktür?' diyoruz. İkinci Dünya Savaşı sonrası kurulan dünya düzeninin adaletsizliğini, onların yüzüne bugün Türkiye vurabiliyor. Türkiye'de bu kadar mazlumun, garibin yardımına koşan kim var? Türkiye var. Bugün milli gelirimize oranla dünya dış yardımlarda birinci ülke biziz. Dünyanın en zengin milleti değiliz ama dünyanın gönlü en zengin milleti olduğumuzu dosta düşmana gösterdik." değerlendirmesinde bulundu.
Yorum Yazın