CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu seçim beyannamesini açıkladı. Kılıçdaroğlu'nun skandal beyannamesinde Kamu Yönetimi Reformu başlığında açıkça; “Kamu yerel birimlerinin idari ve mali özerkliklerini sağlayacağız” ifadesi yer aldı". CHP'nin, HDP ve PKK ortak projesi olan "özerklik sağlama" vaadi, beyannamenin kimin için hazırlandığı sorusunu akıllara getirdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin seçim beyannamesini açıkladı. Beyannamenin Kamu Yönetimi Reformu başlığında açıkça; "Kamu yerel birimlerinin idari ve mali özerkliklerini sağlayacağız" ifadesi yer aldı.
24 Haziran seçimleri için sadece "özerklik" vadetmekle kalmayan CHP, bazı bakanlıkların taşra kuruluşlarının da yerel yönetimlere devredileceğini ve yerel yönetimlerin aldığı kararlara merkezi yönetimin müdahalesini önlemek için yasal düzenlemeler de yapılacağını vurguladı.
CHP'nin skandallarla dolu seçim beyannamesindeki "özerklik" maddesi yerel yönetimlere adeta sınırsız yetkiler tanıyor. Kılıçdaroğlu ve CHP'nin önerisine göre, belediyeler merkezi yönetimin görevlerini üstlenecek. Yani vergiyi belediyeler toplayacak, madenleri belediyeler işletecek, polis gücü belediyelerin kontrolünde olacak. Tüm okullar belediyelerin olacak, müfredatı da onlar belirleyecek. Ekonomiyi de belediyeler yönetecek, tarımı da…
2015'te HDP'nin "özerklik" çağrısı üzerine Çukur Eylemleri başlamış ve PKK öz yönetim ilan etmeye çalışmıştı. O süreçte Türkiye yüzlerce şehit verdi.
CHP'NİN BEYANNAMESİ HANGİ AMACA HİZMET EDİYOR
CHP'nin özerklik vaadi daha önce HDP'li Diyarbakır Belediye Başkanı Gülten Kışanak tarafından somut taleplerle bir çok defa dile getirilmişti. Kışanak, "Petrolden pay istiyoruz" demişti. Kılıçdaroğlu bu beyanname ile HDP'nin rüyasını gerçekleştirmenin peşine düşmüş durumda.
Kışanak daha da ileri giderek, bölgedeki barajların belediyeye verilmesini istemiş, kaçak elektrik oranlarına bahane olarak "Kendi topraklarımızda üretilen elektriğe para ödüyoruz" demişti..
Yorum Yazın