ABD’nin, Kudüs ile ilgili bir karar alabileceği yönündeki bilgi, Ankara’ya 1-2 Aralık günü gibi geldi.
Ankara, bunun doğruluğunu araştırmaya başladı. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı McMaster ile yaptığı görüşmede ABD’nin tavrını sordu ve bilgi doğrulanınca “Büyük hata olur, sadece İslam dünyasının değil, tüm dünyadan tepki gelir” uyarısında bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 20’ye yakın isimle telefon görüşmesi yaptı.
Akit, ABD’nin büyük fiyaskoyla sonuçlanan Kudüs hamlesi sırasında yaşananların perde arkasına ulaştı. Ankara’da üst düzey bir yetkilinin verdiği bilgilere göre, olaylar şöyle gelişti: ABD’nin Kudüs ile ilgili bir karar alabileceği yönünde bir bilgi, Ankara’ya 1-2 Aralık günü gibi geldi. Ankara, bunun doğruluğunu araştırmaya başladı. Bu arada Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı McMaster ile telefon görüşmesi yaptı. O görüşmede Kalın, McMaster’a ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak ilan etme yönünde bir karar alıp almayacağını sordu. Telefonda McMaster “Başkanın böyle bir niyeti, hazırlığı var. Birkaç gün içinde bu açıklamayı yapacak” dedi. Ankara ilk tepkisini o telefon görüşmesinde verdi, İbrahim Kalın“Büyük hata olur, sadece İslam dünyasından değil, tüm dünyadan tepki gelir, bunu kestirebiliyor musunuz?” dedi. Ancak McMaster geri adım atmayacaklarını belirterek, barış sürecine katkı sağlayacağını ileri sürdü. Kalın, bunun üzerine nasıl katkı sağlayacağını sordu ve “bunu barış sürecinin ilk adımı diye planlıyorsanız, barış süreci baştan ölü doğar” uyarısında bulundu. McMaster, İbrahim Kalın telefon görüşmesinin ardından Ankara harekete geçti. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu konuyla ilgili temaslarda bulundu ve elde edilen bilgiler Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunuldu. Cumhurbaşkanı “ABD böyle bir yola girerse tanımayacağımızı açıklayacağız. Hemen İslam İşbirliği Teşkilatı’nı olağan üstü toplantıya çağıracağız ve ardından konuyu Birleşmiş Milletlere taşıyacağız. Hemen görüşmelere başlayalım” dedi.
ZİRVENİN OLDUĞU GÜN ABD İLE GÖRÜŞME
İslam İşbirliği Teşkilatı’nın olağanüstü toplantısının olduğu gün, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın ile McMaster‘in telefon görüşmesi gerçekleşti. Aslında Kalın, McMaster ‘in “Türkiye ve Katar radikal ideolojilerin yeni sponsörleri" açıklamasının ardından, Türkiye’nin tepkisi için haber göndermişti. Bu haber üzerine McMaster görüşmek istedi ve önce zirveyi sordu. Kalın “Ne bekliyordunuz, çok güçlü bir karar çıktı, Kudüs herkesi birleştirdi. Herkes aynı masada oturdu, aynı bildiriye imza attı” dedi. Deklarasyonun yayınlandığını belirten İbrahim Kalın görüşmede “Kararınızı reddediyoruz, Birleşmiş Milletler sürecini de başlatacağız" diye konuştu.
ANKARA, ABD’NİN BMGK VETOSUNA HAZIRDI
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi oylaması öncesi tablo ortaya çıkmıştı. Ankara 14’e 1 çıkacağını öngörmüştü. Bunun iyi bir netice olduğu, ABD’nin yalnız kalacağı değerlendirmesi yapıldı. Yani Ankara Birleşmiş Milletler Genel Kurulu için gereken zeminin oluştuğunu düşündü. Hemen ardından da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatı ile süreç başlatıldı.
S.ARABİSTAN’IN GERÇEKTE TAVRI
Trump’ın karardan önce Ürdün ve Suudi Arabistan’ı aradığı biliniyordu. Suudi Arabistan‘ın o görüşme sonrası yaptığı açıklamada ve Türkiye’ye gelen bilgide Kral’ın Trump’a “Kudüs kararının yanlış olacağını” ifade ettiği yer alıyordu. Süreçte Suudi Arabistan Kralı ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da görüşmesi oldu. Kral, Cumhurbaşkanına “Bu konuda esneklik yapmamız mümkün değil" dedi.
BM KARARI ANKARA’DA NASIL İZLENDİ?
BM’de oylamanın olacağı gün Ankara’ya, Amerikalıların tek tek ülkeleri arayıp, tehdit ettiği haberi geldi. Bunun öncesinde Ankara’nın beklentisi 140 -150 ülkenin tasarıya evet demeseydi. Bu haberden sonra bir düşüş olabileceği değerlendirildi. Oylama günü Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Feridun Sinirlioğlu ile Cumhurbaşkanlığı yetkilileri sürekli telefonda görüşüyordu. Çavuşoğlu ve Sinirlioğlu “Şu andaki hava üçte iki çoğunluğu alıyoruz” dediler.
İSRAİL İLE TEMAS VAR MI?
Yetkililerin İsrail ile şu anda temas olmadığını yakın bir tarihte olmasının beklenmediğini belirtiyorlar. ABD ile Dışişleri Bakanı ya da Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü seviyesinde temas olması bekleniyor.
PAPA İLE NASIL GÖRÜŞTÜ, PUTİN NE DEDİ?
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, süreçte Cumhurbaşkanı’nın Papa ile görüşmesini önerdi. Cumhurbaşkanı, Papa ile görüşme kararı vererek, “hemen bağlanmasını” istedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan Yunanistan’da iken, Yunan Cumhurbaşkanı’nın onuruna vereceği yemekten hemen önce telefon görüşmesi gerçekleşti. Erdoğan karara Türkiye’nin tepkisini iletti, Papa da kararın yanlış olduğunu düşündüklerini belirtti. Cumhurbaşkanı Papa’yı İslam İşbirliği Teşkilatı’nın olağanüstü zirvesine İstanbul’a davet etti. Papa “yoğun programı sebebiyle katılamayacağını ancak açıklamaları ile destek vereceğini" söyledi.
İslam İşbirliği Teşkilatı’nın olağanüstü toplantısına Ankara’nın beklentisinin üzerinde katılım oldu.
Süreçte, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Putin bir kez yüz yüze bir kez de telefonda görüştü. Putin, İslam İşbirliği Teşkilatı’nın olağanüstü toplantısı için “Bu konu çok önemli, normalde büyükelçi gönderiyoruz ama bu kez bakan yardımcısı göndereceğiz” dedi.
ANKARA’NIN YOL HARİTASI NEDİR?
Üst düzey yetkili, Ankara’nın Kudüs yol haritasıyla ilgili olarak çarpıcı bilgiler aktardı. Buna göre;
- Birinci hedef Filistin devletini tanıyan devletleri artırmak,
- Doğu Kudüs’ü Filistin’in başkenti olarak tanıyanların sayısını artırmak,
- Haremi Şerif’in statüsünün korunması çabalarını yoğunlaştırmak,
- Zirvede alınan kararlarda Kudüs ve Kudüslülerin ekonomik açıdan güçlenmesi ve desteklenmesi. İslam Kalkınma Bankası’nın bir takım fonları var, bunların Kudüs’e yoğunlaştırılması hedefleniyor. Yanı sıra ekonomik destek artırılacak. Ürdün ile bu konuda yakın çalışılacak,
- Yeni barış planı konusunda ise, Ankara istişarelerini sürdürüyor. Filistin zaten ABD’nin arabuluculuğunu kabul etmiyor. Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, Arap Ligi ve ABD bu konunun içinde. Ancak bu dörtlü bir çözüm üretemiyor. Şimdi Ankara’nın değerlendirdiği İslam İşbirliği ve Avrupa Birliği üzerinden nelerin yapılabileceği konusu. AB biraz daha inisiyatif alabilir mi, BM insiyatif alabilir mi sorularının yanıtları aranıyor.
Ancak, Ankara’da bu işin Amerikasız da olmayacağı gerçeği, Amerika’nın İsrail üzerinde baskı kurabilecek tek ülke olduğu saptamasından yola çıkılarak yapılıyor. Diğer yandan Trump yönetiminin kendini barış sürecinde zora soktuğu tespiti yapılıyor.
Bu noktada Ankara ABD’nin yapabileceği önemli adımın, Doğu Kudüs’ü Filistin’in başkenti olarak ilan etmesi olduğunu değerlendiriyor. Bu, ABD açısından doğru ve önemli bir adım olur tespiti yapılıyor. Ankara, iki devletli çözüm, nihai sonuca bağlanmadan ABD’nin büyükelçiliğini Kudüs’e taşımasını kabul etmeyecek.
Yorum Yazın