Bakan Çavuşoğlu, “Irak Başbakanı İbadi ile görüştük. Sincar’da ve Kandil’de PKK’ya yönelik ortak operasyon yapma konusunda hemfikiriz. Sırası gelince yapacağız” dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlût Çavuşoğlu, TGRT Haber’de yayınlanan Günde Özel programında İhlas Medya Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar’ın başta Zeytin Dalı Harekâtı olmak üzere gündemdeki konularla ilgili sorularını cevaplandırdı. Çavuşoğlu özetle şunları söyledi:
“Türkiye’deki Kürtlerin de, Kuzey Irak’ta Kürtlerin de birinci düşmanı PKK. PKK orada da araziye girmek istiyor. Talaba’nin partisi ile Süleymaniye’de ve Kerkük’te bazı iş birlikleri yaptılar. Kuzey Irak’tan Suriye’nin kuzeyine, PKK ve YPG arasında geçişkenlik var. Bağdat ziyaretimizde Irak Başbakanı İbadi de bunu kabul etti. Şimdi İbadi o sınır bölgesinin tedbirini alacak. Çünkü burada PKK/YPG ciddi bir tehdit. Çünkü Irak’ın içinde bulunduğu durumdan faydalanarak Sincar’a yerleşti. İbadi, ‘O sınırı kapatmak için gerekli tedbirleri alıyorum’ dedi. Sincar’da ve Kandil’de PKK’ya operasyon yapma konusunda hemfikiriz. Bunu da zamanı geldiği zaman başlatacağız.
HİÇBİR SİVİL ÖLMEDİ
Zeytin Dalı Harekâtı planlandığı gibi ilerliyor. Bu operasyonu başlatırken her boyutuyla hazırlıklarımız yaptık. İnsani boyutunu da ihmal etmedik. Siviller konusunda çadırlar kuruyoruz. AFAD, Kızılay bölgede, insani yardımlarımızı ulaştırıyoruz. Bugüne kadar kuruduğumuz çadırlarda yaklaşık 6-7 bin kişinin barınabileceği bir kapasiteye ulaştık. Diplomasi ve hukuki boyutunu da hiç ihmal etmedik. Uluslararası hukuka uygun bir şekilde operasyonu yürütüyoruz. Şu ana kadar operasyon da hiçbir sivil hayatını kaybetmedi. Bu, bize siviller konusunda hatırlatmalar yapmaya çalışan ülkelere de bir derstir.
ABD İLE GÜVEN BUNALIMI VAR
Bir yerde bir terör örgütü varsa hiç kimse güvende değildir. Teröristler ya silah bırakır ya da yok edilir; başka çaresi yok. Münbiç’te de YPG-PYD var. ABD söz vermesine rağmen bu güne kadar oradan çekilmedi. Verdiği sözleri tutmadı. Ondan sonra biz, ‘Türkiye’nin size güveni kalmadığı’ dediğimiz zaman ‘niye güvenmiyorsunuz, biz müttefikiz’ diyorlar. Kâğıt üzerinde müttefik olabiliriz doğru, NATO üyesiyiz doğru, ama uygulamada da müttefik olduğumuzu kanıtlamanız gerekiyor. Burada bir güven bunalımı var. O nedenle bizim şimdi terör örgütü nerede varsa nerede bize tehdit oluşturursa Münbiç dâhil biz bu tehdidi ortadan kaldırmazsak milletimiz nasıl kendisini güvende hissedecek. O yüzden Cumhurbaşkanımız dediği gibi; kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz.
ABD bizim endişelerimiz anlamalı. Burada sorunun kaynaklarından bir tanesi ABD’nin PYD/YPG ile iş birliği yapması. PKK ile PYD’nin aynı terör örgüt olduğunu ABD kendisi kabul ediyor. Dolayısıyla bile bile bu terör örgütü ile işbirliği yapıyorsunuz ve bu bize tehdit oluşturuyor. ABD bizin bu endişemizi anlayıp gereğini yapması gerekiyor. Müttefiksek ABD bunu yapmalı. ABD bu tehdidi ortadan kaldırmasa, biz bu tehdidi ortadan kaldırmak zorundayız.
CIA BİZDEN ÖZÜR DİLEDİ
Türkiye’yi sevmeyenler, ‘Türkiye DEAŞ’a destek veriyor’ diyorlardı. Bir tane belge, yok. Daha önceki ABD Dışişleri Bakanı John Kerry bana ‘Türkiye DEAŞ’tan petrol alıyor’ dedi. ‘Emin misin’ dedim, ‘eminim’ dedi. ’Ben de bu işin peşini bırakmam, bana belgeleri vereceksin’ dedim. ‘Tamam, veririm’ dedi. Bir sonraki toplantıda bir daha hatırlattım ‘vereceğim’ dedi. En son dedim ki, ‘delil veremediğini açıklayacağım’. Sonra bize bir belge gönderdiler, CIA’den bir belge. İstihbarattan arkadaşlarımıza verdik, araştırdılar ve Kilis Belediyesinin Asfalt Şantiyesi çıktı. Bunun yazısını raporunu gönderdik. CIA yazılı şekilde bizden özür diledi.
RUSYA İLE İLİŞKİLERİMİZ İYİ
Rusya ile bir sıkıntımız yok. Astana, Soçi, Cenevre’ye bağlandı ama Astana süreci devam edecek. Bir sonraki Astana toplantısının Ruslar bakanlar düzeyinde olmasını önerdi. Biz de olabilir dedik. Detaylarını arkadaşlarımız görüşecekler. Mart ayının ikinci haftasında Astana toplantısı olacak. Diğer taraftan sahada var olan aktörlerle bu operasyon zamanında temaslarımızı daha da sıkılaştırdık ki, bir kaza, yanlış anlaşılma olmasın.
ESAD’LA TEMASIMIZ YOK
Esad’la diplomatik temasımız yok. Diğer taraftan Suriye’nin sınır bütünlüğünü herkesten daha fazla destekliyoruz. Sanırım rejim de, muhalefet de bunun farkında. Katıldığımız tüm toplantıların sonuç bildirgelerinde bu var. YPG konusunda da farklı düşünmüyoruz. YPG sadece Türkiye’ye değil, Suriye’ye tehdit. Burada ilişkimiz yok diye belli konuda da zıt düşünecek değiliz.
Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel’in çabalarını takdir ediyoruz. Gabriel, PKK ve YPG arasında fark olmadığını açıkça ifade etti. Ancak Almanya’da PKK’nın terör listesinden çıkması için çaba sarf eden siyasetçiler var.”
Yorum Yazın