Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) darbelere karşı takındığı tavır emekli amirallerin çirkin bildirisi ile bir kez daha hatırlandı. Cumhuriyet tarihi boyunca CHP birçok kez darbecilere alkış tuttu.
Geçmişten günümüze darbecilerle arayı iyi tutan CHP'nin demokrasi söylemleri hiç de inandırıcı gelmiyor.
1960 darbesine ön ayak oldular
1960 darbesinde sadece CHP ve yöneticileri değil aynı zamanda CHP çizgisindeki Ulus, Yeni Ulus, Akis ve Halkçı Gazete özellikle Başbakan Menderes’i itibarsızlaştırmaya ve askeri kışkırtmaya kalktı. Yıllar sonra darbeci Orhan Erkanlı ‘biz darbeyi Akis dergisi ve Ulus gazetesi okuyarak yaptık’ demesi de bir itiraf niteliğinde.
27 Nisan e- muhtırası
27 Nisan 2007 tarihinde saatler 23:17’yi gösterdiğinde Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) resmi web sitesinin Basın Açıklamaları ve Duyurular kısmında sonradan “e-muhtıra” olarak nitelendirilecek olan bildiri yayınlandı.
Muhtırada laiklik hassasiyetinden bahseden TSK, Kutlu Doğum faaliyetleri sırasında ortaya çıkan başörtülü kızların görüntülerinden ve ilahi okumalarından rahatsızlıklarını dile getirdi. Bu kutlamaların 23 Nisan ile aynı döneme denk gelmesini “(devletin) temel değerlerini aşındırmak için bitmez tükenmez bir çaba içinde olan bir kısım çevrelerin” hususi gayretlerine bağlayan Genelkurmay, “dini duyguların istismar edildiği” tespitini de yaptı. Buna dayanak olarak gösterilen haberlerinin içerisinde tekzip edilenlerin olması TSK’nın asıl maksadını da ortaya koyuyordu. Gelişmelerin buradan cumhurbaşkanlığı seçimine ve “sözde değil özde rejime bağlılık” ilkesine bağlanmasıyla bildiri; hükümetin içişlerine tamamıyla karışarak muhtıra hüviyetine bürünmekteydi. Bildiride ayrıca seçimlerin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvuran ana muhalefet partisine de örtülü bir destek sunulmuş oldu. Laikliğin tartışılmasından endişe duyulduğunun ifadesiyle devam eden e-muhtıra “Özetle, Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Atatürk’ün, “Ne mutlu Türküm diyene!” anlayışına karşı çıkan herkes Türkiye Cumhuriyeti’nin düşmanıdır ve öyle kalacaktır.” düşmanlaştırmasıyla bitiyor ve TSK’nın müdahalelerine devam edeceği “kesin inancıyla” noktalanıyordu.
CHP muhtırayı alkışladı
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, " Genelkurmay’ın tesbitleri bizim tesbitlerimizden farklı değildir. Altına imzamızı atarız. ‘Ne mutlu Türküm diyene’ sözünü kimse küçümseyemez ve bunu küçümseyenleri devletin düşmanı sayarız. Türkiye’yi Atatürk düşmanlarına teslim etmeyeceğiz." dedi.
Prof. Dr. Nur Serter’in muhtıradan bir gün sonra Çağlayan’daki Cumhuriyet Mitingi’nde yaptığı konuşmadan, "Genelkurmay Başkanı’na memur diyen bir zihniyete karşı Türk Silahlı Kuvvetleri’nin önünde, şanlı ordumuzun önünde saygıyla eğiliyoruz. Türk ordusu çok yaşa. Türk ordusu, 27 Nisan’da bizim sesimizi duymuş, bizim sesimize sahip çıkmış, demokrasiye sahip çıkmıştır. 27 Nisan’da Türkiye Cumhuriyeti’nin gerçek iradesine sahip çıkmıştır.” dedi.
15 Temmuz'da televizyonun karşısına geçen Kılıçdaroğlu "tiyatro" dedi
15 Temmuz'da hain FETÖ'cülere karşı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve halkımız mücadele ederken CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul'da televizyon karşısında oturup gelişmeleri izledi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, 15 Temmuz darbe girişimini "kontrollü darbe" ve "tiyatro" diyerek itibarsızlaştırmaya çalışırken Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin 15 Temmuz'un failleri ile mücadele etmek için aldığı 20 Temmuz'daki olağanüstü hal kararını "sivil darbe" olarak adlandırdı.
Eski amirallerin skandal bildirisini görmezden geldi
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, gece yarısı 104 amiralin imzasıyla yayınlanan rezil bildiriye ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Bu sahte gündemler tutmaz. Halkımızın tek gerçek gündemi sofrasıdır. Büyük ve ünlü ekonomist Recep Tayyip Erdoğan yarattığın ekonomik yıkım ile seni yüzleştireceğim. Geleceğini kararttığın gençlerimizin hikayelerini buradan paylaşacağım" dedi.
"Ben bir darbe tetikçiliği görmedim"
CHP Sözcüsü Faik Öztrak ise soruşturmaya ve bildiriye gelen tepkilere ilişkin açıklamalarda bulundu.
İşte Öztrak'ın o açıklamaları:
Türkiye'de düşüncesini açıklayan herkese darbeci damgası vurursanız o zaman nerede kaldı demokrasi, nerede kaldı düşünce özgürlüğü?
Türkiye'nin gündeminin bu olmaması lazım. Hem ekonomik olarak hem de pandemi açısından çok kötü günlerden geçiyoruz. AK Partinin bunun üstünü örtmek için buradan darbe çıkartmasını anlayamıyorum. İnsanlar Montrö'yle ilgili fikirlerini açıklamışlar. Baktığınız zaman o metnin içinde ben bir darbe tetikçiliği görmedim.
20 Temmuz sivil darbecileri her yerden kendilerine karşı bir darbe teşebbüsü, darbe senaryosu çıkartıp millete karşı mağdura yatmaya çalışıyorlar. Milleti o kadar mağdur ettiler ki artık ne kadar mağdura yatsalar kurtaramazlar.
Kaynak:yeni akit
Yorum Yazın