Sevelim sevilelim edebiyatıyla İBB Başkanlığı seçimlerini kazanan CHP’li Ekrem İmamoğlu, her şeyi yapıyormuş gibi görünüp hiçbir şeyi yapmamaya devam ediyor. Seçim döneminde 75 bin üniversite öğrencisine her ay 400 lira burs vereceğini duyuran İmamoğlu, önce kişi sayısını 30 bine, ardından da burs miktarını 266 liraya düşürdü.
CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, yeni bir skandala daha imza attı.
Hiçbir projesi olmadığı halde, sevelim sevilelim edebiyatıyla halkı kandırmayı başaran ve terör örgütü PKK’nın siyasi kanadı HDP’nin desteğiyle İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığı seçimlerini kazanan CHP’li Ekrem İmamoğlu, her şeyi yapıyormuş gibi görünüp hiçbir şeyi yapmamaya devam ediyor. Avrupa ülkelerini dolaşıp kişisel reklamını yapmaktan, tatil beldelerinde kızgın güneşin tadını çıkarmaktan ve parti içi güç yarışından fırsat bulup İstanbul’un sorunlarıyla ilgilenmeye fırsat bulamayan İmamoğlu, ucuz algı operasyonlarıyla toplum mühendisliği yapıyor.
Yarı yarıya düşürdü
Seçim döneminde 75 bin üniversite öğrencisine her ay 400 lira burs vereceğini duyuran İmamoğlu, sözünün üstüne yatmak için ilginç bir yola başvurdu. Önce burs vereceği kişi sayısını 75 binden 30 bine düşüren İmamoğlu, aylık burs miktarını da 400 liradan 266 liraya kadar düşürdü. Trajikomik burs faciası ise, “İBB Genç Üniversiteli Eğitim Yardımı” adı altında yayımlanan bültendeki şartnamelerde gözler önüne serildi.
Vermek için değil vermemek için şart
Burs vermemek için olağanüstü bir titizlikle hazırlandığı belli olan maddeler, ‘yok artık’ dedirtti. Burs başvurusunda bulunacak öğrencilerin, KYK’dan burs almamış olmalarını şart koşan İBB, bu maddeyle birçok öğrencinin önünü kesmiş oldu. Zira AK Parti hükümetleri döneminde KYK burslarını miktarları artırılırken ayrım yapılmadan her öğrenciye tahsis edildi.
Özel kurumlardan burs almamayı da başvuru şartları arasında gösteren CHP’li bürokratlar, böylece yüzbinlerce öğrenciyi kafadan eledi. İstanbul gibi metropol bir kentte birçok öğrencinin özel kurumlardan burs alacağını hesap eden İBB yönetimi, bu maddeyle de kendi sağlama almış oldu.
Burs değil fişleme
25 yaşından büyük öğrencilere burs vermeyeceğini açıklayan İmamoğlu, ‘İstanbul’u eşitlemeye geliyoruz’ sözünün yalan olduğunu da bizzat kendi eliyle itiraf etti. Üniversitelerin son sınıfında okuyan öğrencilere de burs vermeyeceğini açıklayan İmamoğlu, ön lisans öğrencilerini de başvuru şartları dışında tuttu. Değişim programlarında okuyan öğrencilerin de burs başvurularını kabul etmeyen İmamoğlu, 28 Şubat sürecinden kalma alışkanlarını da terk etmedi. “Gelir durumu açısından maddi desteğe ihtiyacı olmak” maddesine şerh düşen İmamoğlu, gerektiğinde öğrencinin ailesinin evine gözlemci gönderilebileceğini de belirtti. Bu maddeyle de burs vereceği öğrencinin ideolojik aidiyetini öğrenebileceği gibi modern bir fişleme metodu da geliştirdi.
Yorum Yazın