Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in laf arasına sıkıştırdığı "Fatih Altaylı'nın kod adı 'siyah'tır" cümlesi, 28 Şubat fanatiğinin gizemli geçmişini yeniden hatırlattı.
Habertürk yazarı Fatih Altaylı'nın MİT mensubu olduğuna ilişkin bir mesaj da Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'ten geldi. Ulusal Kanal'da yayınlanan programda Fransa'daki seçimler ve Amerikan işgallerini konuşurken Türk medyasının tavrını eleştiren Perinçek, cümle arasında "Fatih Altaylı zaten... Belli bir insandır o... O ayrı bir mesele. Onun kod adı 'siyah'tır. Onlar ayrı mesele" ifadelerini kullandı.
Perinçek'in bu sözleri MİT eski Kontrterör Daire Başkanı Mehmet Eymür'ün ifşaatını akıllara getirdi. İslamî sembollere yönelik cadı avının hüküm sürdüğü 28 Şubat süreci devam ederken Mehmet Eymür, Atin.org adlı bir site kurmuş ve burada yakın tarihin karanlık noktalarına ilişkin çarpıcı analizler yayınlamıştı.
Emekli MİT yöneticisi Eymür, o dönem Hürriyet gazetesinde yazan Fatih Altaylı'nın MİT mensubu olduğunu açıklamış ancak bunu ifşa etmesindeki temel sebebi, Altaylı'nın Türk basını içerisindeki görevini 'para ve çıkar için yapması' olarak göstermişti.
ONU HAVALİMANINDAN ALDIRMIŞTIM
Mehmet Eymür
Mehmet Eymür, 2000 yılındaki bir yazısında şu ifadeleri kullanmıştı: "Altaylı, görevli olduğum yıllarda MİT İstanbul Bölge Başkanlığı'nın numaralı ajanıydı. Teşkilâta yanaşması, bazı terör örgütleri ile özel ilişkilerini belirtmesi suretiyle olmuş. Hani her şeyi yapabileceğini, her imkâna sahip olduğunu söyleyen, hayali geniş, atıcı tipler var ya, bu da onlardan biri. Ancak bu konuda kaydadeğer hiçbir faydası olmadı (hangi konularda faydası olduğu zaten ortada). Zaman zaman Ankara'ya, karargâha, daha üst seviyede bilgi vermeye ve hareket tarzı için tâlimat almaya geliyordu. Bu gelişlerinin birinde ben araba yollayıp havaalanından aldırmıştım."
Hürriyet gazetesi Ertuğrul Özkök yönetimindeyken sıkı bir 28 Şubat fanatiği olarak Aydın Doğan medyasında etkin pozisyonlar üstlenen Fatih Altaylı, Mehmet Eymür'e göre 'kendisine verilen görevleri yapmak için hayli büyük miktarda paralar alıyordu.'
DAHA ÖNCE HALUK ŞAHİN DİKKAT ÇEKMİŞTİ
Haluk Şahin
Fatih Altaylı'nın ajan kimliğine ilk işaret eden isim gazeteci Haluk Şahin olmuştu. Dönemin Kanal D yöneticisi ve Radikal gazetesi yazarı Şahin, 28 Mart 1999 tarihli 'Kiralık Kalem' adlı yazısında ajan gazetecilere işaret etmiş ve şu ifadeleri kullanmıştı:
"Kiralık kalemlere dünyanın hemen her basınında rastlıyoruz. Bunların bir kısmı o kadar günahkar sayılmazlar. Yeteneksizlerin yerine yazıp, adlarını gizliyorlar. Para karşılığında tabii. Bir kısmı ise mesleğin gırtlağına yapışmış zehirli yılandan beterler: Bunlar gizli servis ya da odaklardan aldıkları para karşılığı, talimatla yazı yazıyor, gazeteciliğin en kutsal erdemi olan bağımsızlığı satıyorlar.
Kalem kiralıksa, her çeşit müşteriye tav olabilir. Bu yazıyı yazmama neden olan kiralık kalem, insan olarak hiç önemli değil. Cehaletle cüretin buluştuğu kompleksli biri o kadar."
GÖREV KARŞILIĞI ZARF İÇİNDE PARA ALIYORDU
Fatih Altaylı
Dönemin Kanal D Haber Genel Yayın Yönetmeni Tuncay Özkan ise Haluk Şahin'in bahsettiği kişinin kod adının 'siyah' olduğunu yazmış ve zaman zaman gizli servis binasına giderek zarf içinde para aldığını açıklamıştı.
Mehmet Eymür'ün "O kişi Fatih Altaylı" diyerek sis perdesini araladığı olayda aslında Tuncay Özkan'ın tavrı dikkat çekiciydi. Çünkü iddiaya göre Özkan da MİT'e çalışıyordu.
Uzun yıllar Sabah gazetesini yöneten ve şu an FETÖ firarisi olarak yurtdışında bulunan Ergun Babahan, örgütün propaganda aracı Taraf gazetesinde Neşe Düzel'e verdiği röportajda Fatih Altaylı ile Tuncay Özkan hakkında ilginç bir detay vermişti.
MEĞER TUNCAY ÖZKAN DA GÖREVLİYMİŞ
Tuncay Özkan
Düzel'in "Ajan gazeteciler ne yaparlar?" sorusuna Babahan, "Karakter suikastı yaparlar. İstihbarat kurumları, onlara 'şu adamı yıpratın' der ve onlar da yıpratırlar. Suçlayıcı ve çarpıtma haberleri ve yazılarıyla yıpratırlar. Biz Sabah grubunda ajan gazeteci var mıydı, varsa bunlar kimlerdi, bilmiyorduk. Bir tek Ünal İnanç'ı biliyorduk. O da Ankara büroda alt kademede biriydi. Ama Hürriyet Grubu'nda Fatih Altaylı'nın, Tuncay Özkan'ın MİT'le ilişkileri biliniyordu. Biz de öyle bilinen gazeteci yoktu" diye cevap vermişti.
Mehmet Eymür'ün ajan gazetecileri açıkladığından bahseden Babahan, sonrasında şunu söylemişti: "Zaten geçen gün bir gazeteci arkadaşımız anlattı. 28 Şubat'tan sonra gazeteciler Mesut Yılmaz'la yemekteler. Fatih Altaylı ile Tuncay Özkan, Yılmaz'ın önünde, 'MİT'te kim maaşlı, kim gönüllü çalışıyordu' tartışması bile yapmışlar birbirleriyle. Yani kendileri anlatıyorlar bunu. Güya biri paralı çalışıyormuş, biri de gönüllü. Kendi aralarında bu konuda atışıyorlar. 'Sen MİT'ten para alıyorsun, yok ben almıyorum, sen alıyorsun' diye kendi aralarında tartışmışlar."
Kaynak:trhber
Yorum Yazın