Mehtap Yılmaz'ın köşe yazısı
Bir de “korkuyoruz” diyorlar.
AK Parti iktidarı döneminde “yaşam biçimleri” konusunda güvende hissetmediklerini söylüyorlar. Muhafazakâr kesim tarafından domine edildiklerini iddia ediyorlar.
Oysa ta 2002’den beri iktidarda olan AK Parti sürecinde bile sürekli olarak kendi tercihlerini muhafazakâr kitleye dayatan ta kendileri…
İçişleri Bakanlığı, yayınladığı bir genelge ile artık Jandarma’da okunan “yemek duasının”, “Tanrımıza hamdolsun” kısmında, “Allah’ımıza hamdolsun” şeklinde bir değişiklik yapılmış!
CNN Türk durur mu? Üzerine afur küfür bir yorum yapıştırmış tabii…
“Yemeklerden önce edilen kutsal duanın sözleri değiştirildi. Tanrımıza hamdolsun artık Allah’ımıza hamdolsun oldu. Tartışılacak çünkü ordumuzda sadece Müslümanlar görev yapmıyor. Hatırlatalım…” demiş…
Koskoca İçişleri Bakanlığı, ülkedeki “bağnaz laik” kesimden onay almayan “Allah’a hamdolsun” diyemeyecek demek ki! Milletin iradesiyle iktidara gelmiş olan AK Parti, “siyaseten nakavt olmuş” bir zihniyetin tasallutundan korktuğu için “yemek duasında” Allah diyemeyecek!
Ahu Özyurt, “Orduda sadece Müslümanlar görev yapmıyor” diyor çünkü!
Aba altından sopa gösterir gibi “tartışılır ha!” diyor…
E gel de kızma şimdi!
Cumhuriyet kurulduğundan beri orduda sadece gayrimüslimler mi görev yapıyordu ki yemek duasında “Tanrı’mıza hamdolsun” dedirttiniz askere? Yıllar boyu askere oruç tutturmadınız, namaz kıldırtmadınız, eşlerine başörtü taktırmadınız… Başörtülü anaları, ordu mensubu oğullarının yanına yaklaştırmadınız… “Allah” diyeni “Ya Allah” ordudan attınız!
Kendi yaşam tarzınızı ölümüne dayattınız! Bakın, askerin bir “Allah” demesine bile nasıl da yasakçı, nasıl da Orta Çağ karanlığından kalma bir tahammülsüzlükle bakmaktasınız!
Hem ordu peygamber ocağı değil mi? Eeee? O halde şu vakte kadar orduda “Allah’a Allah” dedirtmemeniz ayıp değil mi? Bu çağda “öteki” olana karşı bu tahammülsüzlük “insanlık dışı” değil mi?
Hani AK Parti iktidarı sürecinde yaşam tarzınıza müdahale edilmesinden çekiniyorsunuz ya, o yüzden söylüyorum!
CNN’den gelen bu yersiz tepki, orduda görev yapan Müslümanların yaşam haklarına müdahale değil mi?
Bal gibi de müdahale işte! Bal gibi de istibdat!
2002’den bu yana iktidar olan AK Parti, 2017’de ordusuna “yemek duasında Allah” deme özgürlüğü getiremeyecek!
Neymiş? Üç-beş dar görüşlü laikçi “tartışacakmış!”
Burada “hooop kardeşim” derler insana…
Zorunuza gitsin veya gitmesin…
Çatlasanız da patlasanız da bu milletin seçtiği Başkomutan Recep Tayyip Erdoğan! Bu milletin iktidara getirdiği parti AK Parti!
Başkomutan Allah’a hamdolsun diyorsa, askeri de diyebilmeli! Herkes yerini de haddini de bilmeli!
Haber spikerlerinin “TSK’ya ayar verdiği” eski günler geçti… Genelkurmay Başkanları’nın medya patronları tarafından hizaya getirildiği günler… Amiral Gemisi’nin orduyu darbeye kışkırttığı günler… Medya patronlarının, pijamayla Başbakan karşıladığı günler geçti…
Allah’a hamdolsun, kulağı bu milletin sinesine yaslı Milli bir liderimiz var şimdi!
*
Korkuyorum… Güvende hissetmiyorum! Tedirginim… Laikçi kesimin, AK parti iktidarı döneminde dahi “yaşam tarzlarımıza” müdahale etmeleri benim huzurumu kaçırıyor!
Özgür hissetmiyorum… Sürekli olarak laikçi kesimin “dayatmacı”, küstah, müdahaleci bir üslupla yaşam tarzıma saldırıyor çünkü!
Yaşam tarzım, duamda Allah deme özgürlüğüm bile bana reva görülmüyor!
İnsanların dua etme özgürlüğünün bile “laikçi faşistler tarafından ellerinden alındığı, vahşi bir “ötekileştirmenin” muhatabı olduğumuzu hissediyorum!
2019’a kararlılıkla yürüyen iktidar partisi ve Başkomutanımızın, inanan kesimin baskı altında hisseden, “duasında Allah” deme özgürlüğüne bile müdahale edilen milletine sahip çıkmasını istiyorum!
Zira çocuklarımın da bizim 28 Şubat’ta yaşadığımız baskı sürecine benzer bir hayat yaşama ihtimallerinden korkuyorum!
Allah bu milleti bir daha bu baskıcı, bu ötekileştirici, bu zalim zihniyetle imtihan etmesin!
Yorum Yazın