Türkiye'nin Libya’da meşru Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne verdiği askeri desteğin ardından Libya'da savaşın dengesi değişti. Türk Askerinin Libya’ya ayak basması ile darbeci General Hafter ve destekçisi ülkelerin Libya üzerinde kurdukları tüm hain planları alt üst oldu. Libya konusunun özellikle Türkiye, ABD ve Rusya arasında bir konu haline gelmesi ile dışarıda kalan Mısır'daki darbeci Sisi yönetimi Türkiye’nin varlığından oldukça rahatsız oluyor. Dönem dönem Türkiye’ye sert mesajlar ve tehditler savuran darbeci Sisi son zamanlarda Türk Askerinin UMH ordusunun Sirte ve Cufra'ya yapacağı operasyonlara destek vermesi ile çıldırmış durumdadır. Sirte ve Cufra'yı kırmızı çizgi ilan eden Mısır yönetimi uluslararası hukuk kurallarını çiğnercesine darbeci Hafter ile birlikte Libya'ya askeri bir müdahalede bulunacağını söylemektedir. Peki Sisi yönetiminin hukuk tanımaz bu söylemleri ve tehditlerinin gerçekleşebilirliği mümkün mü? Ya da Türkiye'nin askeri varlığıyla Libya'da dengeler değişirken, Mısır'ın yaptığı askeri müdahale çıkışı sonrası iki ülke Libya cephesinde karşı karşıya gelirler mi ? Birincisi; Libya'da demokratik yollarla seçilen meşru UMH’nin olduğu bir realiteden yola çıkıldığında Mısır ordusunun Libya’ya askeri müdahalesi uluslararası hukukun ihlali anlamına gelir ve böyle bir durumda başta ABD ve diğer aktör devletler Mısır’a gerekli olan müdahaleyi yapar ve uluslar arası hukuk çerçevesinde gerekli cevap verilir. İkinci sorunun gerçekleştiğini varsayarsak yani Mısır’ın uluslararası hukuku ihlal etme olasılığı durumunda Libya'da Türk ve Mısır ordularının karşı karşıya gelmesine ihtimal vermiyorum. Mısır'ın Libya'da doğrudan bir savaşa girmesini son derece düşük bir olasılık olarak görüyorum çünkü Sisi'nin kırmızı çizgi açıklaması siyasi bir mesaj nitelikli olduğunu düşünüyorum. Mısır asla Türkiye ile cephede karşı karşıya gelecek bir pozisyonda olamaz çünkü darbeci Sisi yönetiminin Türkiye konusunda kendi aralarında ayrık düşünceleri var. Ayrıca Mısır Arap Baharı ile başlayan kargaşa ve karışıklığın enkazından halen kurtulamamış, ekonomik dengeleri sürekli değişkenlik gösteren bir ülke haline dönüşmüş, bununla birlikte sürekli borçlanarak askeri silah, araç ve teçhizat alımları yapmaktadır. Bu yatırımlar ekonomisini çökme noktasına getirmiştir. Bu sıkıntılara birde Mısır’ın Etiyopya ile yaşadığı sorunlar (Etiyopya'nın, Nil Nehri'nin iki kolundan Mavi Nil'in yatağını değiştirerek Hedasi Barajı'nın inşasına başlamasıyla bölge ülkeleri arasında nehir sularının kullanımı konusunda anlaşmazlık çıkmıştı.) eklenince işler çıkmaz bir sokağa girmektedir. Bu gerçeklikler doğrultusunda meseleye bakıldığında Mısır’ın Türkiye ile karşı karşıya gelmesi pek mümkün gözükmüyor.
Dr. İmbat MUĞLU
Yorum Yazın