Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 15 Temmuz hain FETÖ darbesi sonrası üniformalı teröristlerden arınması ile başlayan yeniden yapılaşması ve kadrolaşması süreci çok kısa bir sürede gerçekleşmiş ve Şanlı Ordumuz kanlı darbeden çok kısa bir süre sonra sınır ötesinde Suriye topraklarında DEAŞ/PKK/YPG/PYD terör örgütlerine karşı 24 Ağustos 2016 tarihinde Fırat Kalkanı harekatını başlatmıştır.Sınır ötesinde bu faaliyetler devam ederken TSK ülkenin ve milletin güvenliğini sağlamak amacıyla yurt içerisinde de PKK/KCK ve DEAŞ başta olmak üzere tüm terör örgütlerine karşı mücadelesini kararlılıkla sürdürerek büyük başarılara imza attı. TSK yaklaşık 40 yıldan beri bebek,çocuk,kadın,yaşlı,erkek demeden 40 binden fazla masum insanın kanını akıtan bebek katili PKK terör örgütü ile mücadelede yeni yol ve yöntemler kullanarak terör örgütlerine göz açtırmıyor. Milli İstihbarat Teşkilatı ile koordineli çalışan TSK 'anlık istihbarata' dayalı harekatlarla terör örgütünün sözde elebaşılarının bir çoğunu hem Irak'ın kuzeyinde hem de yurt içinde tek tek etkisiz hale getirdi. Örgüt elebaşlarının Kandil,Sincar, Hakurk, Haftanin ‘de kullandığı karargahların bir çoğu bu yöntemlerle milli ve yerli İHA/SİHA’larla yerle bir edildi. Koordinasyon içinde bölgeden sağlanan hızlı ve doğru istihbaratlar kapsamında terör örgütünün aranan listelerde baş sırada yer alan sözde elebaşıları ile örgütün önemli lojistik yerleri yine milli mühimmat kullanan savaş uçakları ile nokta atışlarla etkisiz hale getirildi . “Terörle kaynağında mücadele” konseptiyle hareket eden MİT ve TSK’nın operasyonu, PKK’nın yönetim kadrosunun çökertilmesi, örgütün yıllardır geliştirdiği ve diğer kadrolara aktardığı hafızanın yok olması anlamına geliyor. PKK terör örgütünün sözde Başkanlık Konseyi ve yürütme konseyi üyesi bir çok terörist koordineli çalışma neticesinde nokta operasyonlarla etkisiz hale getirildi.Terör örgütün beyin takımına büyük darbe indirilen bir çok operasyonda MİT, Emniyet ve TSK eşgüdümlü çalışıyor. MİT’in sahadaki unsurlarının elde ettiği anlık istihbarat, operasyona dönüştürülüyor. Operasyonlarda yerli ve milli imkanlar kullanılıyor ve hedefler etkisiz hale getiriliyor.Operasyon, MİT’in sahadaki etkinliğini gösterirken, sağlanan koordinasyonun yanı sıra milli ve yerli insansız hava araçlarının ve lazer güdümlü roketlerin kullanım başarısını da ön plana çıkarıyor. Yurt içinde kendine sığınacak in arayan örgüt mensupları TSK,Emniyet ve MİT’in 7/24 takip,gözetleme, kontrol ve istihbarat ağı ile yerleri tespit edilerek anında müdahale edilerek etkisiz hale getirilmiştir.Türkiye’de barınmanın imkansız olduğunu anlayan örgüt Irak ve Suriye ‘ye kaçış yollarını denemiş olsalar da geri dönüşü olmayan bir yola girdiklerini anladıklarında iş işten çoktan geçmişti. Çünkü TSK hem yurt için de hem de sınır ötesinde ki tüm operasyonları koordineli ve tek merkezden yönettiği için teröristlerin nefes almasının mümkünatı da kalmamıştır.Irak'ın kuzeyinde Kandil başta olmak üzere Hakurk, Sinath Haftanin ve Avaşin-Basyan bölgelerine yapılan hava harekatıyla ve hemen ardından komandoların kara harekatıyla PKK terör örgütü çok ağır darbe almış ve Suriye’ye kaçış yolu da bu şekilde kapanmıştır. Suriye’de Suriyeli kardeşlerimizin barışı ve huzuru için tesis edilen tüm harekat alanlarında TSK,MİT ve SMO koordineli çalışarak Suriye’yi kana bulayan PKK/YPG/DEAŞ ve diğer terör örgütleri ile de aynı mücadeleyi sürdürmektedirler. Son dönemde yapılan başarılı operasyonlar neticesinde terör örgütünün özellikle yurt için de ve Irak’ın kuzeyindeki yapılaşmasında emir komutanın zayıfladığı, tecrübeli kadro tedariğinin zorlaştığı, örgüte katılımın azaldığı ve tabanı zayıflayan örgütten kaçışların arttığı görülmektedir.Terör örgütü PKK/YPG elebaşları Suriye’de tekrar güç kazanmak için işbirliği halinde olduğu başta ABD ve diğer siyonist devletlerden kaynak ve destek arayışına çoktan girmiş durumda… TSK son terörist temizlenene kadar sınırlarımızın ve milletimizin güvenliğini sağlamak amacıyla yurt içerisinde ve yurt dışında PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ başta olmak üzere tüm terör örgütlerine karşı mücadelesini dün olduğu gibi bugün de yarın da kararlılıkla devam edecektir.
Dr.İmbat MUĞLU
Yorum Yazın