İmbat MUĞLU

İmbat MUĞLU

Mail: [email protected]

ULU ÖNDER HAYDAR ALİYEV’İN DAVASI

ULU ÖNDER HAYDAR ALİYEV’İN DAVASI

Asırlar boyu birçok devlet ve imparatorluklar kurmuş çok geniş bir coğrafyaya hâkim olmuş bir milletiz. Türk milleti olarak bazen kardeşlerimiz ile bazı zorunluluklardan dolayı ayrı düşmüş farklı devletleri oluşturmuşuz. Bu devletlerden biri de öz be öz be soydaşımız olan Azerbaycan’dır. Can Azerbaycan’ın bugünlere gelmesini sağlayan lider ve önder şahsiyet Haydar Aliyev’dir. Büyük uğraşlar ve engellere rağmen ülkeyi kurmuş, uluslararası arenada tanınmasını sağlamıştır. Bilge lider Aliyev özgürlüğüne kavuşan Can Azerbaycan’ın modernleşmesi, daha ileri hedeflere ulaşması için gece gündüz çalışmış ve gerekli her türlü özveriyi göstermiştir. Dünya tarihine bakıldığında tarih boyunca kendisinden hep bahsedilen liderler geleceğe mektup yazan, bu uğurda bedel ödeyen ve geniş bir hayal dünyası olan insanlardır.  İşte Azerbaycan’ın mimarı Haydar Aliyev’de tıpkı yukarıda bahsedilen lider tanımlamasının özüdür. Çünkü ömrü boyunca davası için hep çalıştı ve gelecek nesillere çağdaş bir ülke bırakmak için hep geleceğe mektup yazdı. Can Azerbaycan’a karşı büyük umutları çokça hayalleri vardı.  Ulu Önder eşsiz memleketi için kurduğu hedef ve hayallerinde hep gardaş ülke Türkiye’de vardı. Biz bir millet, iki devletiz." diyerek Azerbaycan ile Türkiye’nin ne kadar kardeş olduğunu belirtmişti yıllar öncesinde merhum Haydar Aliyev. Aliyev;  Azerbaycan’ı ekonomi alanında refah seviyesine çıkarmalıyım demiş ve bunu da gardaş Türkiye ile yapmalıyım demişti. Hemen işe koyuldu ve ‘Bakü-Tiflis-Ceyhan Ham Petrol Boru Hattı’nı kurdu. Çok şükür 2006 yılında Bakü’den ilk petrol Ceyhan’a geldi. Ayrıca Bilge Lider ‘Bakü-Tifis-Kars Demiryolu’nu hayal etmiş, hayalini uygulamaya koymuş, bu hayalin gerçekleşmesini de Sayın İlham Aliyev ve Sayın Recep Tayyip Erdoğan birlikte açarak gerçekleştirmiştir. Bir diğer önemli proje ‘Bakü-Tiflis-Erzurum Doğalgaz Boru Hattı’. Ve hayali gerçek oldu bugün Bakü’nün doğalgazı Erzurum’a geliyor. Bunlar hep Haydar Aliyev’in hayal edip, belki bir kısmını gördüğü bir kısmını göremediği projelerdi. Tarihin ak sayfalarında ismi yazılan her lider yazdığı mektubun muhatabına ulaşmasını ister. İşte bugünün liderleri de yarına mektuplar yazıyor; ‘Torunlarımız görsün, benim ninem, dedem ne güzel işler yapmış’ desin diye. İşte Haydar Aliyev’i de bizler o şekilde hayırla yad ediyoruz. İktisadi, beşeri, sosyal ve daha nice alanlarda başarılara imza atan merhum Haydar Aliyev’in son nefesine kadar hep bir davası vardı. Bu dava vatan toprağı Karabağ’ın esaretten kurtulması ve özgürlüğüne kavuşması davasıydı. Hukuksuz bir şekilde işgal edilen vatan toprağın azat edilmesi için dünyayı ayağa kaldırdı maalesef dünya devletleri yapılan zulme, haksızlığa sadece seyirci kaldı hatta bazıları bu zulmü ve zalimliği yapan terör devleti Ermenistan’ın yanında oldu. Ömür verdiği, emek verdiği O kutlu davasını çok şükür hürmetli Başkomutan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ‘in emir komutasındaki Şanlı Azerbaycan Ordusu büyük bir zafer kazanarak hem tarih yazdı hem Haydar Aliyev’in hayalindeki davasını tam istediği şekilde gerçekleştirdiler. Türkiye bu kutlu ve haklı davada gardaş Azerbaycan’ın yanında oldu. Kardeşliğimizin gereği olsa gerek Sayın Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in hiç unutmadığım konuşmalardan bir tanesi Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'la Cebrayıl'da düzenlediği basın toplantısında şu şekilde ifade etmişlerdi. "10 Kasım'da Şuşa Ermeni işgalinden kurtarıldı. Bundan sonra Ermenistan teslim oldu. Tüm bu şanlı tarih bizim ortak tarihimizdir. Çünkü 2. Karabağ Savaşı'nın ilk saatlerinden kardeşim Erdoğan, Azerbaycan'a desteğini ifade etti. Azerbaycan'ın yalnız olmadığını, Türkiye'nin Azerbaycan'ın yanında olduğunu belirtti. Bu siyasi ve manevi destek, savaşın son gününe kadar devam etti. Bu bize ek güç veriyordu. Bazı güçlerin bu konuya müdahalesini önlüyordu. Türkiye ile Azerbaycan'ın birliği zafer kazandı. Biz bugün yeniden kurulan Karabağ ve Zengezur'da yine Türkiye ve Azerbaycan birliğini görüyoruz." Aramızdaki ilişki dostluk ve kardeşlikten öte. Zor bir coğrafyada yaşıyoruz ama zorlukları aşacak olan şey birlik ve beraberliktir. Çünkü bizler tek millet iki devletiz. Onun için ne diyoruz? "Yaşasın Azerbaycan, yaşasın Türkiye". Türkiye ve Azerbaycan kardeşliği, dünya üzerinde buluna 250 milyon Türk’ün ortak sevdasıdır. Bugün Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ilişki, dünyanın hiçbir ülkesi arasında yoktur. "Güçlü Türkiye, güçlü Azerbaycan’dır. Güçlü Azerbaycan, güçlü Türkiye’dir." Hem Türkiye ve Azerbaycan olarak hem 250 milyon Türk Milleti olarak asla tarihimizi, yaşanmışlıklarımızı, ecdadımızı unutmayacağız. Yakın tarihimizde yaşanan Ermeni mezalimini, Hocalı soykırımını unutmak hiç de kolay değildir. Ermeniler tarafında öz yurdumuz Hocalı’da yüzlerce insanın ölümünü, çocukların, kadınların, ihtiyarların işkencelerle katledilmesini, insanların canlı canlı yakılmasını, toprağa gömülmesini kulaklarının, başlarının kesilmesini, arabaların arkasına bağlanak sürüklenmesini, kaynar suların içine sokulmasını, küçük çocukların fıçılara doldurularak kapaklara kaynak yapılmasını, kadınlara tecavüz edilmesini, insanlığa yakışmayan vahşiliklerle esirlere muamele yapılmasını ve daha nice zalimliklerini asla ve asla unutmayacağız. Dost ve kardeş ülke Azerbaycan’ın milli ve daimi lideri Haydar Aliyev’in doğumunun 100. yıl dönümünde bir kez daha rahmetle ve minnetle anıyorum.

Dr.İmbat MUĞLU

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar