AK Parti Sözcüsü Mahir Ünal, A Haber'de Murat Akgün'ün sorularını yanıtadı. Birleşmiş Milletler'deki tarihi Kudüs kararıyla ilgili konuşan Ünal, "Oylama adalet duygusunun tecellisi oldu. Oylama dünya 5'ten büyüktür sözünün tescili. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın küresel liderliği tescillendi. " dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, A Haber'de Murat Akgün'ün konuğu oldu. Birleşmiş Milletler'de alınan tarihi Kudüs kararıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Ünal, bu kararla Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın küresel liderliğinin tescillendiğini belirtti. Oylamanın dünyanın 5'ten büyüktür sözünün tescili olduğunu belirten AK Parti Sözcüsü, "Oylama adalet duygusunun tecellisi oldu" ifadelerini kullandı.
"ABD VE İSRAİL'İN BİR YOL HARİTASI YOK"
Ünal, BM'den çıkan tarihi karar sonrası ABD'nin geri adım atıp atmayacağı yöndeki soruyla ilgili de "Şu son 2 günde yaptıkları açıklamalar bir yol haritaları olmadığını gösteriyor." ifadelerini kullandı.
Ünal, dün savcının mütalaasını açıkladığı 28 Şubat davasına ilişkin olarak da açıklamalarda bulundu.
Ünal, şu açıklamalarda bulundu:
Oylama adalet duygusunun tecellisi oldu. Bütün bunlar iki şeyi öne çıkarıyor. Bundan sonra, evet kesinlikle BM'nin yapısının reforme edilmesi gerekiyor. Ortaya çıkan güçlü iradenin dünyaya daha iyi yansıması için. Recep Tayyip Erdoğan'ın bir küresel lider olarak da liderliği tescillendi. (İsrail ve Amerika) Son 2 gün yaptıkları açıklamalardan bir yol haritaları olmadığı da anlaşılıyor.
BAE DIŞİŞLERİ BAKANI'NIN PAYLAŞIMI
BAE'nin uzun süreden beri Türkiye karşıtı pozisyonu açık bir şekilde görülüyor. Muhalefete gelince, özellikle ana muhalefete gelince... Biz Kudüs'ü konuşurken ana muhalefet Ege adalarını gündeme getiriyor. Kudüs üzerinden doğru hamle yaptığımızda, siz BAE'deki büyükelçiyi çekin, bunu yapmadığınız takdirde sizi başarısız addediyoruz gibi tuhaf bir tutum içinde. Diplomasi bir satranç oyunudur. Muhalefet diyor ki siz satranç tahtasını bozunuz.
28 ŞUBAT DAVASI
Benim öncelikli olarak, bir siyasetçi olarak meseleye bakış açımız şudur. Ergenekon, Balyoz'la ilgili bugün dönüp baktığımızda sanki bu ülkede darbe girişimi yaşanmamış, 28 Şubat hiç yaşanmamış gibi bir tutum. Evet orada bir kumpas vardı, ama bu kumpas Türkiye'nin darbelerle hesaplaşmasının önünü kesen kumpastı. Türkiye'nin bu darbelerle yüzleşmesi, darbecilerle hesaplaşması gerekiyor. 28 Şubat davasına dönük kararlar yargının kararlarıdır. Bizim siyasiler olarak bir değerlendirme yapmamız işi tarafgirliğe taşır. Gerekçeli kararına bir bakmak gerekir. 28 Şubat bir darbe girişimiydi, büyük mağduriyetler oluşturdu. 28 Şubat 1000 yıl sürecek diyenler Türkiye'deki darbeci geleneğin sürmesini isteyenlerdir.
Yorum Yazın