Abdurrahman Dilipak'ın köşe yazısı
Topyekûn bir saldırıya hazırlanıyorlar! “AK Parti’ye kim, neden ve nereden saldıracak?” sorusunun cevabını beklemeyin, başladılar bile. Bir yandan da hazırlıklar son hızı ile devam ediyor.
En önemli silahları, “İslamcılar” arasında tartışma çıkartmak ve bu kesimle AK Parti arasında çıkartılacak bir tartışmada, AK Parti’yi arka planda rejim kıskacına almak!
İslamcılar ve Kemalistler ile AK Parti arasında sorun çıkarmaya çalışanların başka planları da var.
İslami kesimdeki STK’lar ve Media’ya sürekli AK Parti aleyhine bilgi servisi yapmaya hazırlanıyorlar, tabii ki, bu çevrelerin duyarlı oldukları konularda. Sonra da ötekiler bunları alıp AK Partililerin üzerine gidecekler. AK Parti içindeki seküler aktörler, oportünist ya da kolay dolduruşa gelecek isimleri provoke ederek yola devam edecekler. Eğer yeteri kadar ses getiremezlerse STK aktörleri, kanaat önderleri üzerinden bu kışkırtmalar devam edecek. Muhalefet bu aşamadan sonra devreye girecek..
Venezuella, Meksika, Kuzey Kore için uyguladıkları şablon habercilik var. Kurgu ABD’den, nokta nokta yerler Türkiye’den doldurulacak, yani şöyle bir haber istiyoruz diyecekler. Buradaki muhabirler talep edilen isim, yer, zaman ve rakamları, fikirleri monte edecek. Bu haberler batı mediasında kullanılacak, bizimkiler kendi servis ettikleri haberleri tekrar manşete çekecekler. Batıda bir STK sözcüsü ya da siyasi aktör bu veriler üzerine yorum yapacak, muhalefet buna destek olacak. Bizim eklemlenmiş STK ve Media da, “Bak batılılar ne diyor” diye kendi servis ettikleri haberler üzerinden gündem oluşturmaya çalışacaklar.. Hani şu Zarrap iddianamesi gibi. Rubingiller boş durmuyorlar yani.
Kemalistleri AK Parti’ye karşı provoke etme işi CHP’lilerin. Liberalizm, diktatörlük söylemi İYİ Partinin işi olacak..
Tabii bir de milliyetçiler ve solcular var.. O kesimler de media, STK ve belli aktörler üzerinden, hassas konular tartışmaya açılarak provoke edilmeye çalışılacak.
AB ve NATO üyeliğimiz tartışmaya açılacak. Şangay ile Çin, Rusya ve Hindistan’la ilişkilerimiz bozulmaya çalışılacak. Komşu ülkelerle aramızda sorun çıkartmaya çalışacaklar. Ekonomik açıdan, döviz, borsa manipülasyonlarından tutun da kara para konusuna varana kadar her konuda sorun çıkartmaya çalışacaklar.
Terör konusu DAEŞ’e ihale edilmiş durumda. Biliyorsunuz ABD en son olarak DAEŞ’in bölgeden tahliyesi konusunda örgüte destek veriyor. ABD, PYD ile ilişkisinden sonra DAEŞ ile de işbirliği konusunda suçüstü oldu. Terör ve suikast planları, nokta hedeflere yönelik saldırılar, toplumun farklı kesimlerini sokağa çekmek için yapılacak saldırılara karşı dikkatli olmak gerekiyor.
Bir kanat AK Parti içinde sorun çıkartmak için çalışıyor.. Birtakım cemaat uzantıları üzerinden parti içinde tartışma çıkartmaya çalışacaklar.
Yolsuzluk dosyaları, özel hayata ilişkin ifşaatlar servis edilecek, ama bunlar seçime yakın. Bu arada Panama belgeleri gibi, ya da yeni adlar altında internet üzerinden yeni belgeler servis edilebilir.
Erdoğan’ın danışmanları ile diğer bakanlıklardan üst düzey bürokratlar ve danışmanlarla ilgili birtakım servisler de sürpriz olmaz.
Allah fırsat vermesin, yapmayacakları şey yok.. CIA, MOSSAD, İngiliz İstihbaratı şusu busu hepsi hizmetlerinde..
Bir yandan da FETÖ’cüler, diğer benzer oluşumlar, PKK, DHKP-C gibi örgütlere de moral vermeye çalışacaklar.. Bu yapılar büyük ölçüde deşifre oldular ve sürekli geriliyorlar. Verilen sözler tutulmadığı gibi, ne için yola çıkmışlardı, gelinen noktada durum ne? Anti kapitalist, anti emperyalist bir mücadeleye destek verdiklerini sanıyorlardı, ABD’nin emperyalist planlarının paralı askeri durumuna düştüler.
Siyasi partilerden CHP zaten çalmadan oynuyor. Akşener başlamadan bitti. MHP safını belli etti. Geriye kim kaldı ki! Erbakan bir parti kuracakmış, nasıl bir çizgi izleyecek göreceğiz. Şimdilik SP üzerinden AK Parti’ye yönelik eleştiriler için kolları sıvamış gözüküyorlar. Birileri SP çevresine birtakım bilgileri servis ediyor, onlar bunu kullanınca, “bak SP’liler de böyle söylüyor” diye, kendi haberleri üzerinden AK Parti’ye saldırıyorlar..
İnternet ortamında son haftalarda birçok yeni site açıldı. Kimi sağlık, kimi toplumun merak ettiği konular, kimi din, kimi tarih üzerinden AK Parti çekmeye çalışıyor. Şimdiden AK Parti’yi vurmak için birtakım haberler yapmaya başladılar bile.
AK Parti artık bir karar vermeli. Ne yapacak, yola kimlerle devam edecek. Dışarıdan bakınca bir dağınıklık gözüküyor. Her şey Genel Başkana göre şekilleniyor gibi bir hava veriliyor ama, yukarıya doğru bilgi gittiğinden emin değilim. Birçok sorunun cevabı yok, ya da cevaplar tatmin edici değil.
Birtakım işlerde Reisin gözünü boyama gayreti ile cami, dernek, vakıf, İmam Hatip diye bir yerlerle 500.000 veriyorlarsa 5 milyon götürüyorlar. Lafa gelince, “Reis biliyor, Reisin talimatı var.” Bildirilenle olan çok farklı. Size bir kürdan verirken, ağacı söküp götürüyorlar. Bu adamlar kaz gelecek yerden tavuğu esirgemiyor.
Partideki değişimin yönü, hızı ve kapsamı toplumu tatmin etmiyor. Yukarıdaki gidiyor, aşağıdaki ekip aynen gidiyor. Aşağıdaki gidiyor yukarıdaki duruyor. Biri gidiyor gelen ondan iyi mi bakalım. Bakıyorsunuz dün giden yarın geri geliyor. Bazan birini günah keçisi yapıyorlar, bir kurban verip bütün günahı ona yıkıyorlar, ötekiler yoluna devam ediyor.
Bakın haram para ile hayır olmaz. Hayır perdesi perdelenen soygunlar sahibine hayır sağlamayacağı gibi, o paralarla yapılan okullardaki öğrencilere bakın bakalım. İmam hatiplerde namaz kılan öğrenci oranını soruşturun bakalım. Olmuyor arkadaşlar. “Kim alat ile kemalat olmaz” Bu işin bereketi olmaz. Bitireceksiniz bu işi, yoksa bu gidişin sonu hüsran.
Dün süt dişleri ile elinizi geveleyenlerin bu gün köpek dişleri çıktı, ısırırlar. Mama yemiyorlar artık, daha fazlasını istiyorlar. Vermezseniz saldırırlar. Bu kargaları besleyip bugünlere gelmesine izin vermeyecektiniz. Şimdi önleyemezseniz, gelecek günler, geçen günleri aratır.
Sahi bürokrasiyi azaltacaktık, ha bire mevzuat yığıyoruz, ha bire bürokrasiyi tahkim ediyoruz. Bir ülkede ne kadar çok yasa ve bürokrat varsa özgürlükler o kadar az demektir. Son KHK olayına bakın, o “terör” kelimesini oraya kim nasıl ve niçin sokuşturdu! Daha dikkatli olmak zorundayız.
Birileri AK Parti’ye karşı dişini bileyliyor. İnsaf artık, partisi, belediyesi, teşkilatı, grubu, kabinesi, herkesin dikkatli, daha dikkatli ve daha dürüst olması, cesur olması ve akıllı olmasını gerektiriyor. Yoksa gelecek günler geçen günleri aratabilir. Benden söylemesi. Acı da olsa. Bazı gerçekler acıdır ve dostlar bazan acı söyler.
Selâm ve dua ile..
Yorum Yazın