Kudüs kararında çuvallayan küresel eşkıya ABD, İran’a uygulamak istediği ambargoda da ‘yalnız’ kaldı. AB ülkeleri, ABD’yi Dünya Ticaret Örgütü’ne şikâyet etmek için harekete geçerken; birçok ülke de karşı tavrını açıkça dile getirdi...
Yıllarca kendi ulusal çıkarları doğrultusunda, ulusal devletleri tasfiye eden uygulamalar dayatan ABD’nin hegemonyası çöküyor. İran’ın Ortadoğu’da nüfuzunu kırmak için hazırladığı ambargonun ikinci aşaması tüm başkentlerin tepkisini çekti. ABD, İran’a yönelik yaptırımların ikinci aşamasını başlatırken dünyanın birçok ülkesi ABD’nin yaptırımlarını kabul edilemez buldu.
Avrupa ayağa kalktı
Bugüne kadar birçok konuda ABD’nin kuklası pozisyon alan AB, İran konusunda küresel haydut ile ipleri kopardı. İran’a yaptırımlara uymayacağını ilan eden AB, üye ülkelerdeki şirketlerin zarar görmesi durumunda onları desteklemek için yasa çıkardı. Karardan derin üzüntü duyduklarını belirten Almanya, İngiltere ve Fransa’nın şirketlerin ambargolardan zarar görmesi halinde ABD’yi Dünya Ticaret Örgütü’ne şikâyet edeceği ifade edildi. Rusya ise İran ile ekonomik işbirliğine devam edeceğini duyurdu.
Hindistan ve Pakistan tarafını seçti
Irak Dışişleri Bakanlığı ise ABD’nin Bağdat Büyükelçiliği’nin İran’a yönelik yaptırımların yeniden yürürlüğe konulmasıyla ilgili açıklamalarına tepki gösterdi. Ambargoya uymayacağını dile getiren Hindistan’ın yanı sıra Pakistan da ABD’nin karşısına dikilen ülkeler arasında yerini aldı. Sinsi ambargoya sessiz kalmayan Asya ve Atlantik ülkeleri de tarafını seçerek, ABD’nin tarih sahnesinden silindiğini ortaya koydu.
Bölge emperyalizme yem
Ortadoğu Uzmanı Abdullah Manaz, ABD’nin Ortadoğu’da ve Orta Asya’da yeniden ayağa kalkmak için ambargoyu tekrar uygulamaya başladığına dikkat çekerek, “Bütün bu olayların temelinde, Fas’tan Orta Asya’ya kadar olan bölgeyi Amerikan hegemonyasına almak hedefi var. ABD bölgede egemenlik kurmaya çalışıyor. Lakin dünyanın verdiği tepki de ortada. Kudüs tasarısında olduğu gibi ABD’nin yalnızlaştığını görüyoruz” dedi. İran’ın ABD için aşılması gereken engellerden biri olduğunu kaydedenManaz, “Bunu yapabilmesi için bölgedeki mevcut rejimi tasfiye etmesi lazım. Bunu da tasfiye edebilmek kolay değil. Halk tabanında rejimi tasfiye edebilmek için bir ekonomik ve siyasi huzursuzluğa ihtiyaç vardır. Bunu da sağlamak için yaptırımları tekrar devreye soktu. Tıkanan Orta Asya yolunun ABD ve Batı emperyalizmine açılması için önlerindeki engeli aşma çabasıdır” ifadelerini kullandı.
Dize getirilmek isteniyor
ABD’nin son 10 yıldır Ortadoğu ve Orta Asya’da kayıplar verdiğini belirten Manaz, “Amerika, Asya’nın merkezindeki Afganistan’ı, Ortadoğu’nun merkezindeki Irak’ı işgal etti. Fakat iki işgalde başarısızlıkla sonuçlandı ve Amerika büyük kayıplar verdi. Amerika, kayıplar neticesinde çekilmek zorunda kaldı” şeklinde konuştu. Amerika’nın kaybetmesinin İran’ı güçlendirdiğini vurgulayan Manaz, “Amerika’nın hedefine ulaşamaması İran’ı bölgede güçlendirdi. Asıl hedef İran’ı aşarak Orta Asya’ya ulaşmak için İran’ı çökertmek. Yani bu yolla ABD, bölgede egemenlik kurmaya çalışıyor” dedi.
İsrail karanlığında yalnız kalmıştı
Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma kararının ardından Türkiye’nin başlattığı uluslararası girişim, ABD’nin önce BMGK’da, sonra BM Genel Kurulu’nda “yalnız” bırakılmasını sağlamıştı. ABD Başkanı Trump da Genel Kurul öncesi yaptığı açıklamada, Kudüs tasarısına destek verecek ülkelere “maddi yardımları kesmekle” gözdağı vermişti. ABD ve İsrail’in yanı sıra, sadece Guatemala, Honduras, Marshall Adaları, Mikronezya, Nauru, Togo ve Palau tasarıya karşı oy kullandı. 35 ülke de zulme sessiz kalarak çekimser oy kullanmayı tercih etti. ABD basını da, gelişmeleri “Haley’in tehdidine rağmen BM, Trump’ın Kudüs kararını kınama yönünde oy kullandı” başlığıyla duyurmuştu.
Yorum Yazın