Ali Karahasanoğlu'nun köşe yazısı
Çatı aday Abdullah Gül ile başladılar..
İlhan Kesici’yi harcayıp, Abdüllatif Şener’i boş yere heveslendirdiler..
Sonra bir baktık, ittifaklar kurulmuş, adaylar gösteriliyor..
Kısacası, “muhalefet tek yürek olmuş”!
“Hah şöyle.. Gelin hepiniz toptan gelin” diyecektik ki..
Balyozcu Dursun Çiçek’in kızı, aileyi parçalayıp, “Sen Meral’e.. Ben Perinçek’e.. O Temel’e” derken..
Yaşar Okuyan, iki kızını Temel’e, kendisi Perinçek’e, eşini Meral’e imza vermeye yönlendirmişken..
Seçim kurulundan çıkan hemen herkes, “Ben Meral’e, eşim Temel’e imza attı”diyerek paylaşımları yapmışken..
Bir yandan da, “Aday gösterme günleri 4-9 Mayıs olarak kasten belirlendi. Böylece hafta sonuna denk gelen iki günü çıkarırsanız, aslında iş 3 güne sıkıştırılmak istendi. Bu ülke nasıl despot ya” diye efelendiler..
İtirazları gerekçelendirdiler:
“Siyasi iktidar ile YSK anlaşmalı.. Seçim kurullarının önlerinde uzun kuyruklar oluşacak, imzalar alınamayacak.. Cumhurbaşkanı adaylarını da ‘100 bin imza toplayamadınız’ diyerek, baştan ekarte edecekler!”
İnsanoğlu, şüphe ile yoğrulmuş..
Haliyle biz de “acaba” diyoruz..
Sonra geliyoruz, dünkü Aydınlık gazetesinde bir habere:
“İmza vermek iki dakika!”
Hem de, cumartesi günkü uygulamayı aktararak, yani hafta sonu ilçe seçim kurullarının çalıştığını anlatarak, imza vermek için sıra falan olmadığını, iki dakikada işin tamamlandığını, kendileri ilan ettiler..
Ben beklerdim ki..
Perinçek’i ile, Meral’i ile, Temel’i ile, İnce’si ile..
Hepsi bir basın toplantısı düzenleyip, “Biz bu AK Parti’nin icraatlarına ayak uyduramıyoruz. Aramızda çağlar var.. Adamlar hafta sonu demediler, seçim kurullarını, nüfus dairelerini çalıştırdılar. ‘Uzun kuyruklar oluşacak’ dediğimiz imza işini iki dakikada hallettirdiler! Biz bu yarışta yokuz” desinler..
Nerdee?
Partinin üst yönetiminin söyleyemediklerini..
FETÖ’nün gözaltına alarak meşhur ettiği teğmen kaçkınlara söyletiyorlar..
Tek özelliği, bir ara Ergenekon’dan tutuklanması olan Teğmen M. Ali Büyükçelebi, sosyal medyayı palavraya boğuyor:
“Tüm Türkiye’ye uyarıdır. Seçmen listelerinde 25 Haziran 2000-8 Temmuz 2000 tarihleri arasında doğmuş kişiler bulunmakta. Sadece Şanlıurfa’da 1590 kişi.”
Endişelendiniz değil mi?
“AK Parti suçüstü oldu” diye sevinenler de olmuştur ama..
Sizler, bugüne kadar AK Parti’nin böyle bir yanlışa imza atmadığını bilerek, “Acaba ne oluyor” diye tereddüt ettiniz, değil mi?
En azından, “Ulan böyle bir hata yapılır mı? 24 Haziran’da yapılacak seçimde, 25 Haziran doğumlu, hatta Temmuz başında doğanlar, nasıl 18 yaşlarını doldurup, oy kullanacaklar” diye, çok büyük bir hatanın yapıldığı kanaatine vardınız değil mi?
Bir de ardından..
Anayasa değişikliği ile ilgili 16 Nisan referandumunda, Şanlıurfa’da büyük oranda “evet oyları” çıktığı hatırlatılırsa..
“Ulan ne oluyor” diye..
Hepten moraliniz sıfırlanır değil mi?.
Benden tavsiye..
Bunların tüm dediklerine, hiç çekinmeden, her daim “zııırt Erenköy” deyin..
Yanılmazsınız..
Yalanları öyle süsleyip, allayıp pullayıp önünüze koyarlar ki..
17 yıllık AK Partiliye bile..
“Acaba” dedirtirler..
Biz “Zıırt Erenköy” demenizi önerdik ama..
Bir de işin gerçeğini verelim..
Neymiş peki, 25 Haziran 2000 doğumluların seçmen olma hikayesi?
Hani çok küçük bir ihtimal de olsa, Cumhurbaşkanlığı seçiminde, birinci turda hiçbir adayın % 50+1 oyu alamaması teorik olarak söyleniyor ya...
Seçimlerin ikinci tura kalma ihtimali, sadece teorik olarak da olsa, dillendiriliyor ya..
YSK da..
Bu ihtimali dikkate alarak.. İkinci turda, yani 24 Haziran’dan sonraki iki haftada doğanların seçme haklarını kısıtlamamak için, listesini yapmış..
İkinci tura kalma halinde, sadece ikinci turda oy kullanabilecek olanları da şimdiden askıya çıkartmış..
Bunlar birinci turda değil, eğer cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kalırsa, onda oy kullanacaklar..
Bundan da kavga çıkartıyor, CHP’nin solcu kafaları..
Harp Okulu’nda okumuş teğmenimiz..
Hiç düşünmüyor: “Niye sadece Şanlıurfa’dan bu bilgi geliyor? Diğer illere de bir bakalım.. Oralarda da var mı? Mesela, CHP’nin kalesi İzmir’de ne var? Benzer bir uygulama var mı?”
Teğmen olmuş ama..
FETÖ’cülerin ele geçirdiği Harp Okulu’ndan teğmenliği aldığı için olsa gerek, düşünme kapasitesi de, işte bu kadar..
¥
Seçimler yaklaştıkça..
Daha ne numaralar, ne yalanlar duyacaksınız..
Sadece AK Parti’ye değil..
İttifak yaptıkları partilere bile..
Bekleyin görün, ne kazıklar atmaya kalkışacaklar..
Çünkü yalana alışan..
Yalan söylemeden duramaz. İftira atmadan duramaz..
Yorum Yazın