Arada sırada da olsa bozuk saat misali doğruyu gösteren Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan, HDP'nin kapatılmasına karşı çıkan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na dört soru yöneltti.
Terör örgütünün siyasi uzantısı HDP'ye kapatma davasına tepki gösteren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu "“Siyasi partiler, demokrasinin vazgeçilmez unsurlarıdır. Siyasi görüşleri, ekonomik görüşleri, toplumsal görüşleri her siyasi parti kendisine göre yorumlar. Halkın desteğini alan siyasi parti yaşar, halkın desteğini almayan parti tarihin çöp sepetine atılır. Demokrasiyi savunuyorsak siyasi partilerin kapatılmasını bırakmalıyız." açıklamasında bulunmuştu.
Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan bugünkü köşesinde, Kılıçdaroğlu'na dört soru yöneltti. REFAH ve Fazilet Partilerinin kapatılmasıyla HDP ve öncüllerinin kapatılması arasında fark olduğunu belirten Hakan, ABD ve Avrupa'nın çifte standartını da eleştirdi.
İşte Hakan'ın o yazısı;
Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu açıklamasını okuduğumda...
İlk verdiğim tepki şu oldu:
Aaaa! Ne kadar da haklı!
Fakat sonra kafamda tam dört adet soru belirdi.
Hak verdim, sordum.
Hak verdim, sordum.
Hak verdim, sordum.
Hak verdim, sordum.
İzin verirse Kemal Kılıçdaroğlu’na...
Hak verdikçe kafamda beliren o dört soruyu, buradan sormak istiyorum:
SORU BİR: Doğrudur... Siyasi partiler demokrasinin vazgeçilmez unsurlarıdır. İyi ama dağa çıkmış birtakım silahlı adamlarla arasına mesafe koyma konusunda sorunlu siyasi partiler de demokrasinin vazgeçilmez unsurları mıdır?
SORU İKİ: Doğrudur... Her partinin kendine göre siyasi, toplumsal, ekonomik görüşleri vardır. İyi ama bazı partilerin, sırtını dağlardaki silahlı adamlara dayama hak ve özgürlükleri olabilir mi?
SORU ÜÇ: Doğrudur... Halkın desteğini alan parti yaşar. İyi ama Avrupa’nın birçok ülkesinde halkın desteğini aldıkları halde kapatılan, iktidara getirilmeyen partiler var. Onlara ne buyurulur?
SORU DÖRT: Doğrudur... Siyasi partileri kapatmaktan vazgeçmeliyiz. İyi ama bazı siyasi partilerin de dağlara yaslanarak siyaset yapmaktan vazgeçmesi gerekmez mi? Vazgeçmezlerse ne yapacağız?
SEN NE RİYAKÂR BİR ÂLEMSİN BE HEY MEDENİ ÂLEM
REFAH ve Fazilet’in kapatılmasıyla HDP ve öncüllerinin kapatılması arasında bir fark yok mu?
Tabii ki var.
Hem de devasa bir fark var.
Refah ve Fazilet için hazırlanan iddianamelerin içinde...
Bir tane bile terör, bir tane bile silah, bir tane bile örgüt, bir tane bile şiddet, bir tane bile bomba, bir tane bile cinayet kelimesi geçmiyordu.
Buna rağmen...
Amerika’sından Avrupa’sına bütün medeni âlem...
“Demokrasinin kendini savunma hakkı vardır” falan diye...
Refah ve Fazilet’in kapatılmasına destek çıkmıştı.
Aynı medeni âlem...
HDP konusunda ise...
“Olmaz böyle şey” diyor.
Sen ne riyakâr, sen ne çifte standartçı, sen ne ilkesiz bir âlemmişsin be hey medeni âlem!
Kaynak:yeni akit
Yorum Yazın