Bir televizyon programında, milli iradeye kastetmeye kalkışacak darbeci zihniyete 15 Temmuz’u hatırlatarak ‘Ayaklarınızı denk alın’ uyarısında bulunan Sevda Noyan, vesayetçi cunta severlerin hedefi oldu. Aynı güruh, iktidarı hedef alan laikçi-sol cenahın; kan, darbe, savaş kokan söylemlerini ise görmezden gelmişti.
Gezi ve 17-25 Aralık girişimini destekleyen, 15 Temmuz öncesi “Kan dökmeden başkanlık gelemez” diyen zihniyet, darbecilere meydan okuyan iradeyi linç ediyor. Cuntacıların tehdit edilmesine karşı çıkan azgın azınlık, CHP’nin başını çektiği milli irade düşmanlarının yaptığı darbe kışkırtmalarını da görmezden geliyor.
Gezi kalkışması ve 17-25 Aralık yargı darbe girişimini destekleyen, 15 Temmuz kalkışması öncesi “Kan dökmeden başkanlık gelemez” diyen zihniyet, darbecilere meydan okuyan iradeyi linç ediyor. CHP’nin başını çektiği milli irade düşmanlarının yaptığı darbe kışkırtmalarını görmezden gelenler, cuntacıların tehdit edilmesine ise karşı çıkarak büyük bir “ilkesizlik” örneği sergiliyor. Dillerinden demokrasi ve özgürlük kelimelerini düşürmeyen kirli zihniyet, milleti ya kan dökmekle ya da seçilmiş iradeye darbe yapmakla tehdit etti.
Ne özür dilediler ne açıklama yaptılar
11 Mayıs 2016’da TOBB 72. Genel kurulunda konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Başkanlık sistemini kan dökmeden getiremezsiniz” şeklinde ayrıştırıcı ifadeleriyle kan dökülmesini istedi. Nefret söyleminden hiçbir zaman vazgeçmeyen Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yine kandan bahsederek, “TOBB’da söyledim yine söylüyorum bizim kanımızı dökmeden bu sistemi getiremezsiniz” ifadelerini kullandı.
“AK Parti gitsin de ne olursa olsun” anlayışından beslenen gazeteci Ayşenur Arslan, Ulusal TV’de katıldığı bir programda, “AK Parti’ye karşı silahlı ya da silahsız mücadele etmeliyiz!” diyerek halkı silahlı mücadeleye çağırdı. Tepkilerin çığ gibi büyüdüğü skandal sözler ile ilgili Arslan, ne özür diledi ne de bir açıklama yaptı.
Kalkışma istemesine rağmen ödüllendirildi
Darbe çağrısında bulunan CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, “Saray rejiminin sonu geliyor. Hangi ülkeye hizmet ettiğini bilen çok değerli bürokratlar hiç korkmasınlar. Türkiye Cumhuriyeti Devleti gelir, saat gibi işlemeye başlar” şeklinde tehditler savurdu. Ardından Sözcü gazetesinde, “Politika sahnesinin yükselen ismi” diye tam sayfa röportaj yapıldı. Oy toplamak uğruna her türlü ahlaksızlığı yapan CHP Grup Başkan Vekili Engin Altay da vatandaşı iç savaşla tehdit etmekten çekinmedi. İstanbul’da bir mitingde konuşan CHP’li Altay, “1 Kasım’da Türkiye diyecek ki ‘ya demokrasi, birlik, dirlik, iç barış, huzur ya da iç savaş” şeklinde sözleriyle nefret saçtı.
Ellerinde makineli, dillerinde zehir
“Darbecilere direneceğiz” diyenleri hedef gösteren CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, 2014 yılında “Elime makineli alıp Soma’ya gitmek istiyorum o derece yani. Hatta Ankara’ya” paylaşımını yaptı. Gözü dönen Kaftancıoğlu, geçtiğimiz günlerde de “İktidar, önümüzdeki süreçte bir erken seçimle veya başka bir şekilde. Bu ülkenin gerçekten halkın gözü açıldı” diyerek darbe imasında bulundu. PKK’cı Kaftancıoğlu, hadsiz açıklamalarına yönelik “Sözlerim cımbızlandı” diye savunma getirdi. 16 Nisan referandumundan hemen önce Erdoğan’a gönül verenleri tehdit eden CHP’li Hüsnü Bozkurt, “Sizi de sizin yedi göbek sülalenizi İzmir’den denize dökeriz” dedi. Soruşturma başlatılmasının ardından çark eden Bozkurt, “Beni bir yalanla karalamaya çalışıyorlar” diyerek utanmazlıkta sınır tanımadı.
Milletin maaşıyla millete küfür ediyor
TİP Milletvekili provokatör Barış Atay, “Hepiniz ağlayarak özür dileyeceksiniz. O gün geldiğinde; affedeni, acıyanı, yargılamaktan vazgeçeni de unutmayacağız! Yok öyle “torunlarla emeklilik, hepimiz kardeşiz, kavga istemiyoruz” falan. Her şey yeni başlıyor. Bu ülkeye, insanına yaptıklarınızın hesabını vereceksiniz!” şeklinde sözler sarf etti. Millet düşmanı Atay, tehdit dolu sözlerinden dolayı sadece bir gün gözaltında kaldı.
HDP’den istifa eden Ahmet Şık ise, “Her şeye rağmen bu gidişatın iktidar için iyi olmadığı kanaatinde kalmaya devam edeceğim. Kimse enseyi karartmasın, artık bu mafya rejimi 2020’yi bitiremeyecek” dedi. Devlete yönelik hakaretleri nedeniyle yargılanan Şık, daha önce de İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ı şehit eden 2 DHKP-C’li terörist ile olay anında röportaj yapıp seslerini kamuoyuna duyurmuştu.
Yorum Yazın