Mehtap Yılmaz'ın köşe yazısı
Ey İran milleti!
Ya ABD mandası olacak ya da karşı koyacaksınız!
Ya asaletle ölecek ya da esaretle yaşayacaksınız!
Ya izzeti nefisle direnecek ya da şerefsizce boyun eğeceksiniz!
Ya özgürlük için savaşacak ya da ABD-İsrail tasmasıyla dolaşacaksınız!
Ya vatanınıza sahip çıkacak ya da Avrupa kapılarında helak olacaksınız!
Ya sıkılı bir yumruk gibi darbeci ABD-İsrail’in suratını dağıtacak ya da düşmanlarınızın istediği gibi darmadağın olacaksınız!
Ya Türk milleti gibi darbeleri geri püskürteceksiniz ya da darbe sizin milli iradenizi çökertecek!
Ya el birliğiyle düşmanlarınızın tuzaklarını başlarına geçireceksiniz ya da ölünceye dek o kapanda işkence çekeceksiniz!
Ey İranlılar!
Sakın darbecilere eğilmeyin!
15 Temmuz’da Türkiye’nin direndiği gibi direnin!
15 Temmuz darbe girişiminde liderimiz bizi terk etmedi! Nefsim demedi, milletim dedi! Dış istihbarat servisleri İran’da Suriye’dekine benzer bir kıyameti tetiklerken, Ruhani de kendi can güvenliğini değil, milletini düşünmeli!
15 Temmuz darbe girişiminde farklılıkları ne olursa olsun fert fert tüm Türk milleti, Cumhurbaşkanı işaret ettiği vakit hemen direnişe geçti! İran halkı da bu darbeye karşı farklılıkları ne olursa olsun, sağına soluna bakmadan aynı safta direnmeli!
Bu dik durmak için son şansınız olabilir! Her an işgalci İsrail sizi kuklası haline getirebilir!
Her an Trump, kasırgalarla zarara uğrayan ekonomisini ayağa kaldırmak için İran’ın şah damarına yapışabilir!
Bakın ve görün! İran sokakları cayır cayır yanarken en çok onlar ellerini ovuşturuyor! En çok İsrail ve ABD seviniyor!
Terörist Netanyahu, resmi Twitter hesabından yayınladığı videoda bakın ne söylüyor? “İran rejimi, İranlılar ve İsrailliler arasında nefret uyandırmaya çalışıyor. Başaramayacaklar. Bu rejim nihayet düştüğünde -ve bir gün olacak- İranlılar ve İsrailliler bir kez daha harika arkadaşlar olacak. İran halkının özgürlük arayışında başarılar dilerim.”
Terörist İsrail sevici Trump da farklı düşünmüyor! O da sosyal medyadan yaptığı açıklamasında, “İran halkı sonunda gaddar ve yozlaşmış İran rejimine karşı harekete geçmeye başladı. Başkan Obama’nın akılsızca verdiği para terörizme ve onların ‘ceplerine’ girdi. İnsanların çok az gıdası var, enflasyon yüksek ve insan hakları yok. ABD, yaşananları izliyor.”
Terörist ABD ve İsrail İran’da darbeye kalkıştıysa, bize bu işgalcilere karşı İran’ı desteklemek yakışır!
Eğer bir saf tutacaksak, o saf terörist İsrail ve ABD’nin karşı safı olmalıdır!
Darbeci emperyalistlerle aynı safta olmak namussuzluktur çünkü! Eğer bir rejim değişikliğine ihtiyaç varsa, bu karar darbeci mihrakların değil, İran halkının özgür iradesiyle yapılmalıdır! Eğer ille de bir rejim değişikliği gerekiyorsa, İran milleti bunu sokaklarda kör dövüşüyle değil, demokratik yollarla, sandıkta sağlamalıdır!
Şimdi önünüzde iki seçenek var!
Ya dik duracak ya da eğileceksiniz!
Ya ayağa kalkacak ya da gömüleceksiniz!
Ya tarih yazacak ya da tarih olacaksınız!
Ya var olacak ya da yok olacaksınız!
Ya izzetli ya da zelil olacaksınız!
Ya özgür ya da esaret altında yaşayacaksınız!
Kararınızı verin!
Türk milletini örnek alın!
Darbecilere karşı bu millet direndiyse, siz de direnebilirsiniz!
Bu millet eğilmediyse, siz de dik durabilirsiniz!
Terörist İsrail ve ABD’ye karşı direnin!
Tribün dostları, bize yapılan 15 Temmuz darbesinde de ABD ile iş birliği içerisine girdiler! Allah Kerim deyin ve iman kuvvetiyle direnin!
Erdoğan gibi “bize Allah yeter” deyin!
Bedeli ne olursa olsun asla bu şer ittifaka eğilmeyin!
Yorum Yazın