Dumankaya'nın FETÖ'nün kurumlarına yaklaşık 50 milyon lira bağışta bulunarak nakit akışı içerisine girdiği, FETÖ'yü finanse ettiği tespit edildi

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu Savcısı Hüseyin Önelge tarafından hazırlanan 496 sayfalık fezlekede, Dumankaya Şirketler Grubu'na sulh ceza hakimliği kararıyla kayyum ataması yapıldıktan ve TMSF'nin yönetimi almasından itibaren TMSF bünyesinde oluşturulan denetim ekibi tarafından 3 Nisan 2016'da silindiği belirtilen dijital materyallerden geri getirilebilenlerin incelenmesi sonucu düzenlenen ön rapora yer verildi.

Dumankaya Şirketler Grubu tarafından 2012-2016 yılları arasında gerek taşeron firmalardan alınan çekler gerekse doğrudan kendileri tarafından FETÖ'nün kuruluşlarından olan ve OHAL kapsamında çıkarılan KHK ile kapatılan Endaze isimli derneğe 76 bin 643 lira bağışta bulunulduğu belirtildi.

Fezlekede, şirketlerin aynı şekillerle Feza Gazetecilik AŞ'ye 2012-2016 yılları arasında 3 milyon 294 bin 259 lira bağış, kayyum ataması yapılan Kaynak Holding şirketlerinden olan Işık Medya Planlama Pazarlama Reklam Film Sanayi Ticaret AŞ'ye 2013-2015 yılları arasında 791 bin 946 lira para havalesinin bulunduğu aktarıldı.

FETÖ'nün yayın organlarından Meydan Gazetecilik AŞ'ye 2015-2016 yılları arasında 52 bin 558 lira para havalesinin bulunduğu belirtilen fezlekede, Kaynak Holding şirketlerinden Sürat Bilişim Turizm Organizasyon Hizmetleri ve Sürat Kargo isimli şirketlere 233 bin 686 havalenin bulunduğu, Taraf Gazetecilik AŞ'ye de 2014 yılında 3 bin 360 lira havalenin olduğu bilgisi verildi.

Fezlekede, Kaynak Holding şirketlerinden olan ve FETÖ'nün önemli organizasyonlarını yapan Nüans Turizm'e 2015-2016 yıllarında 6 bin 606 lira, 2014-2016 yılları arasında FETÖ'nün kuruluşlarından olan ve KHK ile kapatılan Vifak Sanayici ve İş Adamları Derneği'ne (VİSİAD ) 46 bin 610 bağışta bağışta bulunulduğu, Yerel Zaman Yayın Tanıtım Şirketi'ne 2013-2016 yılları arasında 379 bin 836 lira havalenin olduğu kaydedildi.

FETÖ'nün haber kuruluşlarından olan kapatılan Cihan Haber Ajansı'na 2014-2015 yılları arasında 80 bin 450 lira para akışının bulunduğu kaydedilen fezlekede, aynı şekilde Cihan Medya'ya 2014-2016 yılları arasında 12 bin 691 lira para akışının bulunduğu belirtildi.

- "FETÖ'nün amiral gemisi Samanyolu TV'ye bağış"

Fezlekede, FETÖ'nün yayın organlarından ve "amiral gemisi" olarak bilinen Samanyolu TV'ye 2012-2013 yılları arasında 30 bin 152 lira para akışının bulunduğu belirtilerek, bağış ve yardımlar butonuyla 2010-2015 yılları arasında 421 bin 226 lira para akışının bulunduğu, FETÖ'nün üniversitelerinden olan ve KHK ile kapatılan Süleyman Şah Üniversitesi'ne ise 2010-2015 yılları arasında toplam 30 milyon 845 bin 102 lira para aktarımının olduğu bildirildi.

Yine FETÖ'nün üniversitelerinden olan ve KHK ile kapatılan Fatih Üniversitesi'ne 2011'de 306 bin lira bağış adı altında para akışının olduğu belirtilen fezlekede, Kimse Yok mu Derneği'ne 2012'de 370 bin lira, Tahsin Eğitim Derneği'ne 2016'da 155 bin lira para akışının bulunduğu belirtildi.

Fezlekede, "2010 ile 2016 yılları arasında Dumankaya Şirketler Grubu'nun FETÖ'nün derneklerine, şirketlerine, üniversitelerine ve diğer kurumlarına yaklaşık 50 milyon lira bağışta bulunarak nakit akışı içerisine girdiği, FETÖ'yü finanse ettiği tespit edilmiştir." denildi.

- "Deşifre olan FETÖ'cülerin istihdam merkezi olarak kullanılmış"

İncelemelerde, 2014'e kadar Türk Hava Yolları'nda, Bank Asya'da ve Kaynak Holding'te çalışıp 17/25 Aralık olayından sonra ayrılanların bir şekilde Dumankaya Şirketler Grubu tarafından istihdam edilmesi hususunun ise dikkati çekici bulunduğu belirtilen fezlekede, Dumankaya Şirketler Grubu'nun 17/25 Aralık olayından sonra deşifre olan ve işten atılan FETÖ elemanlarının istihdam merkezi olarak kullanıldığı vurgulandı.

Fezlekede, Dumankaya Şirketler Grubu Yönetim Kurulu üyelerinden olan Semih Serhat Dumankaya'nın, yine yönetim kurulu üyesi olan ablası Ayla Dumankaya Pirinççi'ye Amerika'dan 19 Kasım 2014'te gönderdiği bir mailde, "Amerika'da cemaat mensuplarının eziyet çektiklerini, 17/25 Aralık olayından sonra zorlandıklarını, himmet işini kafaya taktığını, Amerika'da kendileri için çok önemli kültür merkezi yaptıklarını, babaları Halit Dumankaya'ya biraz daha gaz vererek Dumankaya ailesine yakışır şekilde himmet vermesini sağlamasını istediği, Türkiye'de yurt yapımından Amerika'daki kültür merkezinin çok daha önemli olduğunu, yakında hoca efendinin (FETÖ elebaşı) yanına gideceğini, himmetleri direkt hoca efendiye götüreceğini" söylediği yer aldı.

Mailin, 17/25 Aralık olayından takriben 11 ay sonra yani Türkiye'de ve dünyada FETÖ'nün faaliyetlerinin ve işlemlerinin deşifre olmasından sonra yazılmasının manidar olduğu vurgulanan fezlekede, denetim raporunda 2006'dan 2016'ya kadar Dumankaya Şirketler Grubu'nun her kademesinde normal ticari şirketlerde görünmeyecek şekilde, sanki bir hayır kurumu gibi vacip, sadaka, akika gibi kurban çeşitleri ile öküz, tosun, sığır ve koyun gibi kurban türleri ile kimin kim adına ne kadar kurban kesileceğine dair yığınla listelerin bulunduğu, bunun ise ticari işleyişle izah edilmesinin mümkün olmadığı kaydedildi.

- "Sırtını FETÖ'ye yaslayan şirket"

Fezlekede, şunlar kaydedildi:

"2000'li yıllardan sonra FETÖ'nün bir kendi sermayesi ile kendi elemanlarına kurdurduğu şirketler vardır (Kaynak Holding ve Dünya Pazarlama gibi) bir de mevcut durumlarından faydalanarak FETÖ'nün içine girdiği şirketler vardır. Bir üçüncüsü de o dönemlerde bürokraside ve tüm alanlarda güçlü olan FETÖ'nün gücünden yararlanmak isteyip onların içine girmemekle birlikte FETÖ ile hareket eden, ona yardımda bulunan ve onun bürokrasi hegemonyasından istifade eden yani sırtını FETÖ'ye yaslayan şirketler de mevcuttur. Dumankaya Şirketler Grubu da ikinci ve üçüncü grubun karışımı olan şirketlerdendir.

Bu şirketler grubu ve yetkilileri yani Dumankaya ailesi, 1990'lı yıllardan itibaren FETÖ ile zaten iç içe oldukları için bir araya gelmeleri zor olmamıştır. Hiçbir ticari şirket kendi lehine olmayan bir durum nedeniyle taşeronları ve alacaklılarıyla kötü duruma düşmek istemez. Fakat Dumankaya Şirketler Grubu FETÖ'ye borçlu olduğunu hissettiği için bilfiil kayyum ataması yapılıncaya kadar FETÖ'ye finansman sağlamaya devam etmişlerdir. Zaten Halit Dumankaya 15 Temmuz'dan sonraki basın bildirisinde farkında olmadan bunu itiraf etmiştir. İhbarlar, beyanlar ve kayıtlar da bu tezi kesinlikle doğrulamaktadır."

Dumankaya Şirketler Grubu'nun her kademesinde açık, gizli ya da örtülü olarak himmet, burs ve kurban parası toplama işi yapıldığı kaydedilen fezlekede, "Dumankaya Holding, ilk başlarda bir aile şirketi olarak kurulmuşsa da daha sonra 2000'li yılların başından itibaren eskiden cemaat ve hizmet diye bilinen FETÖ'nün güdümüne girmiş ya da girmek zorunda kalmıştır. Bu holding beyanlara ve elde edilen belgelere göre 2016 yılında dahi örgüte himmet, kurban ve burs toplamaya, müşterilerini zorlamaya devam etmiştir. 5 bin civarında Dumankaya çekinin örgütün hesaplarında bulunması kesinlikle tesadüfi değildir. Bir plan dahilinde sistematik olarak hareket etmişlerdir." ifadelerine yer verildi.

Fezlekede, Uğur ve Barış Değer Dumankaya'nın, FETÖ'nun vakıf ve derneklerinde yöneticilik yapmalarının ticari olarak geçiştirilebilecek bir durum olmadığı ifade edildi.