Sabah gazetesi yazarı Dilek Güngör, ekonomik kriz tellallarının maskesini düşüren bir yazı kaleme aldı. Güngör, "Bugün patlar", "yarın patlar", "şimdi patlayacak" dedikleri dolar bir türlü artmıyor. Yaptıkları tahminler çöp oldu. Bugüne kadar hep faiz indiğinde doların uçup, kaçacağına milleti inandırıyorlardı. Şimdi müthiş (!) ekonomik analizleri de çöktü. Faiz düşüyor, dolar da iniyor. Bunların kozmetikleri sapır sapır dökülüyor. Baktım, dün Merkez Bankası'nın faizleri 3.25 puan indirmesine rağmen dolar ve euro düşmeye başlayınca, kuyruğu dik tutma gayretine girmişler. 'Günü kurtarıyorlar', 'Bu son barutları', 'Kozmetik düşüş' diyerek yine vatandaşı gazlamaya çalışıyorlar." ifadelerini kullandı..
Sabah gazetesi yazarı Dilek Güngör, ekonomideki son gelişmelere ilişkin dikkat çeken bir yazı kaleme aldı. Ekonomik kriz yaygarası koparanların tahminlerinin çöp olduğunu vurgulayan Güngör, Analizleri siyasi sosla yapıp, makro ekonomideki gelişmelere kulak tıkarsanız, küresel gelişmeleri görmezden gelirseniz olacağı budur. Valla ben onların yerinde olsam, tası tarağı toplayıp, bu işleri bırakıp, Ege'de bir sahil kasabasında manav açarım." dedi.
Dilek Güngör'ün Sabah gazetesindeki yazısı şöyle:
Hepsi afalladı! Öyle ya, ezberlerinin dışında bir şey oluyor.
"Bugün patlar", "yarın patlar", "şimdi patlayacak" dedikleri dolar bir türlü artmıyor. Yaptıkları tahminler çöp oldu. Bugüne kadar hep faiz indiğinde doların uçup, kaçacağına milleti inandırıyorlardı. Şimdi müthiş (!) ekonomik analizleri de çöktü. Faiz düşüyor, dolar da iniyor. Bunların kozmetikleri sapır sapır dökülüyor. Baktım, dün Merkez Bankası'nın faizleri 3.25 puan indirmesine rağmen dolar ve euro düşmeye başlayınca, kuyruğu dik tutma gayretine girmişler. 'Günü kurtarıyorlar', 'Bu son barutları', 'Kozmetik düşüş' diyerek yine vatandaşı gazlamaya çalışıyorlar.
***
Yahu defalarca yazdım.
Analizleri siyasi sosla yapıp, makro ekonomideki gelişmelere kulak tıkarsanız, küresel gelişmeleri görmezden gelirseniz olacağı budur.
Valla ben onların yerinde olsam, tası tarağı toplayıp, bu işleri bırakıp, Ege'de bir sahil kasabasında manav açarım.
***
Daha durun...
Asıl siz küresel merkez bankalarının hamlelerinden sonra neler olacağını düşünün. Avrupa Merkez Bankası (ECB) indirimi yapıp, tahvil alım programına başladı. Haftaya da Amerika Merkez Bankası'nın (Fed) 25 baz puanlık indirim yapması bekleniyor. Bu, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere pozitif yansıyacak.
Haa, şimdi hep bir ağızdan "ekonominin düzelmesi için Fed veya ECB'ye mi bel bağladınız" diye saldıran olursa ağzına kürekle vurun!
***
Niye biliyor musunuz?
Çünkü, bugün böyle diyenler, geçmişi unuttuğumuzu düşünüyor.
Bugün peşinden koştukları Ali Babacan ve avanesi, Fed'in, ECB'nin parasıyla Türkiye'de sanal refah dağıtırken sesleri çıkıyor muydu? Ülkeye bol para gelirken "Yapısal reformları yapın" diye bas bas bağırıyorlar mıydı? O dönemde lobilerin kucağında oturan ekonomi yönetimine "Üretim olmazsa Türkiye biter" diyebiliyorlar mıydı? Elinde marj olmasına rağmen aylarca ekonomiyi yüksek faiz cenderesinden çıkarmayan Durmuş Yılmaz'a laf etmişler miydi? Ben, kozmetikleri dökülen bu arkadaşların hiçbir zaman böyle sorular sorduğunu duymadım. O yüzden, hepimiz eğri oturalım, doğru konuşalım.
Haa, yeni siyasi partilerde ikbal arayışına girdiyseniz, onu bilemem...
Yorum Yazın