Milli Nizam Partisi'nden beri Necmettin Erbakan'ın yakın yol arkadaşı ve Saadet partisi kurucusu Hasan Aksay ile birlikte saadet partisinin önde gelen isimleri, Ekrem İmamoğlu'na destek vermenin ağır sonuçları olacağı konusunda partilileri uyardı.
Dönen büyük şaibelerin ortaya çıkmasıyla 23 Haziran'da tekrarlanmasına karar verilen İstanbul seçimlerine ilişkin Hasan Aksay, Saadet Partisi'ne önemli uyarılarda bulundu.
İstanbul'un kaderini belirleyecek 23 Haziran'daki yerel seçimler öncesinde Milli Nizam Partisi'nden beri Necmettin Erbakan'ın yakın yol arkadaşı ve Saadet Partisi kurucusu Hasan Aksay ile birlikte saadet partisinin önde gelen isimleri, Ekrem İmamoğlu'na destek vermenin ağır sonuçları olacağı konusunda partilileri uyardı. Partilerin değil davanın önemine dikkat çeken konuşmacılar, particilik anlayışıyla yarın büyük pişmanlıklar olacağını söyledi.
"Harıl harıl Müslüman oluyorlar"
Üsküdar Bağlarbaşı Kültür Merkezi'nde yapılan toplantıya, eski İçişleri Bakanı Hasan Aksay, Şevki Yılmaz, Orhan Töz, Prof. Dr. Yüksel Çavuşoğluve Sadi Şener katıldı. 1969 yılından beri Erbakan'la birlikte yol arkadaşı olduklarını vurgulayan Hasan Aksay, "Devletlerin üç dönemi vardır. Diriliş, güçlü olduğu dönem ve çöküş dönemleri. Diriliş dönemlerinde her istediğini tam anlamıyla yapamaz. Eskiden Herkes kimimin ne olduğunu biliyordu. Şimdi dost düşman fark edilmiyor. Düşmanım bana daha çok iltifat ediyor. Başıma ancak bir bela gelecek ki ancak o zaman dostumu düşmanımı anlayacağım diyor Jan Jaque Rousseu. Bir yerde bir sakatlık oldu diye hemen orayı karalamamak lazım. Bugün Müslümanlar 20. Yüzyıl başında 300 milyon Müslüman vardı. Bugün 1 milyar 800 milyon.. Dünya nüfusu 2 kat bile artmamış. Harıl harıl dünyada Müslüman oluyor. Müslüman olduğu gün kuvvetli Müslüman oluyor" dedi.
"1969'da herkes kardeşti"
12 Eylül darbesinden sonra Recep Tayyip Erdoğan'ın da yer aldığı birçok kişiye avukatlık yaptığını belirten Orhan Töz de, "Her partinin seçimlere katılma hakkı var. İstediğiyle ittifak yapar. Ama bu seçim vaziyet değişti. Ben o kişiye İmamoğlu demekten imtina ediyorum. 31 Marttan sonra maske düştü. Karşısında bir Binali var. Bu toplantıyı tertip etmemizin sebebi, bu meseleyi karşılıklı bir görüşelim diye toplandık. Müslümanın sağlam yere sırtını dayaması lazım. Tıpkı Hz. İbrahim'in ateşe atılırken Allah'a sığınması gibi. 1969'da başlayan harekette herkes kardeşti. Hepimiz yan yanaydık. Ama bu particilik taassup bizi mahvetti" diye konuştu.
"Parti değil, dava önemlidir"
Partilerin değil davanın önemli olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Yüksel Çavuşoğlu ise, "Eksi sonsuzdan artı sonsuza kadar sürecek olan bir dava var. Bu hep sürecektir. Bu süre içinde farklı zamanlarda Selçuklu, Osmanlı gibi devletler hizmet yapacaktır. 17 yıldan beri yakaladığımız bu hizmet noktasında üzerimize düşeni yapmak zorundayız. Benim için parti önemli değildir. Dava önemlidir. Kim bu davaya hizmet ediyorsa onunla hareket ederiz" dedi.
"Erbakan hocamızı mahkum eden partiye nasıl oy vereceksiniz"
"Öfkeyle kalkan zararla oturur" diyen Şevki Yılmaz, "Pireye kızarak vatan yorganını oylarla yakmamalıyız. Biz partiyi değil Türkiye'nin geldiği noktayı destekliyoruz. Çok ağır bedeller ödedik. Lütfi doğan hocam Recai kutan da bizimle aynı görüşle.. Particilikle bir yere varamayız. En büyük parti Türkiye'dir. En büyük ırk Türkiye'dir. Vatan olmazsa parti olur mu. Hırslarımızla bu vatanı bölecek gemiyi korsanlara teslim edersek şehitlerimizin yüzüne nasıl bakacağız. Erbakan hocamızı mahkum eden partiye nasıl oy vereceksiniz" diye konuştu.
Yorum Yazın