Başını FETÖ, PKK, DHKP-C, MLKP’nin çektiği olaylara; ABD, BM, AB, Yunan ve Siyonist lobiden de destek açıklamalarının gelmesi, Boğaziçi Üniversitesi’nde kümelenen şer konsorsiyumunu gözler önüne serdi. Uzmanlar; dövizin düşmeye başladığı, prestij projelerin hayata geçirildiği, salgına karşı sağlık sisteminin dimdik ayakta durduğu dönemde provokasyonu manidar buldu...
Meşru zeminde Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör atanmasını manipüle ederek milli iradeye meydan okuyan marjinal gruplara gelen küresel destek, meselenin güçlenen Türkiye’yi engellemek olduğunu gözler önüne seriyor. FETÖ, PKK, DHKP-C ve MLKP gibi eli kanlı örgütler eylemlerde ön sırada yer alırken, ABD, BM, AB, Rum ve Siyonist lobiler de provokatif gösterilere destek veriyor. Akit’e konuşan uzmanlar ise Boğaziçi’nde şer ittifakının kurulduğu ve hedefin güçlenen Türkiye’yi tökezletmek olduğunu belirtiyor.
Üniversitede Fetövari yapı
Siyaset Bilimci ve Araştırmacı yazar Ercan Çifci, “Boğaziçi Üniversitesi’nde paralel bir yapı var. Hatta bu yapının büyük parçası Üniversite’nin dışında. Buradakiler bu paralel yapının sadece akademik oyuncuları. Erdoğan, bunların inlerine girebilmek için bir hamle yaptı. İnleri elbette Boğaziçi Üniversitesi değildi. Oraya yuvalanmış bir çete vardı: devşirebildikleri Anadolu çocuklarını kariyer sahibi yaparken devşirmediklerini aptallaştırarak ve bir takım boş ümitler vaad ederek bir peçete gibi kullanıyorlardı. Başkan buna dur dedi ve bu işleyişe bir çomak soktu. Ses Amerika’dan geldi, Yunan’dan geldi, BM’den geldi. İçteki ihanet şebekeleri kudurdu” ifadelerini kullandı. Boğaziçi’ndeki olayların bir avuç espiyonaj elemanı tarafından kışkırtıldığını kaydeden Çifci, şöyle devam etti: “Ancak bu akademik oyuncular şer odaklarını örgütlemede, devlete ve beğenmedikleri iktidara karşı halkı kışkırtmakta profesyoneller. Ne kadar şer odakları varsa Siyonistinden PKK’lısına, homoseksüelinden DHKP-C’lisine, FETÖ’cüsünden ateistine kadar topluyor devlete karşı örgütlüyordu. Bunları gören duyan Anadolu insanı Başkanın arkasında sımsıkı kenetlendi. Şimdi ise Başkanın bu çeteyi dağıtmasını bekliyor.”
Boğaziçi üs haline gelmiş
Siyaset Bilimci ve Hukukçu Ferhat Çakır, “Dış güçler, güçlenen Türkiye’nin önü alınmazsa başlarına bela olacakların gördüler. Bunun için Gezi’yi, 17/25 Aralık kumpasını ve FETÖ’cü 15 Temmuz darbe girişimini denediler. Şimdi de Boğaziçi üzerinden aynı kalkışmayı sürdürüyorlar. Boğaziçi olayların Türkiye’yi dizayn etmek isteyenlerin üssü haline gelmiştir” dedi. Meselenin sadece bir rektör ataması olmadığını kaydeden Çakır, “Dış dünyaya bu mesele bir meşruiyet kriziymiş gibi yansıtılıyor. Bu sayede de meseleyi manipüle ediyorlar. Türkiye’de şu an döviz düşme trendine girdi. Geleceğe dönük adımlar atılıyor. Bakıyorsunuz yasal, meşru bir atama üzerinden kaos tohumları ekmeye çalışılıyor” şeklinde konuştu.
Kaynak:yeni akit
Yorum Yazın