Zekeriya Say'ın köşe yazısı
Prof. Dr. Bahadır Erdem.
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı.
Dört ay önce gerçekleşen İYİ Parti 2. Olağan Kurultayı’nda, Meral Akşener’in delegeden “olmazsa olmazım” diyerek oy istediği dört GİK adayından birisi.
TV ekranlarındaki yorumlarıyla ve ılımlı bir hukuk profesörü görüntüsüyle tam bir beyefendi profili çiziyor.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde ders verdiği 850 öğrencisine tanesi en az 5 lira olan sürpriz yumurtalardan ısmarlamasıyla ve 450 kadar öğrencisini kendi cebinden yaklaşık 20 bin lira ödeyerek final sınavlarından önce tiyatroya götürmesiyle epey takdir kazanmışlığı var.
Erdem, şöhretini bunlara borçlu değil elbette.
Kendisi, 1999’da devlet tarafından el konulan 5 bankanın üçünün eski Genel Müdürlüğünü yapan Mehmet Sami Erdem’in biricik oğlu.
Verdiği problemli kredilerden dolayı Vakıflar Bankası Genel Müdürlüğü’nden kovulan İP’li Erdem’in babası, Yaşarbank, Yurtbank ve Egebank’ın genel müdürlüğünü de yaptı. Murat Demirel’in Egebank’ı satın alışında aracılık yaptığında edindiği yüzde onluk hissesi ve Ali Balkaner’e ait Yurtbank’taki yüzde 10’luk ortaklığından dolayı babasının ismi “Yüzde 10 Sami”ye çıkmıştı.
“Yüzde 10 Sami”nin, banka batırmanın yanı sıra, eşinin ve akrabalarının mevduatına özel faiz uygulayarak, çalıştığı özel bankaları dolandırdığı iddia edilir.
Öyle ki, eşi Bingül Erdem ile ilgili ididalar da, analtılamayacak kadar çoktur..
“Yüzde 10 Sami”, İP’in Genel Başkan Yardımcısı olan oğlu Bahadır Erdem’den hukuki destek aldı mı bilinmez ama Egebank davasında Murat Demirel ile birer yıl hapis ve bir milyon 520 bin lira para cezasına çarptırıldığı halde, tesadüf bu ya dava dosyasının kaybolması sayesinde zamanaşımından yırtmıştı. Kaybolan dosya ise 2 yıl sonra ortaya çıksa da iş işten geçmişti.
“Yüzde 10 Sami” hakkında, tedavi sebebiyle gittiği ABD’de FETÖ elebaşı Gülen’le randevulaştığı iddia edilmişti.
Tabii, FETÖ’den yargılanan Adana Ticaret Borsası eski Başkanı Muammer Çalışkan’ın da öz be öz dayısı olduğu dolaşan iddialar arasındaydı.
Sırf bu iki iddia için İP’li Erdem’in babası “Yüzde 10 Sami”nin “FETÖ” ile bağlantısı olduğunu iddia edecek değilim.
Fakat!..
Meral Akşener’in “Genel Başkan Yardımcısı” olan oğlu Bahadır Erdem, teröristbaşı Fetullah Gülen’e methiyeler düzdüğü tweetleriyle…
Ve…
15 Temmuz gecesi yayınladığı “Sokağa çıkmayın” mesajıyla, hakkında epeyce konuşulan birisi.
Türk yargısını ilgilendiren bu kısmı geçersek, İP’li Erdem, HDP’li Leyla Zana’yla ile ilgili yaptığı sosyal medya paylaşımlarıyla da dikkat çeken bir isim.
Erdem’in son vukuatı ise kendisini “Milliyetçi” addeden ve genel başkanı “Hacı” olmakla övünen bir partinin genel başkan yardımcısı sıfatıyla, canlı yayında, terörden tutuklu yargılanan HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın “serbest bırakılmasını” istemesi oldu.
Doğrusu, yıllarca “Milletlerarası Özel Hukuk Anabilim Dalı” öğretim üyesi sıfatıyla amfileri ağzına kadar dolu öğrencilerine, “vatandaşın devlete karşı tek görevinin sadakat bağı ile bağlanması” olduğunu anlatmış bir hukukçunun, Demirtaş gibi birinin serbest bırakılmasını istemesini garipsedim.
Bazı İYİ Partililer de benim gibi düşünmüş olmalılar ki partilerinin genel merkez binasının önüne kadar gidip Erdem’in istifasını istediler.
Demek ki seslerini duyan olmadı ki, Erdem hâlâ görevde…
•
Yazının buraya kadar ki kısmı Erdem’in partisini ve Türk yargısını ilgilendiriyordu.
Şimdi geldik beni ilgilendiren kısmına..
Hayır.
İleride İYİ Parti’ye oy vermek gibi bir niyetim olmadığından, Erdem’in dolandırıcılıkla suçlanan bir babanın oğlu olması veya Demirtaş’a özgürlük istemesi umurumda bile değil.
Beni ilgilendiren, “beyefendi görünümlü” bu adamın faaliyetleri…
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi ve Aile Hukuku Derneği Başkanı olan Prof. Dr. Bahadır Erdem, 26 derneğin oluşturduğu Çocuk Hakları Platformu Hukuk Komitesi Başkanlığı görevini de yürütüyor.
İşbu Erdem, 28 Şubat döneminde kendisine “Bakanlığın önüne kazık diker oturturum” mesajı gönderen dönemin cuntacı bir generalini, ““Kazıklı Voyvoda da eşcinseldi” diyerek, kazığa oturmuştan beter eden Meral Akşener’in partisinde, hiç çekinmeden rahatlıkla eşcinsel savunuculuğu yapıyor oluşuna bir türlü aklım almıyor.
Tabii, Meral Akşener’in, “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” dayatmasıyla eşcinsel sapkınlığı normalleştirmeye çalışan Ekrem İmamoğlu’na destek vermesini de aklım almıyor ama o ayrı bir yazı konusu.
Her neyse…
Diyanet İşleri Başkanı Sayın Ali Erbaş, verdiği hutbede eşcinselliğin ayetlerle haram olduğunu ısrarla Müslüman Türk ümmetine haykırırken…
Hacı Meral Abla’nın yardımcısı Prof. Erdem, eşcinselliğin doğuştan gelen ve saygı duyulması gereken bir özellik (!) olduğunu her fırsatta vurguluyor.
Ramazan ayında düzenlenen sözde “onur” adı altındaki sapkın yürüyüşe de destek veren İP’li Erdem, bununla yetinmeyerek kızının ta Amerikalarda eşcinsel sapkınların sözde onur yürüyüşüne katıldığını da çektiği videolarda sitayişle anlatıyor.
Eşcinselliği bir hak olarak gören İP’li abimiz, müftülerin nikah kıyma yetkisini ise “kurda kuzuyu teslim etmek” olarak yorumluyor.
Evet…
Hacı Meral Abla’nın kahvaltı sözü verdiği Selahattin Demirtaş’a özgürlük isteyen Prof. Dr. Bahadır Erdem, böyle biri..
Yarın öbür gün sandık başına gittiğinizde Meral Akşener’in başına taktığı başörtüsüne aldanıp, İYİ Parti’ye oy verecek olduğunuzda… Yalnızca Hacı Meral Akşener’e oy vermediğinizi unutmayın!..
Kaynak:yeni akit
Yorum Yazın