Engin Ardıç yazdı..''Tut ki..''
ttihatçılar'ın en büyük hatalarından ve en zayıf yanlarından biri, "hele bir iktidara gelelim gerisi kolay" zihniyetiydi.
Gerisi kolay değil, asıl ondan sonrası zordu.
Hürriyet istediler ama bu hürriyetle ne yapacaklarını da bilemediler. Anayasa ve Meclis'le iş biter sandılar. (Bugün de öyle sanıyorlar.) Yüz seksen derece politika değiştirdiler, özgürlük verme iddiasıyla gelip dikta kurdular.
Gerisini kolay sandıkları için de devleti batırdılar.
Oysa Atatürk, kuracağı yeni devlette neler yapacağını en başından beri çok iyi biliyordu.
***
Şimdilerde muhalefet garip bir "öfori", bir hezeyan halinde...
Umdukları yıkım olmadı, hükümet duvara toslamadı.
Ama onlar bir yandan "darbe, idam" gibi pislikleri ayyuka çıkarırken, bir yandan da "ileriye dönük" moral bozmaya çalışıyorlar.
Ekonomi yüzde 9 küçülecekmiş, ithalat ve ihracat dibe vuracakmış, turizm sıfırlanmış...
Peki çözüm?
Çözüm yok. Allah bilir.
Hele bir iktidara gelsinler, gerisi kolay!
Tut ki "bir şekilde" geldiler... (Son günlerin moda deyimi, "bir şekilde"...)
Bu işin altından nasıl kalkacaklar?
Hele bir Kılıçdaroğlu-Akşener- Davutoğlu-Karamollaoğlu "karma hükümeti"... Ucube bir koalisyon... Bir yamalı bohça... Başında da göstermelik bir Gül...
Ali Babacan'ın IMF'den alacağı krediye güveniyorlar.
Öyle ya, Babacan herhalde "bir şekilde" bu hükümette ekonominin başına geçecek...
Hani Özal'ın da 1980 yılında darbe hükümetinde görev aldığı gibi.
Bu neyi çözecek? Ayyuka çıkacağını söyledikleri işsizliğe çare bulmak için inanılmaz yatırım alanları mı açacaklar? (Kemal Bey'in ambalaj sanayii kentini hatırlayalım.)
Yoksa, eski bir Kemalist gözağrısı olan "otarşi" politikasına mı yönelecekler, kendi kendine yetme...
O zaman ithalatı ve ihracatı nasıl körükleyebilecekler?
***
Bu adamların sırtlarında yumurta küfesi yoktur.
Sorunlara hiçbir çözümleri de yoktur.
Bol keseden atıp tutmak kolaydır, onu bile yapamıyorlar.
Hele bir Tayyip Erdoğan gitsin gerisi kolay, diyorlar.
İttihatçılar bütün Ortadoğu'yu vererek imparatorluğu batırmışlardı.
Bunlar da güneydoğuyu vererek cumhuriyeti mi batıracaklar?
Ben size söyleyeyim: Kafalarının bir köşesinde "General de Gaulle'ün 1962 yılında Cezayir'i vererek batakta olan Fransız ekonomisini fişeklemesi" vardır...
İnanmıyorsanız açık görüş gününde Ahmet'e bir sorun.
Ona ulaşamazsanız Hasan Abi'ye de sorabilirsiniz.
***
Diyosuuun
"CHP'de hiç kimse darbeyi savunmadı, savunamaz da."
Kemal Kılıçdaroğlu
Ya da bunu diyosuuun
"Hükümet gidecek duvara toslayacak, biz oradan rant devşireceğiz gibi bir düşüncemiz olmadı."
Kemal Kılıçdaroğlu
Yorum Yazın