Erdoğan liderliğinde her geçen gün yükselen ve İslam’ın en güçlü kalesi olarak kabul edilen Türkiye’yi tarih sahnesinden silmek isteyen şer odakları yine sırt sırta verdi. Güçlenen Türkiye’den rahatsız olan Haçlı dünyası; Biden, Macron ve Erdmann aracılığıyla asıl hedefin Başkan Erdoğan’ı devirmek olduğunu dile getirirken, ipleri dışarda olan Türkiye’deki kuklaları da salgın sürecini manipüle etmek, kur operasyonlarına çanak tutmak ve terörü desteklemek suretiyle, ihanetlerine devam ediyor.
Yüz yıllar sonra Osmanlı misyonuyla tarih sahnesine yeniden çıkan, ayağına bağlanan prangaları bir bir söküp atan Türkiye’nin etrafında tam bir kuşatma planı yürütülüyor. Mısır, Suudi Arabistan ile Birleşik Arap Emirlikleri’ni kukla prensler ve yönetimler aracılığıyla dize getiren emperyalist Haçlı; Doğu Akdeniz, Libya, Suriye ve Ege’deki münhasır ekonomik bölge tartışmaları üzerinden Türkiye’yi döviz operasyonlarıyla boyun eğdirmeye çalışıyor. Seçim kampanyalarını “Erdoğan karşıtlığı” üzerine kuran Haçlı Batı, bazen Almanya bazen de ABD aracılığıyla emirlere boyun eğen eski Türkiye’yi özlediğini itiraf ediyor. Aklını ve iradesini ihanet şebekelerine kiralayan yerli işbirlikçileri de koronavirüs salgını, kur operasyonlara karşı geliştirilen her türlü direnç ve ekonomik hamleleri sabote etmek adına her gün yalan ve kara propaganda üretiyor.
Saldırıya rağmen tarih yazıyoruz
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Sakarya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu, şunları söyledi: “2. Dünya Savaşı bloklar arasında oluşmuştu. Benzer bloklaşmaya yeniden gidiliyor. Küresel baronlar karşımıza Fransa’yı sürdü. Fransa’nın ne hale geldiğini de tüm dünya gördü. Türkiye’nin karşısına rakip olarak sunulan tüm ülkeler bir bir kaybediyor. Avrupa Birliği, Türkiye’ye ambargo uygulayacaktı. Hani nerede ambargo? Kendileri çatladı, birlikleri bozuldu. Başkan Recep Tayyip Erdoğan, tüm saldırılara rağmen hem dik duruşuyla hem diplomatik mücadelesiyle tarih yazıyor. Uluçınar uyanmıştır.”
Aynı anda uyum içinde hücum!
Türkiye’nin hem içeriden hem dışarıdan ağır bir saldırıya maruz kaldığını hatırlatan İnsan Hakları Savunucuları Derneği (İHSD) Genel Başkanı Ali Akbaş, “Osmanlı’ya karşı kurulan cepheler bugün Türkiye’ye karşı kuruluyor. Dışarıdan ve içerinden saldırıların aynı anda bu kadar uyum içinde olması, aslında her şeyi gayet iyi açıklıyor. Hiç şaşmıyor. Dış politikada, terörle mücadelede ve iç güvenlikte taviz vermeyen Türkiye, Haçlı Batı’nın yıkıcı ve bölücü saldırılarına maruz kalıyor. CHP ve onunla hareket eden siyasi partiler de aynı süreç içerisinde Türkiye’nin milli mücadelesini vuruyor. Her fırsatta milli iradenin karşısında yer alan sol medya ise Türkiye’ye yönelik çok yönlü saldırının bir parçası olmuş durumda. Her gün utanmadan, kızarmadan yalan haberlerle jeopolitik açıdan son derece önemli ülkemiz, iç ve dış odaklarca enkaza çevrilmeye çalışıyor” açıklamasında bulundu.
Yorum Yazın