"Külliye'de bir CHP'li" yalanıyla siyasi rant peşinde koşan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, rezalet ayyuka çıkınca köşeye sıkıştı. Peki hatasını kabul etmeyi veya özür dilemeyi düşünmeyen, koltuğu bırakma ihtimalini ise hiçbir zaman değerlendirmeyen Kılıçdaroğlu bu rezaletten paçayı sıyırmak için ne yapacak? Sabah Gazetesi yazarı Engin Ardıç, Kılıçdaroğlu'nun izlemesi muhtemel olan yolu çarpıcı tespitlerle kaleme aldı.
İşte Sabah Gazetesi yazarı Engin Ardıç'ın bugün kaleme aldığı "Bir cacık olmaz" adlı köşe yazısı:
Rezalet ayyuka çıktığında Kılıçdaroğlu'nun önünde üç yol vardı.
Bir: Hatayı üstlenecek, özür dileyecek ve istifa edecekti.
Böyle bir ihtimal hiç kimsenin, hiçbirimizin aklından geçmedi. Çünkü adamı tanıyorduk.
İki: Bazı adamlarını "harcayıp" kendini kurtarmak, yani safra atmak yolunu seçecekti. Bugüne kadar birçok CHP üyesini böyle yok etmişti. Ama onlar kendisine karşı çıkmış kişilerdi, kendisini destekleyen siyasi çeteye niçin dokunacaktı ki?
Eh, dönüp bu sefer Muharrem İnce'yi partiden kovmak da herhalde rezaletin son perdesi değil, rezaletin katlaması olurdu...
Böyle de yapmayacağını biliyorduk.
Çünkü adamı tanıyorduk.
Üç: Süleyman Demirel'in bir zamanlar pek ustalıkla uyguladığı bir taktikle, meseleyi "çürümeye" bırakmak... Sağ kulağının üstüne yatmak... Hiçbir şey olmamış gibi yapmak... Birkaç gün geçince konunun küllenmesini, unutulmasını beklemek... Toplumun "balık hafızasına" güvenmek...
Bunu seçti.
Bunu seçeceğini de tahmin ediyorduk. Çünkü adamı tanıyorduk.
PEKİ ŞİMDİ NE OLACAK?
Peki şimdi ne olacak?
Bu mesele unutulacak ama nisan ayında yeniden ısıtılıp piyasaya sürülecek.
Kurultayda Muharrem İnce gene kendini ortaya atacak, esip gürleyecek ve kurultayı gene kazanamayacak.
Çünkü hem fırsatları cömertçe harcayan kötü bir politikacı, hem de o partiyi alıp sürükleyecek çapta bir politikacı değil.
"Mağdurluk" edebiyatıyla kurultay üyesi olunabilir ama partiye genel başkan olunamaz.
İnce'nin "sen git ben geleyim"den öte ortaya koyabildiği hiçbir şey de yok.
Kılıçdaroğlu gene partinin "garantili" genel başkanlığını elinde tutmak yoluna gidecek ve 2023 seçimlerinde İmamoğlu'nu aday gösterecek.
Peki sonra ne olacak?
Hiiiç. Tayyip Erdoğan kazanacak.
İmamoğlu da geldiği yere dönecek.
İhsanoğlu gibi.
Ya da Kemal Bey'in muhteşem deyimiyle Ekmeloğlu gibi.
İster misiniz onun MHP'ye geçtiği gibi, "solun lideri" de Yasin-i Şerif okuya okuya AK Parti'ye geçsin?
***
2028 SEÇİMLERİNDE KİMİ ADAY GÖSTERECEK?
Bendeniz asıl şunu merak ederim:
CHP'nin değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez diktatörü, asıl 2028 seçimlerinde kimi, kimin oğlunu aday gösterecektir?
Kendisi o tarihte seksenlik olacağına göre, genç birini, mesela yetmişlik birini bulsa iyi eder.
Amiralini sevdiğimin gazetesi şimdiden bunun üzerinde çalışmaya başlasın.
***
Gerçekten tilki gibi maşallah
Aleyna Tilki derler bir "ergen yıldızı" var, şarkı söylüyormuş, hiçbir şarkısını dinlemişliğim yok.
Bu kız geçen hafta bir "tüvit" atmış, demiş ki: "Bugün cumartesi, yarın pazar, öbür gün de pazartesi olacak."
Tam 34 bin mal ergen bunu beğenmiş, "layklamış"...
Evladım, keşke beni beğenseydiniz, ben size derslerinizde de yardımcı olurdum.
Yorum Yazın