Gezi provokasyonu sırasında, “Zulüm 1453’te başladı” pankartları açarak, İslam’a ve yüce dinimizin ‘fetih’ ruhuna kin kusan sapkın zihniyet, şimdi de Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ı hedef tahtasına koydu. CHP, HDP ve İP Erbaş hakkında ağır sözler kullanırken, azgın azınlığın tetikçileri HKP ve ADD, Ayasofya’daki hutbe hakkında suç duyurusunda bulundu. Erbaş’a sahip çıkan STK’lar ise, “Bu güruh, İslam’a ve Fatih Sultan Mehmed’e laf edemediği için, Diyanet işleri Başkanı’nı hedef aldı. Asıl dertleri Erbaş değil, İslam ile” dediler.
Türkiye’de dürüst medyayı yandaşlıkla suçlayan, AK Parti’ye gönül veren herkesi “tetikçi” diyerek itibarsızlaştırmaya çalışan azgın azınlığın siyasi temsilcisi ve medyası, nefrette sınır tanımıyor. Fatih’in emanetinin yeniden aslına dönmesinden dolayı öfke saçan Cumhuriyet ve Sözcü, Ayasofya Camii’ndeki hutbe üzerinden Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ı hedef göstermeye devam ederken, Ayasofya’nın ibadete açılmasını hazmedemeyen Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) ise 81 ilde suç duyurusunda bulundu.
‘Ali Erbaş yalnız değildir’
ADD’nin ‘laiklik’ vurgulu suç duyurusunda, Ali Erbaş’ın Cuma namazı kıldırmasını Mustafa Kemal’e borçlu olduğu iddiası yer aldı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Atatürk olmasaydı camilerin hiçbirinde ezan okunmazdı” diyerek tuhaf bir açıklama yaparken, milliyetçi geçinen İP lideri Meral Akşener de Ayasofya’nın Fatih Sultan Mehmet’in vakfiyesi olduğunu hatırlatan Erbaş’a yönelik galiz sözler sarf ederek, gerçek tıynetini ortaya koydu. 86 yıl sonra özgürlüğüne kavuşan Ayasofya’da ilk hutbeye kılıç geleneğiyle başlayan Erbaş’ın günlerce hedef gösterilip linç edilmesine ise çığ gibi tepki yağdı. Yüzbinlerce kullanıcı, sosyal medyada, #AliErbaşYalnızDeğildir etiketiyle paylaşım yaparak linç kampanyasının karşısında durdu.
Akbaş: İslam’ın kılıcı rahatsız etti!
İnsan Hakları Savunucuları Derneği (İHSD) Genel Başkanı Ali Akbaş, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’a yönelik saldırıların hazımsızlığın tezahürü olduğunu belirterek, “Cennet Mekan Fatih Sultan Mehmet’in vasiyeti hiçe sayılıp, Ayasofya 1934’te kapatılmıştır. 2020’de ise Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Ayasofya’mızı ibadete açmıştır. Batı’nın kılıcını modernlik olarak görenlerin İslam’ın kılıcından rahatsız olmaları çok normal. İstanbul’un Müslümanlar tarafından fethedilmesini ve Ayasofya’nın özgürlüğe kavuşmasını hazmedemiyorlar. Ayasofya’nın ibadete açılışı Müslümanlara verilen bir uyanış mesajıdır. Günlerdir hedef gösterilen Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın nezdinde aslında İslam’a saldırıyorlar. Bütün dertleri İslam’la. Ali Erbaş, Ayasofya’nın 86 yıl sonraki ilk hatibidir. Ali Erbaş Hoca, Ayasofya’da verdiği hutbesinde, bir Müslümanın dile getirmesi gereken şeyleri dile getirmiştir. Cenab-ı Hak, Ayasofya’nın özüne dönmesinden rahatsız olan ve Yunanistan ile aynı acıyı yaşayanların şerrinden bizleri korusun” açıklamasında bulundu.
İlhaner: Öfkeleri İslam’a
Selam Anadolu Hareketi Genel Başkanı Galip İlhaner ise “Kemalistler Ayasofya’nın ibadete açılmasını sindiremediler. Bunu Kemalizmin çöküşü olarak, Kemalizmin yenilgisi olarak görüyorlar. Kemalistler kelle istiyor. AK Parti ile MHP’nin arasını da bunun üzerinden açmayı hedefliyorlar. Ali Erbaş, Atatürk’ü kastetmediğini söylediği halde nefret saçıyorlar. Aslında öfkeleri İslami değerlere olduğu için bunu Müslümanları aşağılamak için bir fırsat olarak görüyorlar. Her olayı bir fırsata dönüştürmeye çalışıyorlar” diye konuştu. Azgın azınlığın tükenme noktasına geldiğini vurgulayan İlhaner, “Ayasofya’nın ibadete açılmasına olan destek % 90 civarında bu nesli tükenme noktasına gelen kartlar, laikleri panikletiyor. Ali Erbaş’ın istifa etmesini ya da görevden alınmasını talep ediyorlar. Bunu da laik Kemalistlerin bir başarısı olarak kutlamak istiyorlar. Ali Erbaş’ın arkasında durmak gerekiyor. Ali Erbaş’ı yalnız bırakmamak lazım. Bugün taviz verirseniz yarın ki adım, diyanetin tamamen kapatılması yönünde olacak” şeklinde konuştu.
Ayrım: Asıl hedef Fatih Han
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın okuduğu hutbeye kendilerince bir kılıf uydurduklarını söyleyen AK Parti İstanbul Milletvekili Şamil Ayrım, “Diyanet İşleri Başkanımız hutbesini okurken herhangi bir art niyet gütmemiştir. Ayasofya’nın 86 yıl sonra tekrar ibadete açılmasını hazmedemeyenlerin gündemi saptırmak için uydurdukları bir söylemdir. Malum Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u fethettiği günden bu güne kadar gelen bir hazımsızlık söz konusudur. Fatih Sultan Mehmet’e söz söyleyemedikleri için Diyanet İşleri Başkanımızın Ayasofya’da okuduğu hutbeyi bahane ederek saldırıya geçtiler. Burada asıl hedef Fatih Sultan Mehmet’tir. Yunanistan ve onun Türkiye’de bulunan uzantıları bu olayı deşmeye çalışıyor. Ancak biz ne atalarımıza, ne mirasımıza, ne de bu ülkeye görev yapan hiç kimseye laf ettirmeyiz” dedi.
“Piskopos kadar olamıyorlar”
AK Parti İstanbul Milletvekili Hasan Turan, “Ayasofya açılırken millet olarak bu sevinci, bu heyecanı hep birlikte yaşarken birileri yine bu sevince gölge düşürmek istiyor. Tarihin gidişatını değiştirecek nitelikteki bu kararı küçümsemek, itibarsızlaştırmak hatta eleştirmek, ‘bana ne faydası var’ diye bayağılaştırmak açıkça tarihine, milletine, ecdadına ve topraklara yabancılaşmanın tezahürüdür. İstanbul’un fethinin sembolü olan Ayasofya 86 yıl sonra ibadete açılmasını gölgelemek için başta CHP olmak üzere onların peşine takılan kimi çevrelerin her zaman yaptığı gibi Kemalizm ve hilafet üzerinden tartışmaları devreye sokması komiktir. Anlaşılan bizim ‘artık eskide kaldı, eski Türkiye’de kaldı’ diye düşündüğümüz alışkanlıklar yeniden nüksetmişe benziyor. Milletimiz bu tip tartışmalara prim vermedi, vermeyecektir. Milletimizin adeta umre ziyareti yapar gibi otobüslerle, kafileler halinde Ayasofya’yı ziyareti bunu kanıtlamaktadır. Ayasofya’nın aslına uygun olarak ibadete açılması sosyal medyada da izlediğimiz gibi Yunanlı Piskopos tarafından bile olumlu ve yerinde bir karar olarak dile getirilirken, kökü dışarıda olan zihniyetlerin milletimizin heyecanına, sevincine gölge düşürmek için saçma gündem oluşturma gayretleri manidardır. Bir Yunanlı Piskopos kadar bile olamıyorlar” değerlendirmesinde bulundu.
“Maksat toplumu bölmektir”
Diyanet-Sen Genel Başkanı Mehmet Ali Güldemir ise şunları söyledi, “Ayasofya’nın yeniden ibadete açılmasını bir türlü içlerine sindiremeyenler Diyanetimize, Diyanetimizin başkanına saldırı dilini kullanarak karalama kampanyasına girişmişlerdir. Aslında maksat Atatürk ve dindarlık üzerinden toplumu germek ve bölmektir. Topluma zehirli bir hava pompalanıyor, daha önce defalarca işlediği görülmüş laik-dindar fay hattını harekete geçirmek için provokasyon peşinde olanlara bu millet fırsat vermeyecektir. İslam’a ve Müslümanlara saldırmayı kendilerine görev edinen bu insanlar, Diyanet İşleri Başkanımız Ali Erbaş’ın hutbesini bahane ederek belli söylemlere giriştiler. Ali Erbaş hocamız hutbesinde kimseyi hedef göstermemiştir, kimseye gövde gösterisi yapmamıştır. Bu saldırıların hedefinde aslında Fatih Sultan Mehmet vardır. Erbaş hocamız üzerinden aslında ona saldırıyorlar” şeklinde konuştu.
Yorum Yazın