FETÖ’cülerin Türk Telekom binası önünde şehit ettiği Acıbadem Mahallesi Muhtarı Mete Sertbaş’ın eşi Rahşan Sertbaş: O karanlık gecenin hiçbir anı hafızamdan çıkmadı. Şehit olmaya gider gibiydi. Koşsam, alıp hastaneye götürsem belki yaşardı
İstanbul Üsküdar'da Acıbadem Mahalle Muhtarı Mete Sertbaş (49) 15 Temmuz gecesi şehit oldu. Türk Telekom binasını ele geçirmek isteyen hain yüzbaşı muhtarı göğsünden vurdu. Birkaç adım attı, ardından yere yığıldı. Güvenlik kameraları o tüyler ürpertici anları kaydetti. Hainler, muhtarın vurulduğu yerden alınmasına dahi izin vermedi. Belki hastaneye götürülse kurtulacaktı. Sertbaş'ın vurulma anını tüm Türkiye büyük bir acıyla izledi. Sadece biricik eşi Rahşan Sertbaş (42) izleyemedi. Nasıl bakabilirdi ki aşık olduğu, çocuklarının babası eşinin ölüme sürüklenişine...
Acısını 14 yaşındaki kızı Selen ve 7 yaşındaki oğlu Efe'ye sarılarak dindirmeye çalışan şehit eşi 15 Temmuz hain darbe girişiminin 2'nci yıl dönümünde SABAH'a döktü içini:
*** O karanlık gecenin hiçbir anı hafızamdan çıkmadı. Televizyondan cuntacıları köprüde gördü. Telefon geldi. "Gitmem lazım" deyip çıktı. "Mete dikkatli ol" dedim. Sanki şehit olmaya gider gibiydi. Telefonla aradım. "Asker geldi. Türk Telekom binasının orada. Sakın dışarı çıkmayın" dedi. Bu son konuşmamız oldu. Bilsem, koşsam, onu vurulduğu yerden alıp, hastaneye götürsem, belki yaşardı. Son sözlerini bile duyamadım. Ne diyecekti, ne derdi bana. Neydi acaba şehidimin son sözleri?
*** Eşim de dahil 6 kişiyi öldüren, 23 kişinin yaralanmasına neden olan 41 darbeci asker yargılandı. O şerefsiz yüzbaşı zaten öldürülmüştü. Mahkeme, 7 sanığı 7'şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırırken, 33 er hakkında 7'şer kez müebbet hapis verdi. Karar yüzümüzü güldürdü.
YÜREĞİMİ KAVURDU
*** Eşimin öldürüldüğü anın görüntülerini ben bir yıl izlemedim. Mahkemede, o kan donduran görüntüler izletildiği sırada oradaydım. Yüreğim kavruldu. İçim nasıl yandı anlatamam. Asker elbisesi giymiş hainleri ikna etmek için yaklaşıyordu. Fakat hainler, onun insanca yaklaşımına bir kurşunla karşılık veriyordu. Vatanı için Mete hiç düşünmeden vücudunu kalkan etti. Vatanımız, bayrağımız ve pırlantı gibi iki evlat bıraktı geride. Bana düşen, bu şerefli emanetleri ölene kadar gurur ve onurlu şekilde taşımak. Bu topraklarda son nefes kesilmeden kimse vatanımızı ve bayrağımızı teslim alamaz.
***15 Temmuz Derneği'nde aktif olarak diğer şehit ve gazi aileleriyle yürek yüreğe çalışıyoruz. Sanatçılarımızı ve MHP lideri Devlet Bahçeli'yi de bekliyorum.
ERDOĞAN BABAMIZ OLDU
Cumhurbaşkanı Erdoğan, eşi Emine Erdoğan ve ailesi bizi hiç yalnız bırakmadı. Kızı Esra Albayrak ile evimize geldi. Derdimizi dinledi. Ailemizden biri, babamız oldu. "Bize emanetsiniz" dedi. Allah Cumhurbaşkanı'na sağlık, sıhhat versin. Hep başımızda olsun. Emine Erdoğan da evimize geleceğini söyledi. Yenikapı'da muhtarlara verilen iftara şehit eşimi temsilen davet edildim. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile aynı masadaydım. Çocuklarımın gelmediğini öğrenince kızım Selin ile telefonla görüştü. Oğlum Efe'nin Kurban Bayramı sonrası sünnet düğününde Cumhurbaşkanı ve ailesi baş konuğumuz.
ÇOK HEYECANLANDIM
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile telefonla görüşen Selin Sertbaş ise "Annem Cumhurbaşkanımız seninle konuşmak istiyor deyince çok heyecanlandım. Evimize de gelmişti. O akşam telefonda 'Nasılsın, neden gelmediniz yemeğe' diye sordu. 'Ders çalışıyordum' dedim. Onu evimize davet ettim" diye anlattı.
Yorum Yazın