Sedat Peker'in köşe yazısı
Kıymetli dostlarım,
Son günlerde sizlerin de dikkatini çektiği üzere, 17-25 aralıktaki fetöcü polis, yargı, darbe girişimine ve de hemen akabindeki 15 temmuz fetöcü askeri darbe girişimine karşı dik duran kişiler, kurumlar ve cemaatler hakkında yıpratma amaçlı ters algı çalışması kuvvetli bir şekilde yapılmaya başlandı.
Bizler toplum olarak cesur ve iyi niyetli insanlarız. Ancak ne yazık ki ilk duyduğuna inanmayı tercih edip araştırma yapmayı sevmeyen kimseleriz. (Ne yazık ki buda bizim en zayıf yönümüz ve en büyük handikapımız.) Fetönün bu alandaki (Algı oluşturma.) stratejisini belirleyenler maalesef ki yabancı ülke istihbaratlarının en usta beyinleridir.
Astsubaylıktan Büyükelçi danışmanlığına, oradan da TİKA Başkanlığına, daha sonrasında ise Milli İstihbarat Teşkilatının başına geçen Sayın Hakan Fidan’ı devamlı tartışma konusu yaparak, neredeyse utanmadan 15 temmuz darbe girişiminde yaşanan bazı komik sayılabilecek sebepler ile kripto fetöcü olarak hakkında algı çalışması yapmaktadırlar.
Diyanet İşleri eski başkanı Sayın Mehmet Görmez ile ilgili olarak yine aynı çalışmayı yapıp, hem kendinin hem de ailesinin içinde bazılarının kripto fetöcü olduğu için görevden alındığını el altından yaymaktadırlar. Buna benzer bir algı çalışmasını da Genelkurmay Başkanımız Sayın Hulusi Akar ile ilgili de yapmaya devam etmektedirler.
Ayrıca fetöye karşı mücadelenin en önemli bölümünü oluşturan İsmailağa ve Menzil Cemaatlerini de farklı farklı algı çalışmalarıyla gözden düşürmek için ellerinden gelen her şeyi yapmaktadırlar. Şahsımla ilgili yaptıklarını ise herhalde söylememe bile gerek yok. Önceleri Fuat Avni isimli hesaptan yaptıkları aleyhte faaliyetlerini sonrasında açtıkları sahte hesaplar ile devam ettirmişlerdir. Ayrıca da şu veya bu sebeple kontrol ettikleri gazetecileri de, şahsıma karşı yaptıkları algı çalışmasında kullanmayı ihmal etmemiştirler.
Kıymetli dostlarım, Sayın Mehmet Görmez Diyanet İşleri Başkanlığından yeni açılacak bir üniversitenin rektörlüğüne geçmiştir. Sayın Hakan Fidan Milli İstihbarat Teşkilatımızın başındadır. İnşallahta orada kalır. Ancak oradan ayrılıp başka bir göreve getirtilirse buda devlet işleyişinde çok normaldir. Yukarıda saydığım kişiler, kurumlar ve cemaatler ile ilgili istediğiniz her eleştiriyi yapabilirsiniz, ancak fetöcülerin yaptığı ters algıya inanıp bu kişileri kripto fetöcü olmak gibi aptalca bir şey ile suçlarsanız işte o zaman her şeyi mahvedersiniz.
Yarın bu hain örgüt ile mücadele edecek insan arandığında, yarın "benim de başıma bu iftiralar gelir" endişesiyle mücadele edecek kimseyi bulamazsınız. Eski büyüklerin söyledikleri gibi; ‘’Ainesi iştir kişinin lafa bakılmaz.’’ Birilerinin söyledikleriyle sembol olmuş isimleri suçlama yoluna gitmeyin. Makamlarından tayin olsalar bile onları yine saygı ile yâd edin.
Şahsımı sorarsanız ben böyle şeylere aldırmam. Çünkü ömrüm bu namussuzlar tarafından topluma yanlış tanıtılarak geçti. (Ayrıca ben hareketi severim.) Hele ki dini ve milli konularla ilgili mücadelelere, kim ne derse desin önemsemeden, sevinç naraları atarak koşa koşa giderim.
BİR UMUTTUR YAŞAMAK
REİS SEDAT PEKER
Yorum Yazın