Savunma Sanayii Müsteşarlığı’nın (SSM) ilk Elektronik Mühendisi olan ve 28 Şubat sürecinde sürgüne tabi tutulan Ahmet Necip Boynueğri, savunma sanayiine vurulan darbeyi Akit’e anlattı.
Türkiye’nin savunma sanayiinde dışa bağımlılıktan kurtarılması adına yapılan milli atılımlardan rahatsızlık duyan küresel güçlerin ihaneti gün yüzüne çıkmaya devam ediyor. Millî sanayinin zaafa uğratılarak ülkenin milyonlarca dolarının israf edildiğini belirten Savunma Sanayii Müsteşarlığından emekli Elektronik Mühendisi Ahmet Necip Boynueğri, Akit’ten Muhammed Uzun’a çarpıcı tespitlerde bulundu. 28 Şubat sürecinde milli sanayiyi geliştirecek projelerin askıya alındığını dile getiren Boynueğri, 28 Şubatçı generallerin tarihi projelerin tamamını İsrail’e devrettiğini söyledi.
MİLYARLACA DOLAR ÇÖP OLDU
Savunma Sanayii Müsteşarlığı’nın (SSM) ilk Elektronik Mühendisi olan ve 28 Şubat sürecinde sürgüne tabi tutulan Ahmet Necip Boynueğri, bir dönemler parmakla gösterilen savunma sanayisine vurulan darbeyi anlattı. Necip Boynueğri, “Türkiye’de muvazzaf hatta emekli subay ve astsubayların sivil savcılar ve mahkemeler tarafından soruşturulması ve gözaltına alınarak tutuklanması, askerlere adeta dokunulmazlık kazandıran askeri yargının alanına müdahale olarak görüldüğü için hiç alışık olmadığımız bir durumdu. Türkiye’yi şoke eden Ergenekon operasyonları kapsamında asker tutuklamaları ile gördük” dedi.
Savunma Sanayii Müsteşarlığı’nda (SSM) kariyer yapmak için büyük gayretler verdiğinden bahseden Boynueğri, “SSM’i kurmakla Başbakan Özal, daha önce askerlerin yurtdışından üstelik çoğu kullanılmış halde hazır aldığı cihaz ve araçları yurt içinde üretme mekanizmasını oluşturmuştu. Ancak Özal’ın başlattığı savunma sanayisi hamlesi, 28 Şubat döneminde TSK Komuta kademesinin ihanetine uğradı” ifadelerini kullandı. Bin adedi 7 milyar dolarları bulan tank projesine de değinen Boynueğri, “Türkiye artık iyice eskimiş 3,000 kadar tankını yurtiçinde üretme imkânlarını araştırıyordu. 200’den fazla Genel Maksat Helikopter ihtiyacı da yurt içinde ortak üretimle karşılanma yolları aranırken, 4 milyar dolara yakın 145 taarruz/saldırı helikopterinin ortak üretimi de gündemindeydi” açıklamasında bulundu.
YURTDIŞINDAN ALMAK İSTEDİLER
Terörle mücadelede hayatî önem taşıyan insansız hava araçlarına (İHA) yönelik ilginç bir bilgi paylaşan Elektronik Mühendisi Boynueğri, şunları kaydetti: “İnsansız Hava Araçları (İHA) Türk Havacılık ve Uzay Sanayiinin üzerinde çalışmakta olduğu projelerdendi. Türkiye’nin savunma sanayiinin geliştirilmesi açısından tam böyle kritik bir zamanda, Genelkurmay’ın resmi görevlendirmesi ile SSM’in yönetim kadrolarına ve önemli projelerine yerleştirilen emekli komutanlar, ordumuzun araç gereç donanım ve yazılımını milli imkanlarla yurtiçi savunma sanayiimizden karşılamak asli görevi olan bizlerin elini bağlayarak, yenilenme zamanı geldiği için yüzlerce alınacak tank ve helikopteri yurtdışından alma çabası içine girdiler.”
28 ŞUBATÇI GENERALLER, PROJELERİN TAMAMINI İSRAİL'E DEVRETTİ
İlk İHA projesinin merhum Necmettin Erbakan döneminde hazırlandığını vurgulayan Ahmet Boynueğri, “8 Ağustos tarihinde Başbakan Erbakan’a sunulan ihtiyaç listesinde İnsansız Hava Araçları (İHA) vardı. Milli tank modernizasyonu ve İHA projesi bu dönemde hazırlandı. 1996 Şubat’ında Çevik Bir’e sunulan İsrail İHA’larının katıldığı yeni bir İHA ihalesi açıldı” şeklinde konuştu. Projelerin yıllarca oyalandığını kaydeden Boynueğri, “Türkiye’ye İsrail’in önerdiği savunma projeleri arasında İsrail İHA’ları yer alıyordu. Erbakan’ın postmodern darbe ile devrilmesi 28 Şubatçı generaller, milyarlarca dolarlık projelerin tamamını İsrail’e devretti. Kendi silahlarını, kendi tankını üretecek ender ülkelerden biriydik. Bu ihalenin açılmasıyla hem önceki ihalede kazanılan 7 yıllık (1992-1998) birikim çöpe atıldı, hem de yeni ihalede sürekli değişen proje modelleri bahanesiyle 8 sene oyalanarak İsrail Heron’ların Nisan 2005’te seçilmesiyle sonuçlandı” şeklinde konuştu.
Yorum Yazın