Sosyal medya üzerinden tanıtım ve reklam talep edip, şirketlerden istediği parayı alamayınca karalama kampanyası yürüten kötü niyetli fenomenlere davalar yolda.
Türkiye'de son yıllarda hızla artan sosyal medya üzerinden yapılan tanıtım ve pazarlama faaliyetleri bir tehlikenin de kapısını araladı. Instagram, Facebook, YouTube, Twitter ve Blog gibi sosyal medya kanallarında yüksek takipçi sayılarına ulaşan ve influencer olarak adlandırılan bazı fenomenler, şirketlere karşı karalama kampanyası yaparak sosyal medya kanalını tehdit aracı olarak kullanmaya başladı. Moda güzellikten turizme, yeme-içmeden teknolojiye kadar her sektörde boy göstermeye başlayan fenomenlerin bazı şirketlerin kapılarını çalıp reklam talep ettiğini, vermeyen firmalara önce şantaj ardından da karalama kampanyası başlattığı öğrenildi.
TÜRSAB İFŞA EDECEK
Tamamen ticari kazanç amaçlı yapılan karalama kampanyaları sektör oyuncularına da "yeter artık!" dedirtti. Moda-güzellik sektöründe faaliyet gösteren bazı firmalar, kendini fenomen olarak tanıtan bloggerlara karşı dava açtı. Turizmde de bu tür şikâyetlerin artması üzerine Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) devreye girdi. TÜRSAB avukatları şantajcı fenomenlere karşı dava açmak için çalışma başlattı. Yapılacak incelemelerin ardından art niyetli fenomenleri sayfasında da ifşa edecek olan birlik, konuyu ilgili bakanlıklara da taşıyacak.
VERGI KAYBI 6 MILYON TL
Pazar büyüklüğü 30 milyon lirayı aşan, her yıl ortalama yüzde 40 büyüyen sosyal medya tanıtım ve pazarlama sektörüyle ilgili denetim ve yaptırım mekanizması da bulunmuyor. Bu alanda devletin vergi kaybının 6 milyon TL'yi aştığı belirtilirken, ticari kazanç sağlanan bu sektörde acilen bir yasa çalışması gerektiği vurgulanıyor. Sektörde bir denetim mekanizmasının olmaması halinde karalama kampanyaları nedeniyle bazı şirketlerin batma noktasına gelebileceği, acil müdahale edilmesi gerektiği belirtiliyor.
TARAFSIZ KANALLARI TAKİP ETSİNLER
TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, bazı influencerların şirketlerle birtakım ticari ilişkiler kurmaya çalıştığını belirterek, "Kuramadıkları zaman şirketi hedef haline getirip karalama kampanyası başlatıyorlar" dedi. Tüketicilerin bu kişilerin iyi niyetli olup olmadığını incelemesi gerektiğini söyleyen Bağlıkaya, "Otel ya da acentelerde illa ki sorunlar olabilir. Ancak bunların tüketiciye dürüstçe yansıtılması gerekir. Tüketiciler TripAdvisor gibi tarafsız siteleri dikkate almalı" dedi.
KARALAMA KAMPANYASI YÜRÜTÜLÜYOR
İstanbul Turizm Derneği Başkanı İbrahim Halil Korkmaz, turizm sektörünün son 5 yıldır fenomenlerle çalıştığını belirterek, "Ancak son dönemde bazı kötü niyetli kişiler gelip YouTube'da 1 milyon takipçisi olduğunu ve 10 bin TL karşılığında oteli tanıtabileceğini söylüyor. Teklifi geri çevirince önce şantaj ardından da karalama kampanyası başlatıyor. Hiç gitmediği otelde yemek, hijyen, çalışan gibi konularda kötü hizmet verildiğine dair iftiralar atıyor" diye konuştu
YORUM VE BEĞENİ SATIN ALIYORLAR
Dijital Turizm Derneği Başkanı Emre Gelen, dijital pazarlama sektörünün geçiş aşamasında olduğunu belirterek, "Denetim mekanizması olmadığı için elindeki kanalı kötü niyetli kullananlar da çıkıyor" dedi. Gerçek influencerların firmalarla özel anlaşmalar imzaladığını, aynı sektörde olan iki şirketle çalışmadığını belirten Gelen, şöyle konuştu: "Şirketler sadece takipçi sayısına bakmamalı. Artık takipçi de beğeni de yorum da satın alınabiliyor."
DENETİM MEKANİZMASI OLMALI
Turizm Restoran Yatırımcıları ve İşletmecileri Derneği Başkanı Kaya Demirer, ticari kazancın olduğu her alanda denetim mekanizması olması gerektiğini vurgulayarak, şöyle konuştu: "Burada ortada bir ticari kazanç var ve bu kişilerinde de elde ettiği kazancın karşılığında fatura kesip vergi ödemesi gerekiyor. Bu sektöre yönelik bir kanunun hazırlanmalı. Bu denetim ve yaptırımı da beraberinde getirir. Böylece çürük yumurtalar temizlenir."
Sabah
Yorum Yazın